Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir kadının başbuğluk yaptığı bir ordunun kazandığı zaferde o kadına düşecek şan payı imrenilecek kadar büyük sayılmaya değer. Ayrıca ordusu ile düşmanı tepeleyen bu kahraman kadının, savaşı, düşman hükümdarı ile evlenmemek yani temiz Türk kanını bozmamak için yapması ayrı bir değer taşımaktadır. Damarlarındaki kanı bozulmuş olarak devam ettirmemek için o kanın hepsini akıtmayı göze alan ve bunun için de savaş alanına yürüyen Tomris, Türk kızları için güzel bir örnektir. Damarlarında onun kanını taşıyan Türk kızları beyaz perdelerin hokkabaz kılıklı yaratıklarına değil, tarihin karanlıkları arasında bir yıldız gibi parlayan demir yürekli Tomris'e benzemeye uğraşmalıdırlar. Bu, bir vazife ve bir şereftir.
Çin ordusu üstün geldiği zaman, ortada vuruşa bilecek bir tek Türk kalmamıştı. Kunlardan 1518 kişi ölmüş, 145 bahtsız tutsak edilmişti. Bu kahramanlar alayının başı Çiçi de şehitler arasında idi. Buyruğundaki kadınlar, çocuklar ve erkeklerle birlikte o da toprağa düşmüştü. Lakin, Türklüğün şanı bir yol daha yüceldikten, Türk'ün baş eğmezliği ve kahramanlığı en parlak bir örnek kazandıktan ve Türk tarihine bir kahramanlık destanı daha eklendikten sonra...
Reklam
İÇİNDEKİLER 1. Recep Tayyip Erdoğan'ın Öldüğü Gün 2. Haydar Dede'nin Diyanet İşleri Başkanı Olduğu Gün 3. CHP'nin Tek Başına İktidar Olduğu Gün 4. Türkiye'nin NATO ve AB'den Ayrıldığı Gün 5. İstanbul'un 8.2 Şiddetindeki Depremde Yıkıldığı Gün 6. PKK'nın Fethullah Gülen'in Cenazesini Kaçırdığı Gün 7. Turan Yazılım'ın Microsoft'u Satın Aldığı Gün 8. Abdullh Öcalan'ın Milletvekili Seçildiği Gün 9. Türk Ordusu'nun Kudüs'e Girdiği Gün 10. Halifeliğin Uyandığı Gün
Sayfa 5 - İÇİNDEKİLER SAYFASIKitabı okudu
Hiç şüphesiz, Ankara bozgununun bile sarsamadığı Osmanlı Türklerini Jan Hunyad'ın birkaç zaferi yıkamazdı. "Varna Meydan Savası, imha savaşlarının en güzel örneklerinden birisidir. Baştan sona kadar iyi idare edilen bir savaştır. Hareketlerini gizleyerek düşmanı gafil avlayan Türk ordusu, bu savaşla, tarihimize çok şanlı bir yaprak yazmıştır. Jan Hunyad'ın kumandanlıktaki ustalığı ve Macar atlılarının zırhlı olduğu düşünülürse, bu zaferin değeri daha iyi anlaşılır. XV. Yüzyıldaki zırhlı süvariler, bugünün tankları gibi önüne geleni süpüren yaman bir kuvvetti. Türkler böyle bir kuvveti yok etmişlerdir. O korkunç kuvveti yenip yok eden II. Murad ve Türk ordusu kutlanmaya lâyıktır.
Sayın Kara Kuvvetleri Komutanı, lise öğrenimi sırasında, iyi bir Türk tarihi tedrisi görseydi; Atilla'nın, Kül Tegin'in, Çağrı Beğ'in zaferlerini; Cengiz Han'ın genç komutanı Cebe'nin Doğu Avrupa'daki harika yürüyüşünü ve bu komutanları eşsiz disiplinli ordularını bilseydi, Türk kara kuvvetleri 1363’te kurulmuştur demeyecekti. O halde, Türk kara kuvvetleri ne zaman kuruldu? Bugünkü tarihî bilgimize göre, ilk teşkilatlı Türk ordusu Milattan önce 209 da Tanrıkut Mete (=Motun) tarafından kurulmuş, verilen buyruğa kayıtsız şartsız itaat kabul edilmiştir. Ordu, 10, 100, 1000 kişilik birliklere ayrılmıştır. Fatih, İstanbul kuşatmasında nasıl yeni bir top icat etmişse, Mete de uzun menzilli bir yay icat etmiş, bu müthiş ordu sayesinde Kora'dan Hazar'a kadar olan bölgeyi tek devlet halinde birleştirerek Türk milletinin yaratıcısı olmuştur. Bundan sonra bütün ordularımızı, Tanrıkut Mete ordusunun devamıdır. Zaman zaman değişiklikler ve düzeltmeler yapılmış, fakat ruh ve temel aynı kalmıştır. Bu sebeple, 1963, Türk kara kuvvetlerinin, yani Türk ordusunun kurulusunun 600. değil, 2172 yılı olur. Bütün generallere ve subaylara duyurulur.
Böyle olduğu halde, onlara, nasıl aynı ordunun çeşitli çağlardaki kademeleri diye bakıyorsak, 1363’ten önceki zamanların ordusuna da öyle bakmak gerekir ve gerçek de budur. Tarihi, Milattan önce 220 den beri tarihi belgelerle bilinen ve tarihte daima birinci sınıf askerler diye tanınan bir millet, 16 yüzyıl, ordusu olmadan yaşayacak,sonra ancak 1363'te aklına gelerek bir kara ordusu kuracak, bu ordu da, yeryüzünde Türk kalmamış gibi yabancılardan meydana getirilecek! Buna karşı söylenecek söz bulmak güçtür. Bu olay, memlekette milli kültür yoksunluğunun derecesini gösteriyor. Milli şuurun, milli kültür ile ayakta tutulacağı, artık dünyanın yuvarlaklığı kabilinden bir gerçektir. Milli kültürün kaynağı ise okullardaki bazı derslerdir. Bu derslerin başında Türk dili ve Türk tarihi gelir. Milli Eğitim Bakanlığı tarih, coğrafya ve yurt bilgisini birleştirip, yerine müstakil bir Türk tarihi dersi koyarsa ve bunu ilkokulun ikinci sınıfından lisenin sonuna kadar okutursa çok yerinde bir harekette bulunmuş olur.
Reklam
Osmanlıların, bir muamma ve mucize gibi görülen ilk fetihlerini, küçük toprak aristokrasisi olan bu tımarlı ordu yaptı.Mete'nin, büyük bir askeri felsefenin kurucusu olduğunu zaman ispat etti. Türk ordusu, Mete'nin prensiplerine sadık kaldığı müddetçe yenilmedi, yenilse de hemen toparlanmasını bildi. Mete'nin prensiplerinden uzaklaşınca bozgunlar kendini gösterdi. Askerlik, fedakarlık mesleğidir. Asker, şahsi kaprislerden de feragat edecektir. Kumanda aldığı zaman bunu kayıtsız şartsız uygulamayan insan, asker olamaz. Bu itaatte eşsiz bir güzellik vardır. Hoşuna gitmeyen şey karşısında herkes direnir. Bunu, en seviyesiz insan, hatta hayvan da yapar. Fakat hoşuna gitmesini düşünmeden,zevkini, arzusunu, fikrini büyük bir prensip uğruna feda edebilen insan, en üstün insandır. Disiplin ve itaat, medeni insanın vasfıdır. Tarihimizde, disiplinin bozulduğu zamanların cezasını bozgunlarla ödedik. Son devrimizde ise, disiplinsizlikten başka yeni bir mikropla zehirlendiğimiz oldu: Siyaset! Bunun nasıl bir mikrop olduğunu ve neye mal olabileceğini Balkan Savaşı göstermiştir. Bütün dünyanın, Balkanları birkaç ayda perişan edecek sandığı Türk ordusu, subay kadrosuna giren siyaset mikrobu yüzünden korkunç bir bozguna uğradı.
'Türk ordusu bu kar fırtınaları arasında, bu bembeyaz sahralar ortasında bir vekar-ı hamâsetkârâne ile ilerliyor, azamet ve mehabetini Viyana surlarına kadar isal etmekten mütevellit bir gururu cengâverâne ile yürüyüşüne devam ediyordu.'
‘’Büyük Çin ordusu Seddi geçip Türk topraklarında ilerlerken Türklerin hücumuna uğrayıp, önceden hazırlanan muazzam bir hendeğe dökülerek yok edilmiştir.’’
‘’ Bugün, düşman ne kadar kuvvetli olursa olsun onu kendi vatanımızda yenmeye Türk ordusu kadirdir. Evet, bugün tek başına Türk ordusunu yenecek hiç bir ordu yoktur.’’
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.