Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarihin Cinsiyeti

Fatmagül Berktay

Tarihin Cinsiyeti Gönderileri

Tarihin Cinsiyeti kitaplarını, Tarihin Cinsiyeti sözleri ve alıntılarını, Tarihin Cinsiyeti yazarlarını, Tarihin Cinsiyeti yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Charlesworth
"Ulusal ya da uluslararası düzlemde siyasal iktidarı elinde tutan bütün birimlerde erkeklerin uzun süreli egemenliği, geleneksel olarak erkeklere özgü konuların, genel insan konuları olduğuna, buna karşılık kadınlara özgü olanların da ayrı ve sınırlı bir kategori oluşturduğuna inanılmasına yol açmıştır... Kadınların deneyimleri -yasa yapan forumlarda kadınların eşit temsilinden başlamak üzere- uluslararası hukuk düzenimin esas akışına doğrudan dahil edilmedikçe, uluslararası insan hakları, evrensel olarak uygulanma iddiasını yitirir. "
Sayfa 59 - Charleswort, Human Rights as Men's RightsKitabı okudu
Condorcet der ki
"Ya insan ırkının hiçbir üyesinin hiçbir gerçek hakkı yoktur, ya da hepsi aynı haklara sahiptirler; dini, rengi, ya da cinsiyeti ne olursa olsun bir başkasının haklarına karşı oy kullanan kişi, böylelikle kendi haklarını tehlikeye atar. "
Reklam
John Stuart Mill der ki
"Doğal olmayanın yalnızca alışılmış olmayan anlamına geldiği, alışılmış olan her şeyin de doğal gözüktüğü bir gerçektir. Kadınların erkeklere bağımlı olması evrensel bir gelenek olunca da, bu gelenekten herhangi bir uzaklaşmanın doğaya aykırı gibi gözükmesinden daha doğal bir şey olamaz. "
"Yaşantılarımız, geçmişte olanlar tarafından, kararlarımız da geçmişte olduğuna inandığımız şeyler tarafından belirlenir. "
Tarih yazmak: bir iktidar edimi
"Kolektif bilinçaltını bir yana bırakacak olursak, toplumun organik belleği yoktur ve dolayısıyla her toplumun olayların kaydını tutan birine (eski Mezapotamya'da rahipler, geleneksel toplumlarda vakanüvisler, modern toplumda tarihçiler vb.) ihtiyacı vardır. Ancak, olayların kaydının tutulması demek, aynı zamanda onların seçmeye ve yorumlamaya tabi tutulması demektir. Bu anlamda, her türlü tarih, geçmişin bir "yeniden kurgulanması"nı içerir ve dolayısıyla kolaylıkla bir ideolojik aygıta dönüşebilir."
Postmodernist tarih eleştirisi
"Tarihçi bir yorumcudan, her tarih yazımı da bir "anlatı"dan ibaretti. Dolayısıyla bu anlatının, geçerlilik ya da doğruluk açısından başka anlatılara herhangi bir üstünlük iddiası olamazdı. Böylelikle, tarih ile yapıntı arasındaki fark siliniyor ve belki de bir kez daha klasik anlayışa dönülerek tarih, esas olarak bir yorum ve üslup sorununa indirgeniyor, edebi bir janra dönüşüyordu. Tarihçilik, sonuç olarak,bilimsel kaynaklar üzerinde çalışan bir edebiyat dalından başka bir şey değilmiş gibi görünüyordu."
Reklam
"Farklılığa değer vermek, etkileşime ve değişime açık, değişimi teşvik eden bir kamusal alanda yapılmadığı zaman ya yavan bir hoşgörüye, ya da etrafımıza kale duvarları çekmeye yol açıyor."
"Kendini bilmek, başkalarını bilmenin ve yorumlayabilmenin koşuluysa, başkalarını bilmek ve yorumlayabilmek de kendini bilmenin koşulu."
Geri163
638 öğeden 631 ile 638 arasındakiler gösteriliyor.