Evet günah kalbe işleyip, siyahlandıra siyahlandıra tâ nur-u imanı çıkarıncaya kadar katılaştırıyor. Herbir günah içinde küfre gidecek bir yol var.
SubhanAllah
Bir gün Allah'ın Resulü, kendi vahiy kâtiplerinden Muaviye'ye dedi ki: — İleride senin çocukların en zâlim şekilde benim çocuklarımı öldürecek! Muaviye titredi: — Ne diyorsun ey Allah'ın Resulü; öyleyse vücuda geldikçe hepsini keseyim ve neslimi kurutayım! — Hayır, Muaviye; buna kimsenin hakkı yoktur. Allah'ın takdiri neyse o tecellî edecektir. Ve sükût ve tevekkül emrini alan Muaviye'nin ıstırap derecesi... Muaviye, oğlu Yezid'in ne yapacağını bilseydi kahrından erir, giderdi.
Necip Fazıl kısakürekKitabı okuyor
Reklam
“Yıldızlar kör olunca sevgilimdir nur döken.”
Sayfa 28
Çok Değiştin Kimi Örnek Alıyorsun?
Asrısaadette doğan on binlerce yıldız var ama Onlar rasululahın semasında parlayan ilk yıldızdırlar. En önce O.Fahri kâinatın muhterem zevcesi. İslamdan önceki vasfı Tahire yani temiz; İslamdan sonraki vasfı Kübra yani büyük. Müminlerin annesi Temiz ve büyük Hz.HATİCE. Anneleriyle birlikte islama girdiler peygamberin gül çiçekleri. Rukayye,
Allah'la samimi oldum geçen üç yıl boyunca Havı dökülmüş yerlerine yüzümün ki bayım!.. Büyük bir aşk yamadım Hayır yüzüme nur inmedi, yüzüm nura indi bayım Gözyaşlarım bitse tesbih tanelerim vardı Tesbih tanelerim bitse gözyaşlarım...
Didem Madak
Didem Madak
Bismilləhir Rahmənir Rahim
Bir dəfə Harun Bəni-Haşimi susdurmaq və onların iddialarına son qoymaq üçün Musa ibn Cəfərə (ə) dedi ki, Fədəkin sahəsini müəyyən et, onu sənə qaytarım. İmam əvvəlcə bundan imtina etdi, sonra buyurdu ki, hamısını versən, alaram. O dedi ki, çox yaxşı, hüdudlarını müəyyən et. Maraqlıdır ki, imam onun hüdudlarını təyin edərək deyir: "Bir tərəfi Ədəndir". Bunlar Mədinədə, ya da Bağdadda oturub söhbət edirlər. Deyir ki, bir tərəfi Ərəbistan yarımadasının sonu olan Ədəndir. Bunu deyəndə Harunun rəngi dəyişdi. Sonra buyurdu ki, bir tərəfi Səmərqənddir. Bu zaman Harunun rəngi qızardı. Buyurdu ki, üçüncü tərəfi Tunisdir. Bu zaman Harun əl-Rəşidin rəngi qaraldı. Dedi ki, maraqlıdır! Sonra buyurdu ki, dördüncü tərəfi dənizlərin kənarı, adalar, misal üçün, Aralıq dənizidir və sair. Harun əl-Rəşid dedi ki, bəs bizə nə qaldı; onda qalx gəl, mənim yerimdə əyləş. İmam Kazim (ə) buyurdu: "Sənə dedim ki, hüdudlarını təyin etsəm, qaytarmayacaqsan".
Reklam
Güya şu Güneş bizlerle konuşuyor: Der: "Ey kardeşlerimiz! Tevahhuşla sıkılmayınız, ehlen sehlen merhaba, hoş teşrif ettiniz. Menzil sizin; ben bir mumdar-ı şehnaz. Ben de sizin gibiyim; fakat sâfi isyansız, mutî' bir hizmetkârım. O Zât-ı Ehad-i Samed ki mahz-ı rahmetiyle hizmetinize beni musahhar-ı pür-nur etmiş. Benden hararet, ziya; sizden namaz ve niyaz."
İnsanın hususan Müslüman'ın tahassungâhı ve bir nevi cenneti ve küçük dünyası aile hayatıdır.
Risale-i Nur talebelerinden bir genç hâfız, pek çok adamların dedikleri gibi dedi: "Bende unutkanlık hastalığı tezayüt ediyor, ne yapayım?" Ben de dedim: "Mümkün oldukça nâmahreme nazar etme. Çünkü rivayet var. İmam-ı Şâfiî'nin (R.A.) dediği gibi, Haram nazar, nisyan verir."
Aslında insan, gönülden ibaret değil midir? Ruhi melekelerimizin nur kaynağı olan bu billur avizenin ışıklanmasıyla, insan, insan oluyor; kararmasıyla da insanlık vasfını kaybediyor.
Reklam
Vahyin Allah katından getirdiği nur (ışık), aklın nuruna kıyasla, yıldızlann nurunun yanında güneşin nuru gibidir. Böylece Allah, kullarına hem dünyada menfaatlerine olan şeyleri, hem de ancak peygamberler aracılığı ile bilecekleri ahiretteki menfaatlerinin yolunu göstermiştir.
Kendimiz için arzu ettiğimizi, bir başkası için de arzu etmiyorsak ,gerçek bir mümin olamayacağımızı ,hatırlat bizlere Yarabbi..”
Sayfa 231Kitabı okudu
Onikinci Bürhan (Onikinci delil,hüccet)
Gel, ey bir parça aklı başına gelen birader! Bütün on bir bürhan kuvvetinde bir bürhan daha göstereceğim. İşte bak, yukarıdan inen ve herkes ona hayretinden veya hürmetinden kemal-i dikkatle bakan, şu nurani fermana bak. O bin nişanlı zat, onun yanına durmuş, o fermanın mealini umuma beyan ediyor. İşte şu fermanın üslupları öyle bir tarzda
Arkadaş! İslâmiyet, bütün insanlara bir nur bir rahmettir.
Hiçbir zaman “oldum “dememiz gerektiğini ,”Bir bilen üstünde,bir bilen vardır “ayetini hatırlat bizlere Yarabbi
Sayfa 230Kitabı okudu
Resim