neye bakıyorsun, diye sordum. hiç, dedi elindeki kahve fincanını masaya bırakırken. hüzünlü bakıyordun, dedim. kahveyi kahve yapan telvesi iken oraya gelince yüzünü ekşitiyor herkes. sefasını sürerken tamam her şey ama acıya, cefaya tahammülü yok kimsenin. dikensiz gül peşinde insanlar. oysa dikensiz yapamaz gül. bunu göremiyorlar. bakma bana öyle, dedi. -eminim ki hayretle bakıyordum-. devam etti: yağmur yağsın, diyorlar; bereket, diyorlar ama ayaklarına çamur değince bela okuyorlar. herkes istiyor ki meşakkatsiz olsun her şey. henüz dünyaya gözümüzü açmazken gözyaşı dökmüşüz biz. çığlık çığlığa.. nedir bu hayata karşı alacaklı gibi tavırlar.. konunun telveyle ilgisi yok kaptanım. kahve köpüğünün de bir suçu yok. insanoğlu kaptanım. âh insanoğlu..
dantel sökülmüş
ip karışmış
ben yorulmuşum
öremem aynından
sö
@merdumgiriz_okur
·
18 Mayıs 20:11
uzun zamandır emek verdiğim, ilmek ilmek ördüğüm dantelim bir çiviye takılmış da sanki, dedi.
ve ben farkında olmadan,
dantel elimde, yürümüşüm günlerce..