Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bülent Korkmaz

Bülent Korkmaz
@ookyanuss
İngilizce Öğretmeni
Lisans
Bursa
Bursa
157 okur puanı
Aralık 2017 tarihinde katıldı
İnsanın kendini "var olduğu"yla değil, "sahip olduğu"yla tanımladığı bir çağda yaşıyoruz.
Sayfa 199Kitabı okudu
Reklam
Günümüzde çocuk, gece gündüz çalışan, çalışmaktan arta kalan zamanını, o da yalnızca bir kısmını kendisiyle geçiren bir anne-baba modeliyle karşı karşıya. Çalışmaktan ve para kazanmaktan, iyi giyinmekten, tatile çıkmaktan, alışveriş yapmaktan daha önemli şeylerin var olduğuyla ilgili herhangi bir sözlü bilgi ya da davranışsal düzlemde kendisine ulaşan bir mesaj almıyor.
Sayfa 199Kitabı okudu
"Neden Doğamıza Aykırı Davranıyoruz?" adlı bölümden.
Insanın temel motivasyonu, yanındakini geçmek, onu elemek, yok etmek değil, olumlandığı ve onaylandığı bir ilişkiler ağı içinde olmaktır.
Sayfa 198Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Öleceğini bilmek & Öleceğine inanmak
Öleceğimize gerçekten inansaydık, tek bir hafta sonumuzu bile ziyan eder miydik? Bitmiş bir ilişkiyi süründürür müydük? Bize hiçbir şey katmayan bir işi yalnızca biraz para kazanmak için yapmaya devam eder miydik?
Sayfa 143Kitabı okudu
Kederden bir gün kurtulmanın önkoşulu kayıtsız şartsız ona teslim olmak ve kederi sonuna kadar yaşamaktır.
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
Dilsizlik, konuşmamak bir hapishane gibidir. Kafamızda düşünceler dönüp durur, dışsal gerçeklikten çok daha güçlü ve acı verici içsel bir senaryo yiyip bitirir bizi.
Sayfa 119Kitabı okudu
İlişkilerin ömrünü, birlikte yaşadığımız kişiyle ne oranda eğlenceli, ilginç, cinsel açıdan tatminkâr, yaratıcı ve entelektüel olarak heyecan verici bir beraberlik yaşayabildiğimiz belirliyor.
Sosyologlar bireyciliğin ön planda olduğu günümüz dünyasında insanların birbirlerinden beklentilerinin karşılanamayacak kadar yüksek olduğunu belirtiyorlar.
Bir ilişkiden edinilen deneyim yalnızca o ilişki için geçerlidir. Bu nedenle de zaten her ilişkiye aynı acemilikle başlarız.
Son otuz yıl kadının başkaldırısı ve özgürleşmesiyle geçti, erkek de bu durumu şaşkın şaşkın izlemekten başka bir şey yapmadı. Şimdi de toplumdaki yerini ve rolünü yitirmiş olmanın telaşıyla ne yapacağını bilemiyor. Maço mu olsun, yumuşak mı, kariyer peşinde mi koşsun, yoksa iyi bir ev erkeği mi olsun? Kadın hepsi olsun istiyor ve bir zamanlar bilgeliği, gücü temsil eden erkek bugün savaş düşkünü ve çocuk tacizcisi olarak görülüyor. Erkek artık kendini nerede, ne olarak konumlayacağını bilemiyor ve kimlik krizi yaşıyor.
Reklam
Darbe almayı göze alamayan, âşık olmayı da beceremez.
Sevgi birçok insan için, nefret ya da haset gibi duygulardan daha tehlikelidir. Çünkü sevgimizi göstermek nefret duygusuna kıyasla bizi incinmeye daha açık kılar.
Kendimizi iyi insan olarak gördükçe, karanlık yanlarımızın farkına varmadıkça ötekini kötü diye yaftalarız. Böyle böyle ilişkilerimizi zehirler, sevdiklerimizi güvenilmez insan kategorisine sokarız.
...birbirimize başkalarının değerleriyle yaklaşıyoruz.
761 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.