.... her şeyden sıkılsa bile memnun olduğu hayatın izi vardı.
İnsanlık tarihi pek çok cesur insan gördü. Bunlardan bazıları, Allah'ın kendilerine verdiği cesareti, insanların fenalığı için kullandı. Mangal gibi yürekleri vardı ve orada masumlar kavruluyordu! Zalim imparatorlar, istilacı kâşifler, acımasız diktatörler, savaşıyorum diye çoluk çocuk demeden katleden korkunç komutanlar, hep cesur ama kötü insanlardı. Tarih onları yap- tıkları zalimliklerle kaydetti defterine; insanlar isimlerini, asırlarca lanetle andı...
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Altın Buzağı
Musa üç tektanrılı dinin inananları için İbrahim'den bile daha uygun bir rol modelidir. İbrahim ilk resul olabilir ancak eğer Yahudiliğin ve ondan türeyen dinlerin fikri kurucusu olarak birisinden bahsedilecekse o kişi Musa'dır. Altın buzağı olayı bölümünde, Musa Tanrıyla sohbet etmek ve Tanrının oyduğu taş tabletleri almak için ücra
O yıllarda, Avrupa'nın Türklerden temizlenmesini endişe ile karşılayanlar vardı. Anadolu'dan önce Türkleştirdikleri bu topraklardan sürülmelerini unutmayacakları ve intikam peşinde koşacakları söylendi. Bu endişeler boş çıktı. Endişelenenler, Türklerin medeniyetsizliklerini, bu medeniyetsizliğin doğal sonucu olarak milli hafızadan yoksunluklarını hesaba katmamışlardır.
Onun iki masalı vardı. Biri kendisinindi ve başka kimse bilmezdi.
Emilly Arundell hiç de aptal değildi. Bildiğim kadarı Charles, halasından hiç bir zaman para sızdırmazdı. İhtiyar kadın hayli sertti. Ama onu çok severdim. Kendisine büyük saygım da vardı. Savaşmaktan hiç yılmazdı.
Sayfa 71 - Altın KitaplarKitabı okuyor
Reklam
O özünü bu yad və naməlum bədənlə eyniləşdirməyi bacarmırdı. Bədən qəfəs idi, içində isə baxan, eşidən, qorxan, fikirləşən və heyrətlənən nəsə vardı; bədəndən sonra qalan nəsə ruh idi.
Hayatın tek doğrusu yoktu, hayatın birkaç ya da bir çok doğrusu da yoktu, hayatın sayısız doğrusu, sayısız yanlışı vardı, her hayat tekti, benzersizdi.
Kibirden gözü kör olmuştu ve ağzından tek bir cümle düştü kadının: ‘’ - Sen daha beni tanımıyorsun.’’ dedi Adama. Fakat farkında olmadığı bir ayrıntı vardı. Aslında o da adamı hiç tanımıyordu. Neyse ki tanıyacağı gün cok yakındı… AYS
Reklam
Kavuşmak özgürlükse özgürdük ikimiz de elleri çığlık çığlık yanyana iki dünya ikimiz iki dağdan iki hırçın su gibi akıp gelmiştik buluşmuştuk bir kavşakta
Dün sabaha karşı kendimle konuştum. Ben hep kendime çıkan bir yokuştum. Yokuşun başında bir düşman vardı; Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum.
Bir şeyler vardı hep yarım kalan Ve düşlerle bir türlü bağdaşmayan
Sayfa 39 - 7. Baskı Ocak 2014, Ankara - Yurt Kitap
Kırklı yaşlarda günah işlemek şarttı. Bunun iki nedeni vardı. Kırklı yaşlarda insanın ya aşırı derecede çok şeyi olurdu ya da hiç birşeyi olmazdı.
“Akıl, düzen, adalet yoktu; ama acı çekmek vardı, ölüm vardı, yoksullar vardı. İnsanların yapamayacakları kadar aşağı bir hainlik yoktu dünyada. Hiçbir mutluluk sürmezdi; bunu biliyordu.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.