Türkiye'nin Yakın Tarihi kitaplarını, Türkiye'nin Yakın Tarihi sözleri ve alıntılarını, Türkiye'nin Yakın Tarihi yazarlarını, Türkiye'nin Yakın Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
O günden bu yana Türkiye anayasaları boyuna yenileniyor. Yenilenmeyen politikanın örgütlenme biçimi ve eğitimidir. Türkiye’nin hekimlerinin niteliği değişti, mühendislerinki değişti, işletmecileri, iktisatçıları, bir ölçüde sosyal bilimcileri değişti; ama siyaset kadrolarında mükemmelleşme olduğunu söylemek zor. Çünkü siyasi partiler uzun ömürlü olmadıkları gibi kadrolarını batılı partiler gibi yetiştiren örgütlenme ve eğitimden uzaklar. Sorun, ülkeyi yönetecek seçkinler grubunun yapısında yatıyor.
Sanılıyordu ki çürüyen imparatorluk sadece Osmanlıdır. Oysa Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra yeryüzündeki hiçbir kavim başka bir imparatorluğun bayrağı altında sakin ve uyumlu unsurlar olarak yaşamak niyetinde değildi.
O dönemin Türkiye'sinin garip motiflerinden birini anlatayım; yaşamını Ankara'da sürdürmeye mecbur olan bir Üsküdarlı yaşlı teyzenin, ağaca kayısı yemek için çıkmış Çorumlulara bakıp 'Türkler ağaca çıkmış' dediğini hatırlıyorum.
Türkiye'de Britanya tipi bir parlamentarizm mümkün olabilir miydi? Cevabı tarih verdi: Hayır... İki asırlık anayasal tecrübelerimizi küçümsemeye kimsenin hakkı yoktur ama herkesin yolu kendine göredir
Birinci Cihan Harbi içinde, muhtelif milletlerin orduları kendilerine has tutumlarıyla ortaya çıktı. "Centilmen savaşçılar" diye bir mefhum kullanılır oldu. Savaşı adam gibi yapan, karşısındakinin kendi gibi savaşçı olduğunu unutmayan askerlerden kurulu ordular vardı. Yüzbaşı David Fallon'un, Çanakkale Savaşı'nı anlatan "The Big Fight/ Büyük Kavga" adlı kitabını okuduğumuzda bunları görüyoruz. Yüzbaşı Fallon Almanları gaddar, fırsatçı askerler olarak niteliyor. Buna karşılık Türkler için "Bir şeytan gibi savaşır ama centilmendir, aciz olana saldırmaz ve dokunmaz" diyor.
Muhteşem bir kitaptı .İlber Ortaylı'nın kalemine sağlık .O kadar sade ve kendine özgün yazıyor ki kitap bir tarih kitabı olmasına rağmen beni okumayı bırakma diyor başladınız mı bir solukta bitirebileceğiniz nitelikte bir tarih kitabı.
İyi okumalar 1k:)
1877 Mebuslar Meclisi'nin üçte biri gayrimüslim üyelerden oluşuyordu. Bu 19. yüzyıl için bir devrimdir. Hiçbir ülkede hakim dinin dışındakilere bu kadar yüksek bir temsil hakkı verilmemişti.