Kitap şiir kitabı.İsmi ve kapağı çok güzel olmuş Şiirler çoğunlukla sitem ve ironi dolu.Siz de şiir seviyorsanız okuyun derim.Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim.
Kum TanelerFatih Alkan · İskenderiye Kitap · 20211 okunma
Füruğ, kendisini ve şiirini anlamadığı için sitem dolu mektuplar bıraktığı kocası perviz’e gönderdiği bir mektubunda, “…yaşamın gülünç alışkanlıklarına bağımlı olmak ve duvarlara boyun eğmek doğaya aykırıdır…” diyerek kadınların görevi sayılan adanmışlıkları, sorumlulukları, evlere kapatan duvarları, bakamadıkları pencereleri eleştiriyordu. çünkü füruğ, bunların, kadınları çürüttüğünü düşünüyordu ve en çok da bundan korkuyordu:
“…su gibi çukurunda kuruyabilir insan…”
Siz doğduğu coğrafyaya kızan bir kuş gördünüz mü?
Siz sürekli yatağına söylenen bir nehir gördünüz mü ?
Siz hiç düştüğü toprağa küsen bir bitki gördünüz mü ?
Varoluş coğrafyasına sitem etmez. O şartlara göre kendini geliştirir.
Rağmencilik hal ve şartta kendini gerçekleştirme sanatıdır .
Karın üstüne düşünce kardelen çiçeği çıkabilirsiniz .
Çölün ortasına düşünce , kaktüs olup hayatta kalabilirsiniz.
Okyanusun dibine düşseniz , yosun olup büyüyebilirsiniz.
İçiniz rağmen ruhla doluysa , kollarımızı açıp kükrersiniz: “ Hayat bildiğin gibi gel, her halinle yaşarım seni!”
• Mümin Sekman
Kimi memnun etmeye çalışsam, diğeri sitem ediyordu. Bende yoruldum, Savcı Bey. Kalbimi ötelemekten ve geçmişin tekrarlanması korkusundan, gerçekten çok yoruldum.
İstediğin aşk, bir düşün gerçek olması kadar imkânsız...
"Sitem etmek, paylamak zor değildir; ama yanlış yapan bir insana kalbini kırmadan, onu yüreklendirecek, ona güç verecek canlandıracak bir şeyler söylemektir asıl zor olan."
Sayfa 105 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
“Ulu Tanrım,” diye mırıldandı, “ne yapmalı? Yardım et, bir şeyler söyle bana! Sana her gün raporumu veriyo rum, köyün ne hale geldiğini biliyorsun. Yiyecek şeyimiz kalmadı, her geçen gün eriyoruz; her geçen gün askerler den biri kaçıp dağdakilere katılıyor. Aforoz edilen oğlum, Kızıl Takkelilerin komutanı, Kartaltepesi’nden bize her gün haber yolluyor; ‘Teslim olun! Teslim olun! Yoksa vay halinize!’ Ne yapmalıyız? Ne yapmalıyım? Az önce Areti’nin sana sövdüğünü duydun, gerçekten dayanacak halimiz kalmadı. Açhktan ölen çocukları nasıl kurtarma lı? Bana bir öğüt ver Ulu Tanrım. Köyü yakılıp yıkılmaktan kurtarmak için dağdaki partizanlara mı teslim edeyim? Ya da kollarımı kavuşturup merhametini mi bekle yim? Ne yazık ki insanız Ulu Tanrım, bekleyemeyiz. Merhametin gecikiyor. Genellikle de bizi ölümden sonra, öteki dünyada gelip buluyor ama ben, merhametini yeryüzünde göstermeni istiyorum.” Bir an sustu. “Ne olursa olsun,” diye ekledi yüksek sesle, “merhametini yeryüzünde göstermelisin!”
Söyleten Sensin” — Ferdi Tayfur
Hep köle misali zincire vurdun
Ben sana dost oldum sen düşman oldun
Sen beni kendine göre mi buldun
Hainsin diyorsam söyleten sensin
Sana söylediğim sözlere kizma
Sitem ediyorsam ettiren sensin
Senden çektiklerim yetti canıma
Zalimsin diyorsam söyleten sensin
Canımsın dedikçe kıymet bilmedin
Kazandıklarına değer vermedin
Sen belki bu kadar hiç sevilmedin
Vefasız diyorsam söyleten sensin
Sana söylediğim sözlere kızma
Sitem ediyorsam ettiren sensin
Senden çektiklerim yetti canıma
Zalimsin diyorsam söyleten sensin