Alıntımın sadece 8 kişi tarafından görülmesi benim sorumluluğumda değil!
SESİMİ DUYAN VAR MI!?
Büyük bir travma yaşadık. Bir şeylerin değişmesi gerek. Alışkanlıklarımızın, düşünme tarzımızın değişmesi gerek. Kitapta bir metro yangınından bahsediliyor. Ama anlatılan kalıp davranışların çok benzerini depremde yaşadık. Sorumluluklarının çerçevesini kavrayamamış yöneticiler, bilinçsiz vatandaşlar ve zararlı davranış alışkanlıklarından tutun görev ve sorumluluk doğrultusunda kriz anında esnek davranamayan devlet kurumları... Bir şeylerin değişmesi gerek. Görevlerin daha da netleştirilmesi ve insanları rekabete değil, iş birliğine teşvik edecek hamleler gerek. Ancak en başta bunu talep eden bir kesimin olması gerek. Değişimi istemeliyiz değişimi. Yoksa sadece depremde değil daha birçok şeyde enkaz altında kalmaya mahkûm olacağız.
Süleyman Sina Çelik
@SSCelik
·07 Mayıs 2023 23:24
Çığlıklarını duyabiliyordum. Neden kimse kontrolü eline almadı?
Sayfa 211 - Boyner Yayınları, (çev. Handan Balkara Çevikus), 1. baskı, İstanbul, 2012.
SESİMİ DUYAN VAR MI!?
Çığlıklarını duyabiliyordum. Neden kimse kontrolü eline almadı?
Sayfa 211 - Boyner Yayınları, (çev. Handan Balkara Çevikus), 1. baskı, İstanbul, 2012.
Depremin izleri sokaklardan, şehirlerden silinse de zihinlerden ve insanların tarihinden hiç silinmemiştir. O izler bugün hâlâ canlı, can acıtıcı ve acımasızdır. Akla geldikçe yüreklerde bir yer sızlar da kelimelere yüklenip, söz olup, dökülmez dilimizden. Deprem, sevdiklerini enkaz altında bırakmış, sahip oldukları her şeyi saniyeler içinde almış ve hayatı sil baştan yaşatmıştır binlerce insana. Bir gün önce varlık içinde yaşarken... nice yaşam, bir gün sonra yokluğun orta yerinde bulmuştur kendisini.
Sayfa 45
Deprem acısını ucuz bir şekilde "sözde" estetize ve dramatize etmek, altına müzikler döşemek, video klip gibi kurgulamak da öyle... Hiçbir sorgulama, fayda ve farkındalık yaratmayan bu paylaşımlardaki depremzedeler kimsenin tüketim nesnesi değil. Benim acılarım ve travmalarım, kimsenin tık alma aracı değil. Ben bu acıyı, birileri etkileşim alsın diye yaşamıyorum. Olayın hali hazırda kurbanı olmuş çocuklar yetmezmiş gibi bir de etkileşim için sosyal medyaya kurban edilemez. Ama ediliyor. Enkazdan çıkarılan "mucize" çocuklar ekranların vitrin süsü haline getiriliyor. Ne yazık ki yardımla yaranın, birbirine karıştığı bir çağdayız artık.
Sayfa 36 - AydilgeKitabı okudu
Alüvyonlu araziler üzerinde devlet hastanesi inşa eden siyasi iktidar, fay hattı üzerine bina yapımına izin veren sorumlular, yirmi yıldan uzunca bir süredir iktidarda olan, her durumda devletin kudretinden dem vurup enkaz altındaki insanların sesini duyurmalarını engelleyen böylece de devletin itibarını koruduğunu zanneden zavallılar, çadır satanlar, tüm memlekette "dayanışma" bir kavram değil gerçeklik olarak icra edilirken ekran başlarında milyonluk "bağış" yapanlar, onların vergilerinden düşenler: Suçlular. Gidecekler.
Sayfa 17 - Oğuz AlkanKitabı okudu
Yeryüzünün sarsıntıları, memleketin görünen ve görünmeyen fay hatlarını ortaya çıkarır. Çöken sadece kolonlar, binalar değil, erdem ve ahlaktır da. Hukukun üstün olmadığı, nepotizmin, liyakatsizliğin, bir tuhaf merkeziyetçiliğin hüküm sürdüğü bir ucube sistemde, Urfa'da depremin hemen ardından başa gelen sel felaketinde birçok insanın öldüğü alt geçitin mühendisliğe uygun yapılmaması, su basan Eyyubiye Devlet Hastanesi'nin yanlış yere, yanlış şekilde inşa edilmesi ya da Hatay'da araştırma hastanesinin Amik Ovası'nın sulu zeminine kurulması artık yeni normal olmuştur. Bu yeni normalde ahlak da göçük altında kalmıştır.
Sayfa 4 - Evrim KuranKitabı okudu
Korkak mıyım ben? Kendi unvanının arkasına saklanacak bir zavallı mıyım?
Sayfa 94 - YKY
