Yanmış Kurban Gönderileri
Yanmış Kurban kitaplarını, Yanmış Kurban sözleri ve alıntılarını, Yanmış Kurban yazarlarını, Yanmış Kurban yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"sen tam bir kaltaksın."
"Hav hav," dedim
Sayfa 322 - Richard - AnitaKitabı okudu
Kahve makinesinin yanındaki tezgahın üzerinde yepyeni bir espresso makinesi duruyordu, üzerine de bir kart iliştirilmişti. Kahveden bir yudum alıp notu açtım.
'Vücudunu ısıtıp bu boş cuisinei biraz olsun dolduracak bir şey.' Cuisinei, Fransızca mutfak demekti. Jean-Claude notlarında bunu sık sık yapıyordu; yüz senedir bu ülkede olmasına rağmen bazen uygun İngilizce terimi bulamıyordu.
Sayfa 319 - AnitaKitabı okudu
Üzerinde 'Uyarı: Sağlık Bakanlığı ilk kahvemi içmeden beni rahatsız etmenin sağlığınız için zararlı olduğunu tespit etmiştir' yazan fincanıma kahve koydum. Patronum, üzerindeki yazının müşterileri tehdit ettiğini söyleyinceye kadar bunu işyerinde kullanıyordum. Henüz işyeri için yeni bir fincan alamamıştım. Kabul edilebilir derecede rahatsız edecek başka bir fincan bulmalıydım.
Sayfa 318 - AnitaKitabı okudu
Saymama gerek yoktu, bir düzine beyaz ve bir tane kırmızı gül olduğunu biliyordum. Jean-Claude bana yıllardır beyaz gül yolluyordu ama ilk sevişmemizin ardından bir düzine beyaz güle ek olarak bir de kırmızı gül göndermeye başlamıştı. Beyaz saflığı, kırmızı tutkuyu temsil ediyordu. Kart yoktu çünkü karta gerek yoktu.
Sayfa 318 - AnitaKitabı okudu
Dolu silah taşımanın tek kötü yanı, onları ortada bırakamamanızdı. Özellikle makineliler insanları çok cezbediyordu. İnsanlar onları alıp doğrultmak ve ateşe başlamak için neredeyse fiziksel bir dürtü hissediyordu. Ya silahı boşaltıp bir yere kilitleyecektiniz ya da kontrol edebileceğiniz bir şekilde yanınızdan ayırmayacaktınız. Kurallar bunlardı. Bu kuralları çiğnemek, sekiz yaşında çocukların bakıcılarının kafasına patlatmasına sebep olabiliyordu.
Sayfa 316 - AnitaKitabı okudu
Jean-Claude karabiberli mumlar tercih etmişti. Yenilebilecek şeyler gibi kokan mumları seviyordu. Yemek fetişi kendini her alanda gösteriyordu.
Gümüş şamdanın sapında bir kart daha vardı. Zarfın üzerinde hiçbir şey yoktu ama kimden geldiğini tahmin edebiliyordum. Açtım.
'Eğer yalnız olsaydık ma petite mumları hava kararırken yakar ve sana eşlik ederdim. Je réve de toi,' yazıyordu notta.
Son cümle, Fransızca 'Seni düşlüyorum' demekti. Bu kartta imza bile yoktu. Kendine çok güveniyordu.
Sayfa 315 - AnitaKitabı okudu
'Ben yanında değilken beraber uyuyabileceğin bir şey,' yazıyordu kartta. İmza olarak sadece süslü bir J harfi vardı.
Kartı zarfına koydum. Pengueni karnıma yaslamıştım.
Sayfa 313 - AnitaKitabı okudu
"Tenimdeki tuzun peşindeydi. Kelebekler köpek dışkısı ve çürümüş yemekle de beslenir," dedim.
Cherry yüzünü buruşturdu. "Başka bir saf imajı daha berbat ettiğin için teşekkür ederim."
Sayfa 299 - Anita BlakeKitabı okudu
Gideon ona petit batard demişti. Küçük piç.
Sayfa 293Kitabı okudu
"Size ve arkadaşlarınıza saldıracağımızı mı düşünüyorsunuz?"
Omuz silktim. "Bir kızı tedbirli olduğu için suçlayamazsın."
Sayfa 276 - Anita BlakeKitabı okudu
"Son altı haftadır hiç kimseyi öldürmedim... Kahretsin, neredeyse yedi oldu. Köreliyorum."
Sayfa 242 - Anita BlakeKitabı okudu
Zerbrowski merdivenlerde beni bekliyordu. "Önden yürüyüp arkama bakarsam mı, yoksa arkandan yürürsem mi bacaklarını daha iyi görebilirim, bilemiyorum. Galiba önde durursam daha iyi."
"Çok zorlama zerbrowski, yoksa Katie'ye söylerim."
"O benim seks düşkünü olduğumu biliyor." Merdivenlerden bana bakarak yürüdü.
Sayfa 228 - Zerbrowski - AnitaKitabı okudu
"Hayatını tehlikeye atmaya hazır olduğunu söylemiştin ma petite."
"Seninkini tehlikeye atmaya hazır olduğumu söylemedim."
"Ah. Je t'aime ma petite," dedi
"Ben de seni seviyorum," dedim
Sayfa 218 - Jean-Claude - AnitaKitabı okudu
"Doğrudan hakaret etmeden, dolaylı hakaret etme yeteneğini kaybetmemişsin Jean-Claude."
Sayfa 157 - PadmaKitabı okudu
"Onlar Konsey. Onlar, sen nasıl dersin, eldivenlerini çıkardı."
"Hassiktir," dedim
Sayfa 154 - Jean-Claude - AnitaKitabı okudu