Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Müessir-i hakikî yalnız Allah'tır. Tesir-i hakikî esbabda yoktur. Esbab, izzet ve azamet-i kudretin perdesidir. Tâ ki, aklın nazar-ı zahirîsinde, dest-i kudret umûr-u hasise ile mübaşir görünmesin.
Sayfa 254
Nimetten in'ama bak, in'amdan Mün'im-i Hakiki'yi düşün. Bu düşünmek bir şükürdür. Sonra o zahirî vasıtaya istersen dua et. Çünkü o nimet, onun eliyle size gönderildi.
Reklam
Dalalet ne kadar acibdir. Zât-ı Zülcelal'in lâzım-ı zarurîsi olan ezeliyeti ve hâssası olan icadı aklına sığıştırmayan, nasıl oluyor ki gayr-ı mütenahî zerrata ve âciz şeylere veriyor.
Sayfa 249
Gül fidanı nerede yetişirse yetişsin gül fidanıdır.
Sivrisineğin gözünü halkeden, güneşi dahi o halketmiştir. Pirenin midesini tanzim eden manzume-i şemsiyeyi de o tanzim etmiştir.
Sayfa 248
Evet fıtrat ve vicdan akla bir penceredir. Tevhidin şuâını neşrederler.
Sayfa 246
Reklam
18995Adamın birisi küflenmiş ekmek yiyordu. Başka bir adam; “Ne diye bu kadar iştaha ile, bu kadar hırsla yiyorsun” diye sordu. 18996Adam dedi ki: “Sabrın sonunda açlık iki misli arttı mı arpa ekmeği bile bana helva gibi olur. 18997Sabrettim, sabırlı oldum mu; daima helva yemiş olurum.”
Sayfa 1848
Medar-ı necat ve halâs, yalnız ihlastır. İhlası kazanmak çok mühimdir. Bir zerre ihlaslı amel, batmanlarla hâlis olmayana müreccahtır.
Aslında her an canının bir cüz'ü ölüm halindedir. Her an can verme zamanıdır; her an canından bir miktar yokluğa girmektedir ve ömrün tükenmektedir.
Ne mutlu o adama ki kendini bilip haddinden tecavüz etmez.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.