'Dünya ne garip, ne garip bir şeydi. Bazan adam, yirmi üç yaşında birdenbire ne kadar ihtiyar, ne kadar bütün dünyayı kavrayan bir tecrübeye sahip oluyordu.'
Doğduğu an, günahkar ümmeti için Cenabıhakk'tan af dileyen ve 'inananların şefaatçisi', 'bütün düşmüşlerin elinden tutan' diye selamlanan peygamberimizin ümmeti, nasıl günahkarlara ve düşmüşlere hakaretle bakabilirlerdi?
Namus kadının yüzünü açıp açmamasında değildir. Din de peçe demek değildir. Öyle kapalı kadınlar vardır ki kapı arasından her türlü rezaleti yaparlar."