İnsanlardan korkmak, kızgınlık ve bu kızgınlığın yarattığı düşmanca duyguların dıştan fark edilmesi tehlikesinin doğal bir sonucudur. Ne var ki, tehlike kişinin kendi içinden değil de dıştan gelecekmişçesine algılanır. Dolayısıyla, diğer insanlardan olumsuz davranışlar geleceğini düşünen kişi, aslında kendi olumsuz duygularından korktuğunu göremez.
Sayfa 54 - insanlardan korkmakKitabı okuyor
Ana- babadan korkmak ise olgunlaşmamış olmanın bir göstergesidir. Unutmamak gerekir ki, onların da ana-babaları vardı ve kuşaktan kuşağa aktarılan sorunlardan kimin sorumlu tutulabileceği sorusunun da yanıtı yoktur.
Sayfa 50 - ana-baba ve çocukKitabı okuyor
Reklam
Alemde sevgiden büyük bir umut da, sevgiden öte bir korku da yoktur. Sevgiliden korkmak, korkunun en yüksek derecesi, sevgiliden umut etmek umudun en yüksek kertesidir. Sevgilisi olmayan biri, yaşadığını sansa da yürüyen ölüden ibarettir!..
Gençler için vatan işlerinde ölmek olabilir, korkmak asla!
İnsanları hep tehdit eden ve sayıca sonsuz olan günlük tehlikeleri bir yana bırakıyorum; öyle ki bir Antikçağ filozofuna göre, korkunun en etkili çaresi, her şeyden korkmak gerektiği görüşüdür.
Doğa ile Bir İzlandalının Konuşması
Korku, varlığından değil hayatımızdaki yokluğundan korkmak
Reklam
Aşktan korkmak yaşamdan korkmaktır ve yaşamdan korkan herkes dörtte üç ölmüş demektir.
Anlamak istedim, bilenlerden öğrenmek istedim. Ölmek istemedim belki ama ölümü bilmek istedim. Baktım, dinledim, okudum. Bana en ilginç gelen tasavvufun ölüme bakışıydı. Onlar ölümle bir kapının açıldığına hatta ölümle ölümsüzlük kapısının açıldığına inanıyorlardı. Ölmek demek ölümsüzlük demek diyorlardı. İnsan bir kez ölünce, bir daha ölüm diye bir şey yoktu ya onun için belki de ölümü bir son değil de bir başlangıç diye görüyorlar, ona inanıyorlar ve öyle yaşıyorlardı. Yaşarken ölüyorlar ve ölünce yaşıyorlardı. Ölmekten korkmak insani bir şeydi ama onlar bu korkudan sıyrılmak, kurtulmak istiyorlar onun için de ölmeden evvel ölmek diye bir sırrı fısıldıyorlardı. Ölmeden evvel ölmek... İnsan ölmeden önce nasıl ölürdü ki?
Sayfa 129 - Nesil yayınlarıKitabı okudu
Ve cezadan korkan bir yaşam daha da acıklı. Bir zamanlar ve bir yerde, bugün ve buradaki bütün doğrularımız yanlıştı, bir zamanlar ve bir yerde, bugün ve buradaki bütün yanlışlarımız doğruydu. O zaman hangi yanlışlar kim tarafından cezalandırılabilir? Ceza varsa, sadece vicdanınıza ait, ve bundan korkmak doğru, ama sadece bundan korkun.
Reklam
Aşktan korkmak yaşamdan korkmaktır ve yaşamdan korkan herkes dörtte üç ölmüş demektir.
Karşındakini yargılamayı bırakırsan ‘bana zarar verdi’ yargısından kurtulursun. ‘Bana zarar verdi’ yargısından kurtulursan zarar dediğin şeyden de kurtulmuş olursun. İyi de ben güçlü filan değilim ki! Böyle vir vir vir konuştuğuma bakma. İnsan başka çaresi olmayınca öyleymiş gibi yapıyor.” “Bazen insan, konuştuğu kişi daha ağzını açmadan neler
Bilmek ile yapmak arasındaki bu yakın ilişki, bilmekten korkmanın derinlerde yatan bir nedeninin de eyleme geçmekten ve bilmenin neden olduğu sonuçlardan, getirdiği sorumluluklardan korkmak olduğunu anlamamızı sağlıyor.Çoğunlukla bilmemek daha iyidir, çünkü bildiğinizde eyleme geçmeniz, yuvadan dışarı çıkmanız gerekecektir.
Sayfa 70
Bizim içimizdeki her arzuyu gerçekleştirmemize engel olan şey kaygılarımızdır. Utanmak, çekinmek, korkmak, uzak durmak, konuşamamak, anlatamamak, cehalet, asosyallik, kendi değerini gösterememe, yaşamayı becerememek… Hepsi kaygılardan doğar.
Destek Yayınları
Zulme karşı koymamak kafirliktir, diyordu. "Çocuğunun rızkını, baba yurdunu korumamak, bırakıp gurbet ellere düşmek kafirliktir. Zulme karşı koymamak zalime ortak olmaktır. Korkmak, korkudan dolayı yılmak kafirliktir."
Yapı Kredi Yayınları
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.