Yavuz Dizdar 1964 yılında İstanbul'da doğmuştur. Orta ve yüksek öğrenimini İstanbul'da tamamlamış olup 1982 yılında İstanbul Erkek Lisesindenmezun olmuştur. Yüksek öğrenim için İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesine kaydını yaptırıp 1988 yılında da buradan mezun olmuştur. Tıp eğitiminibitirdikten sonra mecburi hizmet nedeniyle Batman'da bir yıl kadar görev yaptıktan sonra İstanbul'a gelip 1989 ve 1992 yıllarında İstanbul Tıp FakültesiFarmakoloji Anabilim Dalında ilaç bilimi üzerine. 1992 ve 1996 yıllarında Radyasyon Onkolojisi Anabilim Bölümünde onkoloji üzerine uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Bu eğitiminin dışında İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsünde kanser biyolojisi ve immunolojisi üzerinde
doktorasını yapmıştır. Günümüzde halen İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsünde radyasyon onkolojisi üzerinde çalışmalarına devam etmektedir.
İnsanın " yeni" olarak ürettiği kavramlar aslında var olanların tekrarından ibarettir, insan yepyeniyi geliştirme anlamında aslında fazlasıyla kısıtlıdır .
Serbest dolaşımda anormal miktarda bir para varsa, bunun dünyadan kontrollü ve dağıtılmış olarak çekilmesi gerekir. Pandemi bunun için ideal koşuldur. Virüsün ortaya çıktığı günden bugüne harcanan paranın miktarı belli değil.
-"Hasta olmayın ama hasta olursanız da tıbba çok fazla güvenmeyin."
-"Doktorlar aşırı derecede paraya meftun olmuşlar, bağlanmışlar."
-"Mallar ve canlar bu kadar ucuzlamışken birkaç kişi bir hareket başlatırsa ve sürekli tüketime sevk eden sistemi hayatlarından kısmen de olsa çıkartabilirlerse bütün ayaklar yere bir daha basacaktır."
-"Vicdan hayat kurtarır mı? Evet kurtarır" (
“Amaçları kalmayan insanlar hayata tutunamazlar ve hastalanırlar. Sokak hayvanlarına bakmak, ağaçları geliştirmek, dikiş dikmek…bunların her biri bir amaç olabilir.”
Yavuz Dizdar'ın Olmak ya da Olmamak adlı kitabında koronavirüs salgını, onun öncesi, salgında yapılanlar, söylemler, medyanın rolü gibi çeşitli konular eşliğinde bilgi paylaşımı yer alıyor. Yavuz Dizdar ile Şükriye Özgül'ün konuşmaları neticesinde kitap hazırlanmış. Bölüm bölüm ara başlıklarla cevaplar yer alıyor. Anlatım herkesin anlayabileceği şekilde akademik bir dil kullanılmadan hazırlanmış.
Yavuz Dizdar da doktor olarak başından geçenleri, duyduklarını, gördüklerini ve bazen de şaşırdığı şeyleri anlatıyor.
Bu kitap, insanlara özellikle televizyonlar tarafından sürekli tekrarlanan 'salgın', 'hastalık', 'ölüm' gibi temalara farklı bir açıdan yaklaşıyor. Yazarın da haklı olarak belirttiği gibi, eğer televizyonlar sürekli (ve Sağlık Bakanlığı) bu 'salgın' haberlerini vermese acaba vatandaş bir salgının varlığından ne kadar haberi olur?
Bu kitap: Aklını kiraya vermeyen, soru soran, bulduğu cevapla yetinmeyip yenisinin peşine düşen kişilere yöneliktir. Televizyonun o cazibesinden kurtulup ya da 'burada bir gariplik yok mu?' diyebilen özgür bireylere hitap ediyor. Bu salgın (pandemi) zamanında okunmasının faydalı olacağına inanıyorum.
Bu kitabı 27 - 28 Haziran 2021 tarihleri arasında okudum. Bu yazı ise 25 Ekim 2021 tarihinde 1000Kitap sitesine eklendi. Tavsiye ederim.
Vicdan
Vicdan Hayat Kurtarır
Gençler İçin Yaşam Klavuzu
Yavuz Dizdar
• Saygın olmak için para değil, bilgi ve kültür biriktirin.
• Mutluluğu, bir başarıya ulaşmaya veya farklı beklentilere bağlamamalı. Çünkü onlara ulaşma ihtimali var.
• Karşııksız yardım mutlu eder.
• Sevmeyi bilmek lazım
• Saygınlık para ile satın alınmaz.
• Zaman önemli değil,
Yavuz hocamız bu kitapta kendi hayatından, aile fertlerinden, fikirlerinden, anılarından bahsetmiştir.Kitapta elitist bir hava içerisine girilmemiş, yazar halktan biri olduğunu göstermiştir.
Yaşlanmış ve yıllanmış insanların hayat hikayelerini okumak genç yaştaki okurlar için yön gösterici olmaktadır.Kendi rotalarını çizecek gençlerin daha isabetli davranmasını da sağlar.Fikirlerine katılsa da katılmasa da insanın kendi fikirlerini olgunlaştırmasında bu kitaplar çok önemlidir.
Kanser tanısı konulan vakaların çoğu kanser değil demekle milleti boştan yere kuşku sahibi yapıyor, bu sözüne katılmadım.Ayrıca 2050de 2 kişiden 1inin otistik olacağını söylemek için de ciddi verilere ihtiyaç duyulur, basit bir ekstrapolasyonla bu işin içinden çıkılmaz.