“Bir an için tahayyül ediniz ki; Batı dünyasındaki rönesans, reformasyon, bilim ve düşünce ihtilali, Fransız inkılabı ve sanayi devrimini, Atatürk bir insan ömrüne sığdırmıştır.”
“AB ve ABD besleyip silahlı eğitim verdik taşeron örgütleri PKK vasıtasıyla Türkiye’ye adı konulmamış savaş ilan etmişlerdir. Siyasal iktidar; bu savaşta karşı cephe içinde yer almakta, Türkiye’nin çıkarlarını savunma yerine Washington ve brüksel’den gelen talimatlar doğrultusunda hareket etmektedir.”
Gençlerin özverisine bakın. Bütün dünyayı karşılarında gördükleri halde, dünyanın bütün fabrikalarının yıkıcı silahlarını düşmanlarını elinde gördükleri halde, ellerindeki kırık tüfekleryle onların üzerine hücum ettiler ve onları yendiler.
İbni haldun, 14. yüzyılda, çocukları Allah’ın kitabına başlatıp, anlamadıkları şeyleri okuttular ve önemli konuların öğretilmesinin gerektiği yaşlarda vakitlerini bu iş harcatırlar diye yazmıştı.
Dinin, ulus birliğini sağlamada bir tutkal rolü oynayabileceğini ifade edenler, büyük bir kavram kargaşası içine düşmüşlerdir. Dinler ulus birliğinin değil, olsa olsa ümmet birliğinin tutkalı olabilirler.