Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Tamirci
Bernard MalamudTamirci Yorumları ve İncelemeleri
Tamirci yorumları ve incelemelerini, Tamirci kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Tamirci puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tamirci
Ben devrimci değilim. Ben deneyimsiz bir adamım. Böyle şeylerden anlamam ki. Ben bir tamirciyim. Kırılan Ne varsa tamir ederim- yürek dışında....
Rusya’da yaşayan yahudi tamirci yakov hayatını değiştirmek için çıktığı yolda işlemediği bir suç yüzünden cezaevine konurken sırf yahudi olduğu için cezaevinde yaşadığı işkenceleri ,düşünceleri konu alan bir roman. Yaşadığı işkencelere rağmen masum olduğunu her zaman dile getiren yakov, Rusların yahudileri öldürmeleri, sürgün etmeleri için bir bahane olarak cezaevinde tutulmaktadır. Romanın sonunda Ne olduğu belli olmazken yazar romanın sonunu sanki okuyucuya bırakmış.
Basit bir tamirci olan Yakov, işlemediği bir suç yüzünden tutuklanır. Mahkemeye bile çıkarılmadan hapiste yatar ve türlü kötülükler görür. Sırf Yahudi olduğu için üzerine atılan bu suç aslında siyasi emellere hizmet etmektedir. Yakov'a yapılan haksızlığı okurken çok canım sıkıldı ve dünyada adalet var mı gerçekten diye çok düşündüm. Her şeye rağmen başını dik tutan Yakov, ve ona yardım etmeye çalışan bir avuç insan umudun her zaman var olduğunu gösteriyor...
@okurkonusurr grubunun ağustos ayı kitabı olan "Tamirci" ile karşınızdayım. Dün itibariyle çoğu arkadaşım okuyup bitirdiler ve kitabı yorumladılar. Malesef ben bu ay yetişemedim bugün bitirebildim. Neyse kitabın konusuna geleyim artık. Ana karakterimiz Yakov'; eşinin terk etmesiyle Kiev' e gitmeye karar verir. Ama dönem itibariyle ciddi bir yahudi düşmanlığı olduğundan kendini gizlemeye çalışır, ancak bir rus çocuğun bıçaklanarak öldürülmesi sonucu bunu yapan kişinin bir yahudi olduğundan emin olan Rus halkı eline geçen ilk yahudi olan Yakov' u sorumlu tutar ve Yakov hapse girer. Hapiste geçen psikolojik ve fiziksel şiddetlerle geçen yaklaşık üç yıldan sonra sizce Yakov'un suçsuzluğu anlaşılmış mıdır? Hadi bakalım siz de okuyun görün. Akıcılığı ve konusu itibariyle çok güzel olsa da çevirisi ve kitabın sonu benden eksi puan aldı. Konusu dikkatini çekenlere tavsiyemdir. Kitaplarla ve sağlıkla kalınız efendim. (2021/24)
Hem bir Pulitzer Ödülü, hem de ikinci Ulusal Kitap Ödülü'nü kazanmış bu #kitap bir dönemde Yahudilere yapılan zulmü, baskıları ve ayrımcılığı anlatıyor. (elbette ki Yahudilerin yaptıkları zulümler de ayrı bir konu)
Olmayan bir suça önce toplumun ve yetkililerin siyasi irade tarafından inandırılmaya çalışılması… daha sonra da roman
Tamirci... İnsanlara bir kez daha lanet ettiren bir kitap... Nefret duygusunu tavan yaptıran bir kitap... Acımasızlık ve adaletsizlik ekseninde bu insanlar neden bu kadar kötü sorusunu bir kez daha sordurtan bir kitap... Neden?
.
Bernard Malamud'un 1967 yılında Pulitzer ödülünü alan eseri Tamirci, 1911 Rusyasının katı yahudi düşmanlığını konu alıyor... Aslında insanlar tarafından, insanlıktan çıkarılan bir insanın esaretini anlatıyor...
.
Mahkemeye bile çıkarılmadan tutuklanan, yahudi olması katil olması için yeterli bir sebep olarak görülen Yakov'un hiç edilen hayatını yüreğim burkula burkula okudum...
.
Yakov'un masumiyetine inanan, ona yardım etmek isteyen yok muydu? Vardı elbet ama sesleri çıkabildiği müddetçe... Tavsiyemdir mutlaka okuyunuz...
.
.
"Kırılan ne varsa tamir ederim - yürek dışında."
.
" Amaç bir çerçeve çizmek olunca, delil ayarlamak mümkündü."
344 syf.
·
Puan vermedi
Bernard Malamud, Amerikalı romancı ve kısa öykü yazarı olan Philip Roth ile birlikte döneminin bilinmiş en ünlü Yahudi yazarlarından biri.
Beyzbol romanı 1984 yılında The Natural isimli filme uyarlanmıştır. Ulusal kitap ödülü olan Pulitzer Ödülünü Kurgu dalında almıştır.
Kitap, ilk olarak Türkiye’de “Kiev’deki Adam” ve daha sonra “Tamirci”
Tamirci
Yanlış zamanda yanlış yerde ve yanlış kişilerle bir arada bulunmak. Yapılan bir iyiliğin karşılığında ödül olarak verilen işin büyüyerek, sistemli bir şekilde nasıl bir kötülüğe dönüştüğünü soluksuz okudum.
Selam, selam kitap dostlarım bu harika kitabı okuyup yorumunu yazmaktan dolayı aşırı mutluluk duyuyorum. Çünkü çok çok beğendim.
1966'da yayımlanan Tamirci, Bernard Malamud’a hem bir Pulitzer Ödülü, hem de ikinci Ulusal Kitap Ödülü'nü kazandırmış olan harika bir kitap. Öyle ki benim bu yıl içinde okuduğum tüm kitapları geride bırakıp
Merhabalar, Kasım ayının ilk kitabı Tamirci’yi an itibariyle bitirmiş bulunuyorum.
1966 yılında yayımlanan bu kitap, yazara hem Pulitzer Ödülü, hem de İkinci Ulusal Kitap Ödülünü kazandırmış. Kitabın içeriği ise yazılan tarihten çok öncesini kapsıyor; 1905’te yapılan devrimden sonra son Rus çarı devrilmeden önce 1911 yılında Kiev çok karışıktır. Yahudilere olan düşmanlık her yerde kol gezer ve gün geçtikçe azalmak yerine artar bu nefret. Bu insanların Yahudi olmak dışında hiç bir suçları yoktur elbette.
Karısı tarafından terk edilen ve yoksulluk içinde yaşamaktan bıkan Yahudi Yakov, her şeyini geride ve kasabada bırakarak Kiev’e gider. Yahudi mahallesine yerleşir ama elinde kalan üç kuruş parada bitmek üzeredir. Bir gün geç bir saatte sokakta yürürken yerde baygın bir halde yatan Rus bir adama yardımcı olur ve yaptığı bu iyiliğin karşılığını fazlasıyla alır. Ne yazık ki bedeli çok ağır olacaktır. On iki yaşında bir çocuk kanı akıtılmış bir şekilde ölü bulununca nasıl olduysa suç Yakov’a atılır ve Yahudilere olan düşmanlık ülke içinde daha da büyür. Mahkemesi bile görülmeden hapse atılan tamirci boşluğa düşer.
Irkçılığın iğrençliğini her boyutuyla yansıtan bu harika kitap kesinlikle aldığı ödülleri haketmiş. Yakov’un başına gelenleri kendim yaşamışçasına bana hissettiren yazarın kalemine sağlık. Mutlaka okuyun ve okutun.
Hoşçakalın, sevgiyle ve kitaplarla kalın.
344 syf.
8/10 puan verdi
İçim acıyarak okudum, ciğerim söküldü, kıvranıp durdum. Hep bu kadarı da fazla olmuş diye diye daha fazlasına tanık oldum. En kötüsü de gerçek suçlu yerine o suçun en çok yakıştırıldığı kurmaca bir suçlama ve arkasından gelen yargılama sisteminin günümüzde hala uygulandığını, çoğu cezanın aslında gerçek failine değil de bir takım durumlarından sonra suça uygun olduğu düşünülen, güçsüz biçare insanlara yüklendiğini görmenin çaresizliğini yaşadım.
Sıcak yuvanızda ve rahat koltuğunuzda insanların şu cümlede olduğu gibi yaşama olasılıklarını imgelemek ve beyninizdeki görüntüyü sindirip basitçe bir sonraki cümleye geçebilmek neredeyse imkansızdı. Bu kitap tam da bu yüzden çok zor bir kitaptı. Yüksek oranda empati kurabilenler zorlanacaktır:
"Bir gardiyan her gruptan bir mahkuma tahta bir kaşık verdi. Kendi önündeki kazanın başında yere oturan mahkumun biraz arpayla koyulaştırılmış sulu lahana çorbasından on kaşık yemesine izin veriliyordu." (Syf. 150)
Hapishanedeyken bile dışlanmak nasıl bir felakettir?
Kahrolsun hukuksuzluk, kahrolsun suçsuzları tutuklayıp yargılamadan hapishanelere atan sistem!