Savaşı seviyorlardı. Onu katlanılması gereken bir mecburiyet görmenin fevkinde, yaşanması gereken bir güzellik olarak algılıyorlardı.
Ölümden kaçmıyorlardı, ölümü kovalıyorlardı.
2024 yılı içerisinde bakmayı düşündüğüm kitaplar..
+neden okuyacaklarım listesine eklemedin de böyle ileti şeklinde yazdın bunları?
-çünkü okumayı değil bakmayı düşünüyorum. baktıktan sonra okuyup okumayacağıma dair karar vereceğim.
Yazar Bülent Tokgöz
cihad bölgelerinde yaşa(n)mış olan olayları akıcı bir üslupla "cihadın mahrem hikayesi" adlı kitabı İle bize aktarıyor.
Elbette ki yazarın bazı fikirlerine katılıp bazılarına katılmıyacaksıniz.
Ve kitabın bir kısmı hoşuna gitmese de
Hoşunuza gidecek yerler de olacak.
Velhasıl yazar
Bizim göremediğimiz ve bilemediğimiz cihadın iç yüzünü bize aktarıyor.
Acı da olsa gercek.
Gençliğimi şahitliğe çağırıyorum çünkü ondan başka şahidim yok.
Meselenin devrim meselesi olmadığını anlatıyor.
İnsanların kıyıcı olduğunu kitapların daha anlamlı daha el verimli olduğunu anlatan bir kitap kısaca şöyle bir göz gezdirdim umarım çok beğenerek okurum .
Bu kitap ömrü cihad adı altında savaşlarda geçmiş, Bosna, Afganistan gibi ülkelerde faaliyetlerde bulunmuş bir kişinin hayatını anlatıyor. Bu kitapta savaş anılarından çok oradaki insanların psikolojik ve sosyolojik yönden irdelenmesine daha çok ağırlık verilmiştir. Farklı mezhepler, ırklar ve diller ama ortak bir amaç için buluşulmuştur. Burada asıl ele alınan şey ise bunların nasıl bir araya geldiği, neden böyle bir faaliyette bulunma istekleri irdelenmektedir.
Aslında her grup ve olayda olduğu gibi burada da insanların kullanıldığı dile getirilmiştir. Kur’an ve ayetler herkesin kendi çıkarına göre yorumlandığını bir kez daha gözler önüne sermektedir. Katılacağımız, eleştireceğimiz şeylerde mutlaka vardır. Mühim olan okumayı, anlamayı ve irdelemeyi bilmektir. Ayrıntılar da ise irdelenecek asli konular vardır.
Keyifli Okumalar!