Hayatın Anlamı
4.Kısım Insan kendi kaderini kendisi mi çizer? Wittgenstein'ın diyebileceği gibi, "hayat" sözcü- ğünü tıpkı "domates" sözcüğü gibi tekil halde üreten dilbilgimiz tarafından büyülenmiyor muyuz? Dilimizin belki de yalnızca do- ğası gereği şeyleştirmesi nedeniyle bir "hayat" sözcüğümüz var. Öz',
Mevcut durumun kötü yanlarını düzeltmeye çalışmanın anlamı yoktur,zaten böyle bir cevap pratik açıdan imkansızdır. Yapılması gereken insanı, başlangıcından ele alıp onu geleceğini dünyasını hazırlamak olmalıdır.
Sayfa 46
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
Kitapta toplumumuzun evlilik hususunda muzdarip olduğu bazı geçimsizlikler hikayeleştirilerek anlatılmış ve pratik çözümler sunulmuş. Bir geçimsizlikle karşılaşan insan çözüm odaklı davranıp nefsi arzularını kontrol altına aldığında o geçimsizliği düzeltebilir. Aklı selim olan bir kişi mutsuz olmayı istemez, çözüm arar.
Tatlıya Bağlayalım
Tatlıya BağlayalımSema Maraşlı · Motto Yayınları · 2018188 okunma
Günümüzde insanoğlu çok daha makul, çok daha pratik, insan olmaktan önce bir tür insan ya da isterseniz özel bir hayvan olmanın deyin, çabası içinde.
Benimki göze batmayan bir zekilik; gölgeler içinde, tantanasız, pek de tebrik edilmeyen bir zekilik. Pratik zekâ, gündelik hayatta işe yarayan türden.
Hayatın Anlamı
2.kısım Anlam sorunu Hayatın anlamı nedir?" sorusu neredeyse her sözcüğü so- runsal olan ender sorulardan biridir. Bu, son sözcük için de ge- çerlidir, çünkü dünya genelinde dini inancı olan sayısız insan için hayatın anlamı bir "ne?" değil, "kim?" sorusudur. Kendini işine adamış bir Nazi, Adolf Hitler'in
Reklam
Sanatçı yaratan aziz seven ve filozof idrak edenhepsini bir kişide toplamak. -işte pratik amacım
Sayfa 57 - Pinhan yayıncılık 8 Agostos 2018Kitabı okudu
Yani laiklik ya da sekülerizm, gerek teorik gerekse pratik açıdan tartışılamaz değildir. Her ülkenin kendine özgü koşulları çerçevesinde yeniden yorumlanmaya açık siyasi projelerdir.
Olduğunuz kişiyi değiştirmenin en pratik yolu, yaptığınız şeyi değiştirmektir.
Öğretim millet ve şehirlerde teorik erdemleri varlığa getirmektir. Eğitim ise milletlerde ahlaki erdemleri ve pratik sanatları varlığa getirme yöntemidir.
Reklam
"Televizyon ve sosyal medya sayesinde sözde uzmanlar çok daha fazla popüler hale geldiğinden görünürlükleri fazladır. Peki bu kişileri bu kadar popüler yapan nedir? Çok basit, konu ne olursa olsun sözde uzmanların her soruya bir cevabı vardır. Hiç üstüne kafa yormadan hızla cevabını paylaşırlar. Medya ve halk bu tarz pratik cevaplara bayılır. Oysa özde uzmanlar bilmedikleri bir konuda asla yorum yapmak istemezler. Doğal olarak bu yaklaşım onları hem sıkıcı hem de sanki konuya hâkim değilmiş gibi gösterir. İşte bu çok büyük bir yanılgıdır. İnsanlar genelde bir uzman ne kadar popülerse o konuya o kadar hakimmiş gibi düşünse de bu sadece ekranların oluşturduğu bir illüzyondur."
Sayfa 135
"...Tekrar ettiğin şeyler, seni sen yapıyor. Pratik etmek, tekrar etmektir. Unutma; günün sonunda, sürekli meşgul olduğun şeye dönüşürsün..."
"...Dış dünya yanılsama dünyasıdır. Oradan gelen etkilere karşı daha az geçirgen olmayı pratik etmek gerekir..."
Erken Çağa egemen olan ve kendini her şeyi kabul ettiren din ögesi, MÖ 3000 yıl zarfında giderek günlük hayatın sarılmasına yönelmiş pratik yaşam tasavvurları tarafından ortadan kaldırılmış olmalı. Yaşam sevinci ve yaşamdan tat alma, sert bir çalışma ortamına karşı bir denge olarak Sümer varoluş da önemli bir rol üstlenmiş gibi görünmektedir. Burada dini şölenler de, Sümer‘de yaygın olan tapınak fuhuşları nedeniyle dünyevi zevk düşkünlerine ve sevilen kutlamalara dönüşmüştür.
Sayfa 146Kitabı okudu
Sosyolog Robert Merton bu fenomeni Matta İncilindeki Yeni Ahit ayinininden esinlenerek “Matta Etkisi” olarak çok doğru adlandırmıştır. “Çünkü kimde varsa ona daha çok verilecek ve o bolluk içinde olacak. Ancak kimde yoksa kendisinde olan da elinden alınacak”. Daha da büyük başarılara ulaşacak olanlar mevcut durumda başarılı olanlardır, bir diğer deyişle kendilerine fırsat verilenlerdir. En büyük vergi indirimlerinden yararlananlar zenginlerdir. En iyi eğitimi alanlar ve en çok özen gösterilenler en iyi öğrencilerdir. 9,10 yaşındaki çocuklar arasında en çok antrenörlük desteğine ve pratik yapma olanağına sahip olanlar, yaşça en büyük olanlardır. Başarı, sosyologların “kümülatif avantaj” olarak adlandırmaktan hoşlandığı şeydir. 
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.