Yaşayanlara Çağrı
Roger GaraudySözler ve Alıntılar
'İnsan, aletler icat eden ve mezarlar meydana getiren bir hayvandır'
Kavrama, mantığa ve kanuna indirgenemeyen bir şeyin var olmaya hakkı yoktur. Postulat işte budur.Bu durumda aşk ve sevdiği şey uğruna canını feda etmek akılsızlıktır. Sanatsal yaratı "akıl dışı", hem şahitler hem de işkence görmüşler gibi iki anlamı olan şehirlerin imanı "akıl almaz" bir şeydir.
Şurası apaçık bir gerçektir: postulatlarının bilincinde olmamak, dogmatizmdir.Onların bilincine varmak inanmaktır.
Dalga dalga üzerine doğru gelen sele oturup da öylece bakan o olacaklara boyun eğmişlere ve selin kendisini uçuruma beraberinde götürmesine çoktan teslim olmuş olanlara seslenmek istiyorum: "Hala var olmak ve yaşamak mümkündür'
Dalga dalga köpürüp gelen seli tutmak ve akış yönünü değiştirmek henüz mümkündür. Yeter ki biz gözümüzü dört açalım. Yeter ki dimdik ayakta duralım. Elverir ki hayatımızın her parçacığını dişimizle tırnağımızla savunalım.
İşte bu kitabın çılgınca tutkusu budur.
Sayfa 8 - Pınar Yayınları ☪ 4. Baskı 2015, İstanbul - 1 Baskı 1986
"Yeryüzünü ne hale getirdiler? İnsan denen varlığı ne yaptılar? Hayatı ne hale soktular gibi sorularınızla tepeme çöken havanın ağırlığını daha da arttırmayınız. Gelecek ben olmasam da olur,bense bugün yaşamak istiyorum!"
Nasıl öleceğimizi göz önünde canlandırmak için geniş bir hayal gücüne gerek yok. Çağımızdaki rotadan sapmaları noktalı çizgiler halinde uzatıvermek yeterli. Bütün bu çizgiler üç binli yılların başına doğru, yani otuz kırk yıl sonra kesişir ve şu uğursuz, şu
korkunç gerçeği gözler önüne sererler: Eğer gelecek otuz yılı geçmiş otuz yıl gibi yaşarsak, torunlarımızı katletmekteyiz demektir.
Sayfa 9 - Pınar Yayınları ☪ 4. Baskı 2015, İstanbul - 1 Baskı 1986
Yakında artık yağmalanacak hiçbir şey kalmayacak. Tokluktan patlayacak hale gelmiş olanlar hala "biz nasıl olsa kahredici gücümüzü kullanırız" umudunda olsalar bile, dünyanın " dünyalarının" kapalı bir dünya olduğunu, zorbalıklarının korkunç patlamayı için için hazırladığını görmek istemeseler bile, artık ortada soyup soğana çevirecekleri aç insan bile bulamayacaklardır.
Sayfa 252