Nereye bakarsan bak, adilik ve çürüme var. Bu oda, bu bir şişe üzüm şarabı, sepetteki bu yemişler, hepsi de kazancın ve kaybın ürünleri. İnsan, adiliği edilgen olarak da olsa kabul etmeden yaşayamaz. Kimileri, yediğimiz her lokma, giydiğimiz en küçük şey için geberesiye çalışır... ve kimse bilir görünmez bunu. Herkes kördür, dilsizdir, kafasızdır... budala ve adidir.