Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e
Stefan ZweigVicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e Gönderileri
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e kitaplarını, Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e sözleri ve alıntılarını, Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e yazarlarını, Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Başkalarına zorbalıkla dayatıldığında, en temiz inançlar bile akla karşı işlenmiş birer günah olur.
Sayfa 18 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
"İnsancıl mizaçlar, kendilerini insanca ve dostça ifade ederek bir araya gelmek için dünyaya tıpatıp aynı pencereden bakma zorunluluğu duymazlar asla."
Sayfa 146Kitabı okudu
"İnsanlığını doyasıya ve keyif içinde yaşamamış olan biri, insanlara karşı daima insanlık dışı davranır."
"Kitleler tarafından ilahlaştırılmak için geçmişte mağduriyete uğramış olmak gerekir, bir halk liderinin nefret edilen bir sistem tarafından zulüm görmüş olması, sonraki dönemlerde büyük kitlesel başarıların ön koşulu sayılır; çünkü kahramanlığıyla verdiği her gözle görülür sınav, müstakbel öndere halkın nezdinde mistik bir paye kazandırır."
Sayfa 43Kitabı okudu
Bir halkın diktatörlüğün sağladığı, sıkı disiplin ve artan ortak vurucu güç gibi geçici avantajların bedelinin daima bireyin kişisel haklarıyla ödendiğinin ve her yeni kanunun kaçınılmaz olarak eski bir özgürlüğe mal olduğunu anlamak çoğunlukla zaman alır.
"Ve bu şehir, dindar, Tanrı korkusu taşıyan sayısız yurttaşıyla, çalışkan teologlarıyla, ciddi bilginleriyle övünse de Cenevre, Calvin'den sonra iki yüzyıl boyunca dünyaca ünlü tek bir ressam, tek bir müzisyen, tek bir sanatçı bile çıkaramamıştır. Sıra dışılık, sıradanlığa kurban edilmiştir, yaratıcı özgürlük, itirazsız köleliğe..."
Sayfa 71 - Can Sanat Yayınları, 14. Baskı
"... Güneyli ve neşeli bir halk, yaşama sevincinin bu biçimde itibarsızlaştırılmasına nasıl olur da tahammül eder? Nasıl olur da bir entelektüel çileci, tek başına, binlerin ve de binlerin var olmaktan duydukları mutluluğu böyle sonuna kadar gasp edebilir? Calvin'in sırrı yeni değildir, diktatörlerin tümüne ait çok eski bir şeydir: Terör. Kimse aldanmamalı. Hiçbir şeyden korkup gerilemeyen, her tür insancıllığı zaaf diye alaya alan zorbalık müthiş bir kuvvettir. Sistemli bir biçimde düşünülüp tasarlanmış, despotça uygulanan devlet terörü, bireyin iradesini etkisiz hale getirir, her toplumu çözer, altını oyar. Bitiren bir hastalık gibi ruhları kemirir ve -bu onun son sırrıdır- çok geçmeden toplumsal korkaklık onun yardımcısı ve yardakçısı olur; ve herkes kendini zanlı hissettiği için diğerlerini suçlar ve korkaklar korkularından tiranın buyruklarına ve yasaklarına hevesle itaat eder..."
Sayfa 65 - Can Sanat Yayınları, 14. Baskı
Olabildiğince çok sayıda taraftar toplamak isteyenler, bu amaçla daha çok insana baskı uygulayanlar, tıpkı içinde az miktarda şarap bulunan bir fıçısı olup da şarabı çoğaltmak amacıyla içine su dolduran budalalara benzerler; oysa bu yolla şarabını çoğaltamaz, sadece fıçıdaki iyi şarabı bozmuş olurlar. Bir dini zorla dayattığınız kimselerin gerçekten de yürekten inandıklarını asla iddia edemezsiniz. Özgür olsalardı, yürekten inandığım tek şey sizin tiran olduğunuz, derlerdi, bana dayattığınız şeyin de bir değeri yok. Kötü bir şarap insanlara zorla içiriliyor diye daha iyi olmaz.