Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Naz

Bazen kendi kendime şöyle diyorum, “Bu kader yalnız sana özel. Senden başka herkes mutlu. Hiç kimse böylesine acı çekmemiştir”. Sonra eski bir şairi okuyorum ve kendi kalbimin içini görüyormuş gibi oluyorum. Derdim çok büyük. Benden önce bu kadar çok acı çeken olmuş mudur acaba?
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Stefan Zweig’ın kalemini çok severim ve bu kitabı da favorilerim arasına girdi. Açıkçası, kitabın ismi beni kendisine çekmedi ilk başlarda çünkü “Korku, ana duygulardan birisi işte, ne olabilir ki, nasıl olur da korku gibi bir duyguyu bana geçirebilir? Üstelik bu kadar ince bir kitap ile!” diye düşünüp, okumayı bile ertelediğim oldu. Tüm okuyucularının bildiği gibi Zweig, kadının zihnine dayalı hikayeler yazmaktan hoşlanır ve bu da bir diğeri. Şaşırtıcı bir şekilde dünyayı farklı kadınlardan, farklı yaşamlardan ve farklı korkulardan tanımlamada her zaman iyidir. Bu hikayede gerginliği, korkuyu, tutkuyu, stresi ve tansiyonunu hissedebilirsiniz. Hikayedeki kadın karakter bir eş, anne, heyecan arayan bir kadındı. Aradığı heyecanı bulduğunda hayal ettiği kadar iyi değildi. Bir sürü sır ve “kilitli olmayan” kapılar onu bekliyordu. Sayfaları hızlıca okuyup, diğer bir sayfaya geçtiğimde neler olacağını daha çok merak etmeye başlamıştım. Kitap okurken böylesi duygulara kapılmayı seviyorum ve bu hissi bana yaşattı gerçekten. Son olarak, kitabın sonundaki erkek karakterin kadın karaktere yaptığı konuşma beni tatmin etmedi. Açıkçası daha farklı bir şey bekliyordum içten içe. Ama yine de yeterli düzeyde şaşırtmaya yetti.
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022103,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Naz

Naz

, bir kitap okudu
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Büyülü Eşyalar Koleksiyoncusu
Büyülü Eşyalar KoleksiyoncusuPeren Ercan
8.2/10 · 57 okunma
Reklam
Yine de o, “Ben seni böyle seviyorum. Sakın değişme” deyip, bir süre sonra da sevgilisini “böyle” olduğu için bırakabilecek bir kadındı.
Sinirliyken söylenen sözler karşı tarafta çizikler değil, derin yaralar bırakırdı. Öfkelenen, öfkesi geçtiği zaman her şeyi unutabilirdi ancak sakin kalan taraf yapılanı asla unutmazdı.
Umuda ihtiyaç duyduğun zamanlar olur. Öyle bir dönemdeyken, kendisinin Tanrı olduğunu iddia eden birine bile inanırsın.
Peki, erkek her zaman güven vermek zorunda mıydı? Kadının daha sağlam duruşlu olması, ilişkilerde kabul edilemeyecek bir şey miydi? Kadınlar sık sık kendilerine cinsiyetçilik yapıldığından şikâyetçiydi. Bu şikâyetlerinde haklıydılar. Ancak ne yazık ki ilişkilerde cinsiyetçilik yapan tarafta kendileri de vardı.
Sayfa 216Kitabı okudu
Dürüst olmak bugüne kadar hiçbir ilişkisinde işe yaramamış olsa da bir erkeğin, birlikte olduğu kadına duygularını açıkça söyleme özgürlüğünün olması gerektiğini düşünüyordu. Güzel kokular, dar kıyafetler, iyi bir saç kesimi ya da aşırı özgüvenli hareketlerle değil, dürüstlüğüyle etkilemek istiyordu sevgilisini.
Reklam
Erkeklere yakın davrandığında aldığı tepkiler ve hayatının her döneminde ona yaklaşmaya çalışan bir karşı cinsin olması onun “gizli bir özgüvene” sahip olmasına neden olmuştu. Bu özgüven, kadınların şefkatini, merhametini ve alçakgönüllülüğünü alıp bir sandığa hapsediyordu. Sandığın açılması onlar için çok tehlikeliydi zira böyle bir durumda içerideki her şey etrafa saçılacak ve acıma duygusundan yoksun bir hâle gelmiş kadınlar, diğerlerinden farklı olmadıklarını anlayacaktı. İşin en çelişkili tarafıysa, bu sandığı erkeklerin koruyor olmasıydı.
Sayfa 33 - Kent KitapKitabı okudu
Naz

Naz

, bir kitabı yarım bıraktı
%36 (82/224)
B*ka Batmadan Önce
B*ka Batmadan ÖnceKemal İnan Y.
6.8/10 · 32 okunma
167 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.