Rebi B.Heysem arkadaşlarına sormuş:
''Hastalık,ilaç ve şifa nedir biliyor musunuz?''
Dostları:
''Hayır,bilmiyoruz.'' demişler.
Rebi B.Heysem kendi sorusunu şöyle cevaplamış:
''Hastalık günahlardır,ilaç tövbedir,şifa ise bir daha o günahı işlememektir.''
Neyzen Tevfîk kaç gündür bir şey yememişti, açtı. Bir câminin şadırvanına oturup beklemeye başladı.
Onun gören bir genç yardım etmek istedi fakat onu kırmaktan çekindi.
Ve cüzdanından çıkardığı parayı sezdirmeden Neyzen’in dibine bıraktı.
Abdest alıp camiye gidiyorken, parayı görmüş gibi yaparak, “Efendim” dedi “paranızı düşürmüşsünüz.”
Durumu anlayan Neyzen, asıl paha biçilmez olana dikkat çekerek dedi ki:
“Ah be evladım; o düşen senin pırlanta kalbindir.”
Ahmet Vefik Paşa, Robert Kolejinin arsasını, Amerikalı protestan misyonerlere satmıştı.
Sonraki zamanlarda Paşa öldüğünde, Eyüp Sultan’a gömülmeyi vasiyet ettiği ortaya çıkınca, vatan aşığı SultanII.Abdülhamid Han buna izin vermedi. Vasiyeti iletenlere dedi ki:
“Protestanlara arsa satan adam,kıyamete kadar onların çan sesini dinlesin.”
Böylece sattığı arsanın hemen önündeki Rumeli Hisarı Kayalar mezarlığına gömüldü.
Hz.Ali’ye (kv) sordular:
“Gökten ağır, zehirden acı olan şey nedir?”
Hz.Ali bunu kısa ve öz iki cümle ile şöyle cevapladı:
“Dürüst insana iftira atmak gökten ağırdır; sabretmek ise zehirden daha acıdır.”
Hz.Ali'ye sordular:
Allah'ın askerlerinin en güçlüsü hangisi?
Buyurdu ki:
Demire baktım gördüm ki Allah'ın en güçlü askeri o.
Sonra ateşe baktım demiri eritiyor.
Dedim ki;
Ey Filistin'im, Ey Gazze'm!
Sana bu zulmü ve soykırımı yapan siyonistlerle,
Ve de bunlar karşısında sessiz kalan, yardım etmeyen, mücadelenizde asker, silah, ilaç ve yiyecek sağlamayan sözde müslüman ülkelerin kalleşliklerini;
“Rabbin asla unutmaz”