KALBİN TİK-TAKLARI, DOĞUMLA BAŞLAMIŞ ÖLÜM BESTESİNİN MIRILTILARIDIR.
http://1000kitap.com/gonderi/67138747; İnsan küçük bir kâinat
#66381478#51428933youtu.be/fyEkv91dn1k
Öğretmen
Lisans/. *Elmas nasıl yontulmadan kusursuz olamazsa, insan da acı çekmeden olgunlaşamaz.*/Konfüçyus
Ben de her zaman hayatı küçümseme hastalığı vardı. Meğerse o yiğitlik, gençliğim dolayısıyla ölümü kendinden pek uzak görmeden doğan aldatıcı bir cesaretmiş.
Zavallı Türk kadını için ev içinde bedenini hareket ettirmeye iki büyük vesile vardır. Ya ortalık süpürmek adına hasır süpürgeyi alıp iki kat olarak evin bütün mikroplu tozlarını yutmak...
Sokakta edebiyle giden örtülü bir kadına Uşak takımından bir takım pespayelerin bile ne kadar saygısızca onur kırıcı laflar attıklarını bilirsiniz. Bu neden? memleketimizde kadının her sarkıntılığı sindirerek karşılığa mecbur, aşağı bir yaratılışta sayılmasından.
Hakiki zevk ve saadetin ne olduğunu biz şimdi öğrendik... Fakat bundan zevk almaya artık vaktimiz yok. Bunu evvelden tadaydık senin yarattıklarını öldürmek için icat ettiğimiz toplara, tüfeklere bedel kim bilir ne faydalı şeyler icat etmekle meşgul olurduk.
Düşünülürse hunharlık bakımından bugünkü gelişmiş insanların mağaralarda, taşkovuklarında adeta inlerde mekan tutup üzerlerine saldırdıkları avlarını tırnaklarıyla, dişleriyle paralayarak yiyen vahşi atalarından çok farkları yok..
Çeşitli Irklar arasında değil aynı millet İçinde, hatta aynı aile fertleri arasında bile emellerde ne derece anlaşmazlık, menfaatlerde ne kadar açgözlülük hüküm sürdüğü ortaya çıktı.