Alexandre Jardin, 1964 yılında Fransa’nın Neuilly kentinde doğdu. Yazar ve senarist Pascal Jardin’in oğlu, politikacı Jean Jardin’in torunudur. Siyasal bilgiler öğrenimi gördü. 1986’da Bille en tète adlı romanıyla İlk Roman Ödülü’nü kazandıktan sonra, 1988’de ikinci romanı Le Zèbre (Zebra) ile, 1904’ten bu yana verilen ve seçici kurulu tümüyle kadınlardan oluşan Femina Ödülü’ne değer görüldü. 1990 yılında yayınlanan ve dönemin genç kuşağının kült kitabı haline gelen Fanfan adlı romanı Fransa’da best-seller oldu ve kısa zamanda yirmiden fazla dile çevrildi. Böylece 25 yaşında dünya dillerine en çok çevrilen unvanını elde eden Alexandre Jardin, Fanfan adlı romanını sinemaya da uyarlayarak ilk yönetmenlik denemesini gerçekleştirdi. Le Petit sauvage ve L’ile des gauchers adlı romanları da bulunan Jardin, Le Zubial (Zebrail) adlı romanında babası Pascal Jardin’i anlattı.
Herkese Merhabalar,
Katıldığım çeşitli kitap kulüplerinin pandeminin ilk zamanlarında toplanamamaya başlaması üzere başlattığım online okuma grubumu 2 yıldır instagram üzerinden devam ettiriyorum.
2023 yılında da tamamen ücretsiz olarak devam ediyor olacağım.
Katılan arkadaşlarla dünyanın gizemlerini çözmüyor ya da edebiyat duayeni olmuyoruz.
Uzun yıllar önce çalıştığım kitabevine sık sık gelen tatlı mı tatlı konservatuar öğrencisi bir kız vardı.Kimbilir nerelerde, neler yapıyordur şimdi?️
Sophie Marceau'lu, Vincent Perez'li Fanfan filminin gösterime girdiği yıl hemen hemen her gün gelip Fanfan'ın kitabını sorardı.Her seferinde henüz yayımlanmadı, derdim.
Yayımlandığında da alıp okuyamadım, baskısı da tükendi.Sahaf raflarında aramayı hiç bırakmadım ama.Birkaç ay önce rastladım Fanfan'a.
Okumak yaklaşık 25 yıl sonrasına kısmet oldu, o tatlı kızı da unutmayarak.Aşkın büyüsünü bozmamak, hiç yitirmemek, dahası günlük yaşamın sıradanlığı karşısında yıpratmamak için Fanfan'a olan aşkını yaşamaktan kaçan Alexandre'ın hikâyesi sıcacıktı.
FanfanAlexandre Jardin · Can Yayınları · 200867 okunma
Kitap bir aşk hikâyesini, aşkın ve birlikteliğin saflığını, ilk masumiyetini korumayı arzu eden bir adamı konu alıyor gibi görünse de çocuklukta yaşanan olumsuz olayların kişilerin ilerki yaşamında ve ilişkilerinde ne derece etkisi olduğuna da değinir inceden.
Kitaptan etkileyici bir cümle,
"dünyada büyük yazarlardan daha çok büyük okur eksikliği olduğunu düşünürüm ben"
Kitabı okumama