Ateş, toprak ve su. Mozart suyu düşündürürdü ona; su kenarında bir çayır, nehrin üstünde dalgalanan şeffaf bir sis, ince bir bahar yağmuru, ya da bir alâimisama. Beethoven ise ateşti; Bazen alev alev yanan bir ocak, sonra tutuşan bir orman, yıldırımlar saçan müthiş bir bulut, bazen de içinde ışıkların titreştiği sonsuz bir gökyüzü. İnsan bir Eylül akşamı, oradan bir yıldızın koptuğunu ve yavaşça söndüğünü görür gibi olurdu onu dinlerken.