Amanda Ripley

Amanda RipleyDünyanın En Zeki Çocukları yazarı
Yazar
8.4/10
26 Kişi
121
Okunma
3
Beğeni
1.804
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Amerikalı Gazeteci ve Yazar
Doğum:
Arizona

Okurlar

3 okur beğendi.
121 okur okudu.
7 okur okuyor.
63 okur okuyacak.
8 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bazı çocuklar çok fazla şey öğrenirken, diğerleri neden çok az şey öğreniyordu? Eğitim, veriler içinde ani çalkalanmalar yaşıyordu. Gittiğim her yerde, zengin ya da fakir mahallelerde, beyaz ya da zenci mahallelerinde, çocukların ne bildiğiyle ilgili anlamsız iniş çıkışlar gördüm. Ulusal veriler de aynı yokuş ve inişleri gösteriyordu, tıpkı lunaparklardaki tepeleri ve çukurları ile mide bulandıran tırmanma trenleri gibi. Eğimlerin ve dönüşlerin bir kısmı para, ırk ya da etnik köken gibi olası etkenlerle açıklanabilirdi. Fakat bu her şeyi açıklamaya yetmiyordu. Başka bir şey daha vardı.
Finlandiya'da geçirdiğim sürece, ABD'de anlatılan, vasatlığımız için çocukların geçmişlerini ve yaşadıkları mahalleleri suçlayan çeşitlilik hikâyesinin, fonlamada yapılan eşitsizlik kadar zehirleyici olduğunu düşünmeye başladım. Bu, hikâyenin yanlış olduğu anlamına gelmiyordu ancak özünde bir kadercilik yatıyordu. ABD'de çok fazla
Reklam
Ebeveyn coğrafyası
İş, eğitim konusuna gelince Eric'in ev sahibi annesi gayet net mesajlar veriyordu. Her akşam çocukları için yemek pişiriyor, her türlü fırsata ulaşabilmeleri için çok çalışıyordu fakat ders çalışmak söz konusu olduğunda, kesinlikle taviz vermezdi. Çok çalışmaları gerekiyordu ve okul her şeyden önce geliyordu. Neyse ki konuk Amerikalıyı aynı standartlara tabii tutmuyordu. Eric, bunun için çok minnettardı. Ona, sanki tapılası bir torunmuş gibi, çok sabırlı ve nâzik davranıyordu. Ama kendi çocuklarına, tıpkı bir antrenörün yıldız oyuncularına davrandığı gibi davranıyordu. Görevi, o çocukları yetiştirmek, onları zorlamak vehatta bir konudaki haklılığında kanıt olarak kullanmak için onları teşhir etmekti. Görevi, onları zorluklardan korumak değildi. Eric'in görebildiği kadarıyla ev annesi bu konuda olağandışı bir durum sergilemiyordu. Koreli pek çok ebeveyn kendisini antrenör gibi görüyordu, Amerikalı ebeveynlerse daha çok amigo gibi davranmaya meyilliydi. Koreli çocukların yalnızca okulda değil, çok daha erken yaşlardan itibaren yüksek beklentilerle karşılaştıkları söylenebilirdi.
Sayfa 111
Matematik, çocukların kaderini belirliyordu. İleri düzey matematik konularına hakim gençlerin, ırk ve gelir gibi diğer faktörler bir kenara koyulduğunda bile, üniversiteden mezun olma ihtimali çok daha yüksekti. Üniversiteden sonra da daha fazla para kazanıyorlardı. Neden matematik bu kadar önemliydi? Bunun bazı nedenlerini uygulamada görmek mümkündü: Her geçen gün daha fazla iş olasılık, istatistik ve geometri bilgisi gerektiriyordu. Fakat en önemli neden, matematiğin aslında yalnızca matematik olmamasıydı. Matematik, mantığın dilidir. Disiplinli ve düzenli düşünme biçimidir. Matematikte doğru bir yanıt vardır ve de uyulması gereken kurallar. Diğer tüm çalışma alanlarının hepsinden daha katıksızdır. Mantık dilini öğrenmek, çocukların zihinlerinde ileri düzeyde alışkanlıkların yerleşmesine yani yapısal birimleri fark etmek ve bilinçli tahminler yapmak gibi akıl yürütme becerilerinin gelişmesine yardımcı olur. Bunun gibi beceriler, bilginin ucuz ve karmaşık hâlde olduğu dünyada yükselen bir değerdi.
Sayfa 72
Finlandiya ve diğer önde gelen ülkelerde eğitim harcamaları yalnızca ihtiyaca göre belirleniyordu ki bu gayet mantıklıydı. Öğrencileri ne kadar kötüyse okul o kadar çok para alıyordu. Tom' yaşadığı eyalet olan Pensilvanya'da tam tersi geçerliydi. Yoksul okul bölgeleri öğrenci başına yüzde 20 daha az harcıyordu. Yaklaşık 9000 dolar olan bu harcama, en zengin okul bölgelerinde ortalama 11.000 dolardı. Bu tersine matematik, ABD ile diğer ülkeler arasındaki en belirgin farklılıklardan biriydi. Bu çarpıcı bir farktı ve yine ciddiyetle ilgiliydi. İnsanların okulun ciddi bir iş olduğunu kabul ettiği ülkelerde, okulun herkes için ciddi olması gerekiyordu. Eğer ciddiyet yaşamda başarılı olmak için bir ön koşulsa bunun eşit bir şekilde uygulanması gerekiyordu. Adaletin temel değeri olan eşitlikçilik, parayla desteklenip geciktirilmiş izlemeyle kurumsallaştırıldığında, ciddiyetin sahte göstergesi oluyordu.
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
338 syf.
·
Puan vermedi
Dünyanın En Zeki Çocukları Nasıl Başardılar? Arka Kapaktan; Araştırmacı gazeteci ve yazar Amanda Ripley, bazı ülkelerin nasıl daha zeki çocuklar yetiştirdiğini bulmak için yaptığı küresel bir araştırmada, bu ülkelere yerleşmiş üç Amerikalı genci bir yıl boyunca takip eder. Bu gençlerin gittikleri ülkelerin eğitim sistemine dair tecrübelerini
Dünyanın En Zeki Çocukları
Dünyanın En Zeki ÇocuklarıAmanda Ripley · Tübitak Yayınları · 2019107 okunma
338 syf.
8/10 puan verdi
bu kitapla Kore, Finlandiya ve Polonya eğitim sisteminin ABD ile benzer ve farklı taraflarını göre biliriz. hem de doğru ve yanlışı da fark ede biliriz kendimiz ve ailemizdeki bu yolu gidecekler için
Dünyanın En Zeki Çocukları
Dünyanın En Zeki ÇocuklarıAmanda Ripley · Tübitak Yayınları · 2019107 okunma
338 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Eğitim Sistemleri
Finlandiya, Güney Kore ve Polonya eğitim sistemlerini öğrenci değişim programlarına katılan öğrenciler üzerinden hikayeleştiren kitap, ülkelerin PISA sonuçlarına göre Amerikan eğitim sistemi ile de karşılaştırıyor. Yazar, gönüllü üç Amerikalı öğrencinin söz konusu üç ülkedeki deneyimlerinin yanı sıra öğrenci değişim programlarına katılan öğrencilerin cevapladıkları anketleri de yorumlamış. Yaptığı kıyaslamalarda akıllı tahtaların olmadığı, spor ve sosyal etkinliklerin eğitim müfredatı içinde fazlaca yer almadığı ve eğitimde teknolojinin Amerika kadar kullanılmadığı üç ülkenin başarısını öğretmen yetiştirme ve maddi kazançları, velilerin ve öğrencilerin eğitimden beklentilerinin yüksek olması ve lise bitirme sınavlarının zorunluluğu gibi pek çok nedene dayandırıyor. Türkiye ile Amerikan eğitim sistemleri arasındaki pek çok paralelliği de görmek olası. Kitapta bahsedilmese de akışından çıkardığım bir sonuç da eğitim politikalarındaki sürekliliği de belirtmek de fayda var. Kitapta aklımda kalan bir bölüm, "Amerika'daki yazılı sınavda yardım isteyen öğrencilere öğretmenlerin yardım etmelerini, Finli öğrencinin tuhaf karşılaması, kendi ülkelerinde böyle bir şeye asla müsaade edilmediğini belirtmesi, Amerika'daki öğretmenlerin merhamet duygusunun öğrencileri gevşettiğini belirtmesidir." Bizdeki de farklı değil sanırım.
Dünyanın En Zeki Çocukları
Dünyanın En Zeki ÇocuklarıAmanda Ripley · Tübitak Yayınları · 2019107 okunma