Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1936

Yazılar 4

Nazım Hikmet Ran
#1000K
BELALARDAN BİRİ * Radyolu bir dostum var. Ara sıra geceleri giderim ona. Radyo dinlerim. Fakat radyolu dosttan her dönüşümde bir kızgınlık, kine yakın, nefretle karışık bir duygu kabarır içimde. Radyo kadar yalancı bir ağız, radyo gibi kulaklarını kâinata tıkamış keyfine düşkün bir varlık tanımıyorum. O, bu yalancılığı, bu keyfine düşkün hodbinliğiyle kalsa yine aldırmaz geçersin. Fakat ağrılarla kıvranan, etekleri kanlı toprağın havalarını şarkılar, türküler, keman sesleriyle doldurarak bir düğün evi uğultusuyla avaz avaz bağıran bu mürai (ikiyüzlü), tıpkı bir afyon satıcısı gibi bizi sersemletmek vazifesini de üstüne almıştır. Avutmak ve uyutmak işini omuzuna alan hiçbir müessese, ne Amerikalı Hearst’ün ‘’büyük dünya matbuatı’’na önderlik eden tröstü, ne mükeyyifat (keyif araçları) sanayisi, ne bilmem ne, büyük Avrupa ve Amerika radyo merkezleri kadar, menfur işlerinde, muvaffak olamamışlardır. Çünkü radyo, kendine yardımcı diye, musikiyi yaka paça ederek eli altına almış. Radyonun emrinde, musiki, bir sarhoş türküsü, bir uyku ve ölüm marşı halinde. Musikinin konuştuğu dili çok geniş insan yığınları anlar. Musikinin tirajı bütün ‘’büyük dünya matbuatının’’ tirajından çok fazladır. Ve radyo işte bu hudutları aşan dille yalan söylediği için insanların başındaki en büyük belalardan biridir. * [Orhan Selim, Akşam, 19.3.1936] (Sayfa: 65) *
Yazılar 4
Yazılar 4
NAPOLEON’A DAİR BİR FIKRA
Dün gazeteleri okuyunca Napoleon’a dair bir fıkra geldi hatırıma. Zaten Napoleon yalnız fıkralarda ve Madam San Jen filan gibi gülünçlü tiyatro oyunlarında dikkate değer bir şahsiyettir. Yoksa bu sergüzeştçi mürtecinin biricik becerikliliği –kumandanlığı bile su götürür- sözde hakikatlerdendir. Her neyse, burada Napoleon’un şahsiyetini, tarihteki
100 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.