İfadesiz, boş bir bakış, sanki yanında oturan kişiyi tanımıyor, kimseyi tanımıyor hatta, gitmiş, artık başka bir yerde, başka tanıdıkların arasında, onlarla ayrı bir yaşam sürüyor, bilinmeyen bir dilde konuşuyor. Sonraki yıllarda, babasının ölümünü düşündüğünde ölüm ânı değil de o tuhaf, çapraşık yaşam ânı gelecek aklına, sanki ölümden daha korkutucu bir şey bu, evet, yaşamın bu türlüsü ölümden daha dehşet verici.