Sena Mazlumoğlu

272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bir Şey Olduğu Yok
Bir Şey Olduğu YokKevin Wilson
8.1/10 · 313 okunma
Reklam
Sena Mazlumoğlu

Sena Mazlumoğlu

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Stoner
StonerJohn Williams
8.4/10 · 763 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sena Mazlumoğlu

Sena Mazlumoğlu

, 2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
6/60 kitap - %10 tamamlandı
6 kitap okudu
60 kitap
1.886 sayfa
0 inceleme
12 alıntı
4 günde 1 kitap okumalı.
Bu dünyada iyilik uğruna yapılan şeylerin başta hep alayla karşılandığını, gülüp geçenlerin gözlerinin açılmayacağını biliyordu ve kötülüklerini daha fena şekillerde göstereceklerine, gözlerinin kenarlarını kırıştıran sırıtışlarla bakmalarının daha iyi olduğunu düşünüyordu. Kendi kalbi gülüyordu ya, bu ona yetiyordu.
Reklam
Kişisel yolculuğumuzda gidebileceğimiz kadar uzağa gitmiştik ve şimdi artık ikimiz de bunu biliyorduk. Ne birbirimize vaat edebileceğimiz ne af dileyecek ne de vazgeçecek bir şeyimiz kalmıştı. Yas, yaşayan, içindeki en güçlü tarafa seslenen bir şey ve herkesin yası kendine özgü.
Sayfa 159Kitabı okudu
Feribot düdüğü, yola çıktığını ilan edecek şekilde bütün adada yankılandı ve biz de rıhtıma yaklaştık. Ön tarafı açılmıştı, içeriye son arabalar, son anda gelen koliler, geciken yolcular giriyordu. İtiş kakış olmasa da, etrafta telaşlı bir hava vardı. Canlılar böyleydi, her zaman yanlış sebeplerle endişe ederlerdi.
Sayfa 157Kitabı okudu
Yas sürecinde yapılması gereken seçim konusunda yanılmıştım. Yapılacak seçim delilikle mantık arasında değil, yaşamla ölüm arasındaydı ve bana gelince sadece korkaktım.
Sayfa 153Kitabı okudu
Problem şu ki insan yetişkin hayatında ne kadar ileri giderse uzak diyarlardan dönüşünü kapılarda bekleyeni o kadar azalıyordu. Dünyanın öteki ucundaki maceralar egoyu tatmin ediyordu belki ama eninde sonunda yalnızlık getiriyordu. Dünyanın öteki ucundaki maceralar egoyu tatmin ediyordu belki ama eninde sonunda yalnızlık getiriyordu. Bu seferler sonucu ne kazanmıştım? Tozdan dumandan geriye ne kalmıştı? Havaalanında çantasının üzerinde uyuyan bir tip, telesekreterde bir mesaj ve tonlarca melankoli. İnsan her şeyden çok ne arar? Bir parça şefkat. Bunu biliyorum artık ama nasıl talep edileceğini bilmediğim gibi, nasıl kabul edileceği konusunda da en ufak bir fikrim yok. Bunun için insanın öncelikle bütün silahları bir kenara bırakması gerekiyor ve bunun nasıl yapılacağını kimseden öğrenemiyor. Durumun bilincine varmaya başlaması için ölümün tokadını yemesi, perdenin yırtılması gerekiyor. Çoğunlukla da çok geç oluyor.
Sayfa 137Kitabı okudu
Çocukken, yetişkinlerin her şeyin yolunda gittiği bir dünyanın anahtarını elinde bulundurduğundan, mutlu olmak için onları taklit etmenin yeterli olacağından, acılarımızın deneyimsizliğimizin ve bilinmeze dair korkularımızın bir sonucu olduğundan emindik. Fakat yetişkinliğe ulaşınca büyümenin barikatların arkasına sığınmak, olası tuzaklardan uzak durmak olduğunu görüyordu insan. Kavrayış, haz, paylaşım, çaresizce ihtiyaç duyduğumuz her şey bir başka hayat içindi ve bu hayat için "mış gibi" yapmakla, zaman doldurmakla, kılık değiştirmekle yetinmek gerekiyordu. İnsan, en azından psikiyatri kliniğinde kendisi gibi olabilirdi, her yanı paramparça, belki onarılamaz haldeydi ama hakikiydi. Bu temel üzerine kendini yeniden inşa etmek mümkündü belki.
Sayfa 130Kitabı okudu
1.055 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.