– Be Hoca! Arapça bilmezsin, yazı okuyamazsın. Öyle ise kocaman kavuğunla ve cübbenle ne diye ortalıkta dolaşıyorsun, demiş.
Hoca, adamın bu sözlerine çok kızmış. Cübbesini ve kavuğunu çıkarmış. Adamın önüne atmış. Adama şöyle demiş:
– Mektup, eğer cübbe ve kavukla okunuyorsa, buyur sen bunları giy. Haydi, şimdi mektubu oku da dinleyelim, demiş.