Emel Seymen
@magenta85
Bengü il tuta olurtaçı sen Türk bodun
"Öd Tengri aysar, kişi oglı köp ölgeli törimiş."
"Öz asgı tiler dostka birme köngül asıg bulmasa boldı düşman töngül"
"Meni yalñuz teñri yarlık udaçı érti.
68 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Tasavvufu Yaşamak: seyr ü Sülûk
Benim rahmetli mürşidim, hoşuna giden bir şey yaparsak eğer, bizi teşvik için, "Allah cebinizde çok, gönlünüzde yok etsin" derdi. Para cebe konulur, gönle konulmaz. Gönle konulduğu zaman ne derviş olunur ne adam olunur.
Sayfa 174Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Tasavvufu Yaşamak: seyr ü Sülûk
Mürşid elinde mürîd, gassal elinde meyyit gibidir.
Sayfa 174Kitabı okudu
Tasavvufu Yaşamak: seyr ü Sülûk
Ölüm korkusu aynen dersine çalışmamış talebenin imtihan korkusu gibidir. Dersine çalışmış olan talebe imtihanını, "Bir an önce olsun, iyi notu alayım, hocamın takdirine ulaşayım" diye bekler, dersine çalışmayan ise sınavı hep tehdit ettirmek ister.
Sayfa 161Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın İlkeleri ve İslâm
Zaten tasavvuf, "ben"i kırmak mesleğidir. Ben yok. Ego yok. İllâ Hû!
Sayfa 117Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın İlkeleri ve İslâm
Her insanda da Allah'ın esmâsından zerre vardır. Ama bizim aynalarımız paslı, kirli olduğu için doğruyu göstermezler. Bu ayna, tevbe cilası ile cilalanır, ibâdet sırrı ile sırlanır, muhabbet çerçevesi ile parlatılırsa hakîkati gösterir.
Sayfa 114Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın İlkeleri ve İslâm
"Tarîkatsız şerîat, âtıldır. Şerîatsız tarîkat de bâtıldır."
Sayfa 111Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ ve muhabbet
Muhabbetin göstergelerinden biri, sevdiğinin adı geçtiğinde hâlinde değişiklik olmasıdır.
Sayfa 69Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ ve muhabbet
Nefs bir binek, mesela at gibidir. Nefse binince o atın dizgini senin elinde olacak. Üzengiler ayağında olacak. O seni değil, sen onu istedin istikamette süreceksin. Dizgini bırakırsın o nefs ata senin dediğin yere değil, kendi dilediği yere doğru seni götürür, sürüklenir. Yani süründürür.
Sayfa 68Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın Hayat-ı Seniyyesi
Bütün insanlar yeryüzünde Allah'ın halifesidir. diğer mahlûkata göre nasıl bir eşref-i mahlûkat olduğunu bilmek ve bunun şükrünü edâ etmek... O da nefsi binmeye girer.
Sayfa 45Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın Hayat-ı Seniyyesi
Allah'a kul, peygambere ümmet olma şuurunun yerleşmesine, nefsi bilmenin başlangıcı denir. Ve biz, madde âlemine mahkûm olduğumuz ve bir madde haddiyle sınırlandırılğımız için yine bu madde vâsıtası ile mânâyı tanıyabiliriz ancak. Bu maddeyi iyi tanımalıyız ki Yaratıcımızı iyi tanıyalım. Nefsin birinci hâli budur, ondan sonra daha iyilik hâlleri gelir.
Sayfa 44Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın Hayat-ı Seniyyesi
Mutluluk, insanlar kâinatın âhengine ve yaratılış sebebine ayak uydurdukları takdirde mümkündür. Kâinatla uyum içerisinde olmayan insan mutlu olamaz. Bunun için de Allah, Râd Sûresi 28. ayette, "Bilmiş olun ki kalpler ancak Allah'ı zikretmekle tatmin olur" buyuruyor.
Sayfa 27Kitabı okudu
Hz. Mevlânâ'nın Hayat-ı Seniyyesi
İlimden kasıt, kendini bilmektir. Kendini bilmek nedir? Ona da Resûlullah cevap veriyor: "Nefsini bilen Rabbini bilir!" Rabbi öğretmekten başka ilim yoktur. Onun için fıkıh, tefsir, kıyas, kelâm,hadîs gibi bütün bu ilimlerin hepsi "alet ilimler"dir. Gâye, onları öğrenmek değildir.
Sayfa 19Kitabı okudu
7
'İşte biraz ciddi, biraz zeki görünmek isteyen kadınların ağzında tekrar eden felsefe cümlesi!' diyordu, 'Kendilerini dinlemek? Lakin bu mümkün değil... Kalplerinin o bin türlü kadın sesleri arasında asıl tıynetlerinin, hakikatini haber verecek bir ses işitebilirler mi? Hep kendilerini dinlediklerinden bahsederler, hepsi aldanmışlardır. Kadınlar, bizleri, erkekleri aldatırlar, fakat bizden evvel ellerinin altında daha kolay aldatılacak, daha çabuk kandırılacak bir şey vardır: Kendileri. Onun için evvela kendilerinden başlarlar.
Sayfa 150Kitabı okudu