Yaşayan Ölü

Samiha Ayverdi

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
222 syf.
10/10 puan verdi
Kitap daha çok okunsun diye amme hizmeti
Yazarın okuduğum ilk kitabı. İki arkadaşın mektuplaşmasıyla başlıyor kitap. Kitabı okumaya başlar başlamaz şahane bir dil ve düşünce dünyası ile karşılaşıyorsunuz. Yazar dili muhteşem kullanıyor ve bir nevi kelimeleri dans ettiriyor diyebiliriz. Tasavvuf büyüklerinden, filozoflardan, fikir adamlarından yapılan alıntılar da çok yerinde ve karakterlerin düşüncelerini destekleyici olmuş. Romana işlenmiş olan cismani ve ruhani aşkın ustaca kurgusu da hayatınızda birçok şeyi sorgulamaya itebilir. İnsanın, ahsen-i takvim yaratılışından sonra esfel-i sâfilîn'e olan yolculuğu çok güzel ortaya konmuş. Doyuramadığımız, sanırım asla doyuramayacağımız arzu ve isteklerimizin esareti altında yaşayışımıza karakterler üzerinden güzel atıflarda bulunmuş yazarımız. Tasavvufi romanların olmazsa olmazı olan nefisle mücadele, hırs, kibir ve kıskançlık temaları bu hikayede de kendilerine önemli bir yer buluyorlar. Kitapta anlamakta zorlanacağımız birçok kelime olsa da sayfanın altındaki dipnotlarda anlamlarının verilmiş olması okuyanı sürekli sözlük aramaktan kurtarmak adına çok faydalı olmuş. Çok okunanlara bakınca gördüğümüz birçok kötü kitap yerine birkaç nesil geriye gidip eski yazarlarımızın düşünce dünyalarına dalmak; yaşayışları, hayata bakışları, dünyayı anlamlandırma çabalarını görmek kendi dünyamızı şekillendirmek için çok faydalı olacaktır diye düşünüyorum.
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
Reklam
222 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez deriz hep. Bu sözü pek çok kez duymuş, çoğu zaman da kulak ardı etmişizdir belki. Halbuki klasikleşmesinin yanında her yönden bir o kadar da doğru bir ifadedir. Kültür temelli bakılırsa geçmişte yaşamış münevverlerin, fikir işçilerinin, mütefekkirlerin zihin dünyasına misafir olmadan, eserlerini okumadan,
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
Dostluklar ve Aşk
halbuki aşk, başka ne olsundu hayatın mazereti
İsmet Özel
İsmet Özel
* Çocuklukları birlikte geçenlere daima imrenmişimdir. Komşu dairedeki akranıyla birlikte büyüyen, ileride aynı okula beraberce giden, aynı sınıfta eğitim alan, birinin çözemediği müşkülü diğerinin hallettiği, yeri gelince yanlışını uyardığı, yeri gelince hakkını hunharca savunduğu, kimi
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
Her ân bir suâle muhatap olduğumuz bu fâni dünya hayatında tek gâyemiz, insan olabilmek değilse nedir? Birçokları kendini doğuştan insan addetmekle öyle olduğunu zannetse de, beşeriyet kabuğunu kırmadıkça ona Hz. İnsan denemez. Nedir hazret-i insân, yani kâmil insan, derya gibi olandır.. Ona ulaşan damla derya olur, ona dökülse bir kova kirli su
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
Reklam
222 syf.
·
Puan vermedi
"Ne olurdu ölmeden evvel bir Çelebi'nin, bir Ayşe'nin öldükleri ölümle ölseydin..." *** Sanat, insanın kaçış hikâyesi. Bugünün popüler deyimiyle sanal bir âlem sanat. Gerçekte var değil. Bir lisân-ı hâl, bir lisân-ı aşk, bir lisân-ı iştikâ, bir lisan-ı iştiyâk. Son yüzyılın başında yayınlanan Matrix filmi aslında bize bunu anlatmaya çalışıyordu. Hayatımızın giderek sanallaştığını. Sanat ile değil, başka unsurlarla sanallaşan bir hayat. Sanatın varlığı, dünyayı sanallaştırarak onu daha yaşanabilir kılmıştı. Sanat ile yaşamanın tadına bakabilmiştik. Şiir, hat, tezhib, ebrû, mimarî, musiki vb. birçok sanat bize maddenin ötesindeki mânâ koridorunda yürümeyi kolaylaştırmış ve dünyayı daha yaşanabilir kılmıştı. O güzelim mezar taşları olmasaydı ölümle ünsiyet kuramazdık. Kubbeler üzerimizde yükselmeseydi yüksekliğin asıl anlamını kavrayamazdık. Sanat daima aşka dairdi. Aşk ise insana yaşama imkanı sunan bir iksir. Önce öldürüp sonra bambaşka bir yaşam ile diriliş. *** Samiha Hanım'ın bu kitabını da büyük bir zevkle okudum. Aşkın iki farklı boyutunu sâde bir üslup ile nasıl güzel anlatmış. Beşeri aşkın kıskançlığa saplanışına mukabil, sanat ile gelen aşkın bahşettiği ölümsüz hayat... Her aşk gömleğin arkasından yırtar desem iddialı mi olur? Aşk önce yıkar sonra inşa eder. Aşk beşeri kısmıyla kalırsa insanda geride belki bir enkaz bırakır. Ama ebediyete bakan yönü insana dokunursa önce öldürür sonra daha güzel bir hayata diriltir insanı. Kitabın özeti mahiyetinde çok güzel bir pasaj vardı. Onu da ayrıyeten bir gönderi olarak paylaşayım.
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
Dilerim hiç kimse tahakkuk ettirmekte âciz olduğu ilme sahip olmasın... Hiç olmazsa câhilin, içine sığınacağı bir mâzeret kalesi vardır; fakat bilgi sahibinin suçunun hiçbir özrü yok.
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
·
Puan vermedi
Sâmiha Ayverdi'nin okuduğum ilk romanı ve son olmayacak. Elimde okumam gereken üç kitabı daha var. Tezim vasıtasıyla böyle güzel bir kalemle tanışmış oldum. Leylâ'dan Seniye'ye ve Seniye'den Leylâ'ya yazılan mektuplarla başlıyor roman. İnsanın iç dünyasını çok güzel gözler önüne seriyor. Gerçek Çelebi isimli bir adamın çerçevesini çizdiği bir hayat tarzı anlatılıyor. Kitabın ismi ise "Ölmeden önce ölmek" hikmetinden gelmekteymiş. "Ölmeden yaşamak ise, can çekişmekten başka şey değil... işte ben de onun için öldüm; her zerresinden hayat taşan, her nefesi bin can satın alan bir Çelebi gibi, artık ben de yaşayan bir ölüyüm!" (Sayfa 215)
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Leyla'nın Seniye ile mektuplaşmalarıyla başlayan eser, Leyla'nın ağzından aktarılan hikayeyle devam ediyor. Çıkar peşinde koşan insanların içinde sıkılmış olan Leyla, kendi iç alemine doğru Ayşe ve Gerçek Çelebi adlı geleneksel sanatlarla uğraşan iki insanın kılavuzluğunda yola çıkıyor. Sâmiha Ayverdi, gerçek aşkın, karşılıksız sevginin ne olduğunu oldukça derin bir anlatımla dile getirmeye çalışmış. Osmanlıca sözcüklere aşina olmayan okurun anlamakta zorlanacağı bir kitap. Bilinmeyen sözcükler dipnotlar eşliğinde açıklanmış ama takdir edersiniz ki sürekli dipnot okumak o eserden alınacak hazzı oldukça düşürür. Dolayısıyla eski sözcüklerle haşır neşirseniz okumaktan çekinmeyin derim. Bilindiği üzere Ayverdi, Kenan Rufai'nin öğrencilerinden biridir. Kendisinin tasavvufi bir coşkunlukla gerçek olanı anlatmaya çalıştığı bu eser, yürek ehilleri için oldukça ferahlatıcı... Ancak günümüzün çıkar dünyasında "önce cana sonra canan" anlayışının hakim olduğu insanların bu kitabı anlayabileceklerine inancım düşük. Onlar kahramanlarımızın yaşadıklarını "aptallık" olarak bile görebilirler...
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
Reklam
222 syf.
10/10 puan verdi
Âh Sâmiha anne! Sana neden Sâmiha anne dedikleri bu kitabınla bana aşikâr oldu. Besleyip, büyütüp, ihyâ ediyorsun kelâmınla çünkü. Latif dilini, nahif kelimelerini, ruhâ şifa sözlerini ve seni tanıdığım için bahtiyarım. Leylâ ve Seniye adındaki iki dostun dünya, nefis ve aşk üçgeninden yolculuklarına şahidiz kitapta. Biri pervâne misâli yanıyor o
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 saatte okudu
Şiir gibi akıp giden sayfalarda Çelebi'nin sözü kalıyor aklınızda: " emeline karşı ecelin gülüyor, tedbirine karşı takdirin gülüyor." İki dostun derdinde muhakkak siz de kendinize uygun bir sayfa yakalayacaksınız. Ahhh Seniye'ciğim!.. Ve ahh minel aşk!..
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Körelmiş hatta hiç açılmamış gönül gözlerine ışık tutan dünya işleri tarafından kuşatılmış dört yanımıza oyuk açan bir kitaptı. Bazı soruları yeniden sordurttu, geçmişte unuttuğum birini hatırlattı, kendimi...
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Bu kitaba kendime çok uzak hissettiğim bir dönemde başlamıştım. Dar vakitlerimde okumaya başlayınca kitap beni içine çekti, ben de kendi içime daha çok çekildim. Samiha Hanımı bilenler bilir, kendisi yazdıklarından okuduğumuz kadarıyla gerçek bir hak aşığı. Bizim bu müspet tanıklığımız onun ecrini arttırsın inşaallah. Kendisi gibi aşkı, sevmeyi, hoşluğu, hoşnutluğu öyle güzel anlatmış ki romanında bunu hissetmemek mümkün değil. İç ferahlığıyla coşkun duygularla bu güzel kitabı okudum. Dilerim bu kitabı maddi dünyanın ötesine geçip yaşayanlar, maddiyatla yetinmeyenler okuma imkanı bulabilir. Aşk olsun, istifadeli olsun.
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
İki dostun mektuplaşmalarıyla başlayan ve roman tarzında ilerleyen eser dostluk, vefa, benlik, kıskançlık ve en çok da aşk kavramları üzerine derinlemesine tefekküre salıyor bizi. Bu kitapta günümüz dünyasında pek de bir karşılığı kalmamış bazı ilişki tarzları ile karşılıyoruz. Mesela Leyla ile Aşık Çelebi arasındaki bi nevi irşad iliskisi ya da Ayşe ile Ekmel Haydar‘ın kitabın tarifiyle ‘zehri şeker gibi yutmak değil, şekerden seçmeden yutmak’ kabilindeki aşk rabıtası bunlardan. Mamafih yine bu eserde, iliklere kadar işlemiş ve son nefeste dahi esaretinden kurtulunmayan kıskançlık marazından muzdarip sefil ruhları da, menfaate sırt çevirmiş, kimseden lütuf beklemeyen, karşılık istemeyen yaşar ölüleri de bulmak mümkün... “Yaşayan devam eden onlar... Ölseler de ölmeyen gene onlar!”
Yaşayan Ölü
Yaşayan ÖlüSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2009415 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.