Diyorum ki insanları anlamak zaman alıyor çünkü onlar kendilerini anlamıyorlar. Çok uzun zamandır kıyafet giyiyorlar. Metaforik kıyafetler. İşte bunu anlatmaya çalışıyorum. İnsanlar medeniyetlerinin bedelini böyle ödemiş, medeniyeti yaratmak için gerçek benliklerinin kapılarını kapatmışlar. Bu yüzden de kaybolmuşlar, benim anladığım bu. Sanat da bu yüzden var. Kitapları, müziği, filmleri, tiyatroyu, resmi, heykeli, hepsini bunlar kendilerine, asıl kimliklerine dönen köprüler olsun diye icat etmişler. Ama ne kadar yaklaşırlarsa yaklaşsınlar sonsuza dek uzaklar artık.
Reklam
İnsanoğlu, doğaya bağlılık durumundan kurtulmak için ilk büyük çabayı Akdeniz bölgesinde gösterdi. Siyaset, din, endüstri, ticaret sistemleri kurarak hem pratik hem de endüstriyel gelişimini önemli ölçüde geliştirdi. İnsanoğlu o kadar çok korktuğu doğal güçleri kişileştirerek onların karşısında bir tür dokunulmazlık kazanmıştı. Bu arada mısırlıların ve Mezopotamyalıların anıtlarında yer alan sayısız figür, doğaüstü duygusunun güçlü etkisi altındaydı. Mısırlıların sanatında tasvir, ölülere eşlik edecek ve öte dünyada, yeryüzündeki yaşamlarını sürdürmelerini sağlayacak nesnelere ve insanlara gerçeklik kazandırmak için yapılmıştı.
Roma’yı İlayda’ya düşkünlüğünden yaktırdığı doğruysa, bir sanat eserine bundan daha hassas bir saygı gösterisi hiç olmuş mudur?
Bütün bildiğim şu: Sanat ya sanattır ya da boktur.
Akdeniz ve Asya ırkları, doğanın kendisinde, plastik sanatlar için sonsuz bir esin kaynağı buldukları halde, orta ve kuzey Avrupa halkları, soyutlamadan büyük zevk almışlardır.
Reklam
Mahrumiyetlerden hasıl olurdu sanat.
Sanat, kısa bir süreliğine de olsa, sonsuz çabalama ve arzu döngüsünden kaçınabileceğimiz sakin bir durak sağlar.
Bir güzel haberle daha geldim :)
Merhaba, internette şöyle güzel bir çengel bulmacaya denk geldim. Edebiyatla beraber sanat, spor ve felsefe temaları da mevcut. (Sanat ve sporu da edebiyat temasıyla beraber söyledim -kitapyurdu- çünkü felsefe 24 saatte kargoda değildi.) İçinde burada okuduğumuz onlarca yazar mevcut: Atilla İlhan, Edgar Allan Poe, George Orwell, Reşat Nuri Güntekin, Oscar Wilde, Yakup Kadri ve niceleri... Bir bulmaca hastası olarak benim çok hoşuma gitti, sizlerin de istifade edebilmesi dileğiyle paylaşıyorum :)
“Bir nesneyi doğanın sonsuzluğu içinden seçip onu işaretleme yoluyla evcilleştirerek öbür insanların kullanabileceği bir araç olarak ortaya çıkaran ilk ad verici de büyük sanatçıydı.”
Sanatın Gerekliliği
Sanatın Gerekliliği
Ernst Fischer
Ernst Fischer
Reklam
Herkeste ilginin de ötesinde bilgi sahibi olduğu konularda daha fazla beyin aktivasyonu olduğu anlamına gelir mi? Eğer böyleyse ki biz böyle olduğuna inanıyoruz,beyindeki venüstas-estetik güzellik algısı ,önceden o konuda elde edilmiş ya da o konuda uyarılmaya alışmış bir bilgi zeminiyle ilgilidir.Diğer bir ifadeyle ,doğal ve herkeste bulunduğu varsayılan estetik güzellik algısı beyne göre öğrenilmiş bir bilgidir. 81
Sevgilim, Sen benim kuvvet, iyilik, akıl, hareket, sanat, insanlık, yurtseverlik hasılı bende bulunan ne kadar iyi şey varsa hepsinin kaynağısın.
Sayfa 535 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
432 syf.
6/10 puan verdi
·
13 günde okudu
ATATÜRK'ÜN UŞAĞI İDİM
Cemal Granda
Cemal Granda
Cemal Granda, 1910-1978 yılları arasında yaşamış Yalova'da vefat etmiştir. 1927-1938 arasında Atatürk’ün garsonluğunu yapmıştır. Onun sofrasında siyaset, kültür, tarih, sanat konularında birçok konuşmaya şahit olmuş, anılarını "Atatürk’ün Uşağı İdim" adıyla kitaplaştırmıştır. Kitap Atatürk'ün ölümünden sonra yazıldığı için hatırlayabildiklerini yazmıştır, rahat okunan bir kitaptır, genellikle bilinen konular işlenmiştir.
Atatürk'ün Uşağı
Atatürk'ün Uşağı
Atatürk’ün Uşağı İdim
Atatürk’ün Uşağı İdimCemal Granda · Hürriyet Yayınları · 197316 okunma
Dikkat çekme arayisi genellikle ödüllendirilmediği için, -başka bir görünüm altında sunulmalıdır mesela sanat, görgü, rica veya başarı listesi altında saklanır-, böylece yaratıcılık denen özelliğimizin bol miktarda kullanımı bizi arzuladığız ilgiyi çekmek ve bulmak için kabul edilebilir yollar bulmaya götürür.
Doğa insana zorbaca davranır. İnsanlar birbirlerini kurtlar gibi parçalarlar. Bitkiler ve hayvanlar birbirlerinin üstünde gelişip birbirlerini boğarlar. Doğa onların gereksediği bakıma ve özene aldırmaz. Savaşlar uzun sürmüş sanat eylemlerinin kurduklarını ve koruduklarını parçalar.
Sayfa 11
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.