Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tanrı mı İnsanı, İnsan mı Tanrıyı Yarattı?

Tanrının Öyküsü

Robert Winston

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Nedir ki hayat hareketli bir gölgeden, Vaktini sahnede kasılarak yürümekle tüketen Zavallı bir oyuncudan başka. Macbeth, Shakespeare
İki genç adam öbür dünyayı tartı­şıyorlardı. Gençlerden biri böyle bir şeyin olamayacağında kararlıydı. Öteki bunun pek akla yatkın olmadığını düşünüyor, ama açık fikirli olmaya çalışıyor­du. "Eğer öyle bir şey yoksa mesele kalmaz. Ama öyle bir şey varsa, benim için iyi olur," dedi. Kuşkucu arkadaşı şeytanca bir edayla Hıristiyan dininin o kadar hoşgörülü olmadığını söyleyerek karşılık verdi. "Ona inanmak zorundasın, yoksa seni içeri almazlar," dedi. Öteki şu sözlerle tartışmayı bitirdi: "O zaman inanmak mantıklı, değil mi? Ne olur ne olmaz di­ye yani."
Sayfa 385Kitabı okudu
Reklam
Zerdüştçülük
Ölünün gömülmesi ya da yakılması toprağa karşı saygı­sızlıktır, çünkü onu kirletir. Zerdüştçülere göre bir cesedi yok etmenin en temiz yolu, onun, yakınından yol iz geçmeyen sa­pa bir tepede köpekler ve kuşlar tarafından yenmesini sağla­maktır.
Sayfa 145Kitabı okudu
Dine en sert eleştirileri yöneltenler onu bir kitle yanılsa­ması olarak görmektedirler. Bazı insanların suyun şaraba dönüşmesinden tutun Ay yüzeyinde Elvis'in yüzünün gö­ründüğüne varıncaya dek her şeye inanmaya hazır olduğu­na işaret etmektedirler. Ayrıca bazı dinsel fikirlerin çürütü­lemez olduğunu da belirtmektedirler: Tanrı ya da ruhların varlığını ne kanıtlayabiliriz ne de yalanlayabiliriz. Üstelik çoğu insan toplumunda, yerleşik hale gelmiş bir fikri çürüt­menin bedeli onu kabul etmekten çok daha yüksektir. Eğer çevrenizdeki herkes her yerde atalarının ruhlarının bulun­duğuna inanıyorsa, bu fikri reddetmek kabul etmekten çok daha zahmetli ve risklidir.
Sayfa 126Kitabı okudu
Sakal sıradan bir şeydir; ama eğer Tanrı size sakal bırakmanızı buyurursa, o zaman o sakal kutsal bir işaret olur.
Sayfa 111Kitabı okudu
Farklı versiyonları da mevcuttur, bilmeyen yoktur bu hikayeyi.
Birkaç kilometre ötedeki baraj fırtına yüzünden yıkılınca Hymie'nin köyünün bulunduğu vadiyi sel basar. Polis köyde­ki herkese hemen evlerini boşaltmalarını ve yüksek bir yere çıkmalarını, oradan başka yerlere ulaşmalarının sağlanacağını söyler. Ama Hymie polise buradan bir yere kıpırdamayacağı karşılığını verir, çünkü "Tanrı kendisini koruyacaktır". Çok geçmeden sular yükseldiği için birinci kata çıkmak zorunda kalır. Evinin önünden geçen bir sandaldaki köylüler yatak odasının penceresinden bakan Hymie'ye el sallarlar. Köylüle­rin yalvarmasına rağmen Hymie, "Endişelenmeyin, Tanrı beni kurtarır," diye bağırır ve sular çekilene dek bulunduğu yerde kalmaya niyetli olduğunu onlara bildirir. Ama su yükselmeye devam edince Hymie terasa ve sonunda oradan çatıya çıkar. Evin önünden geçen bir salın üzerinde bulunan bir adam Hymie'yi sala atlamaya ikna etmeye çalışır. Hymie, "Gerek yok. Tanrı beni kurtaracak!" diye bağırır. En sonunda sular iyi­ce yükselir ve çatıda sulara gömülür. Hymie sulara kapılır ve boğulur. Cennetin kapılarına varınca Tanrı ile görüşmek ister. Tanrı onu kabul eder. Hymie yakınmaya başlar. "Ah Tanrım," der, "sana güvendim, hayatımı senin ellerine bıraktım, sana inandım, sense benim boğulmama göz yumdun. Artık sana ve yardımseverliğine nasıl inanayım?" Tanrı onu baştan ayağa süzer ve, "Be hey gafil ," der, "polisi, sandalı, salı yolla­dım, ama sen inatla orada oturmaya devam ettin. "
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
Sümerlilerin gezegenler, hayvanlar ve havayla ilgili pek çok Tanrısı vardı. Örneğin güney kent­lerinde bataklık yaşamıyla, balık tutma ve avlanmayla ya­kından ilgili Tanrılar vardı. Batıdaki Erred kentinde Enki iç­me suyu ve bataklık Tanrısı; Doğudaysa Tanrıça Nenşi ba­lık Tanrısıydı.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.