Ben kadınım
Hani şu bildiğiniz,
Ve de bilmediğiniz,
Kimi şeytan,kimi melek
Kimi çiçek
Kimi koyun
Etinden,sütünden,derisinden
Al nakışlı gömlek edip giyindiğiniz.
Zaman,
Yılkı atları gibi
Zapt edilemez,
Yetişilemez,
Öylece asi.
Koşarken
Çatlatır yeni tohumları,
Karıştırır kendine
Üstünde ne varsa
Ana kucağı sıcaklığıyla
Açmamış filizleri kırar bazen,
Koştuğu mesafenin sonu var mıdır
Bilinmez
Onu bir an
sadece bir ''an''
Tuttuğumuzda,
Yakalayabildiğimizde
İşte,
işte ''o an''
Bizimdir artık yılkı atı.
Bu kitap, ben de birçok duyguyu aynı anda hissettirdi.Geleneklerine körü körüne bağlı anadolu insanını güzel bir şekilde işlemiş kitap.Doru kısrak'a çok üzüldüm okuduktan sonra nasıl bir tepki vereceğimi bilemedim,empati yapmaya çalıştım yalnızca.Ötekileştirilmeyi,dışlanmışlığı atlar üzerinden anlatan bir kitap.Biz insanlarda toplumda dışlanmayı,yalnız kalmayı istemeyiz bir şekilde insanlarla iletişim kurarız, kurmakta isteriz.Doru kısrak köyden uzaklaştıktan sonra kendisi gibi tek başına olan atı görünce sevinmişti.Doru kısrak zayıf bir at yaşadığı yerden kovulunca ister istemez olduğu yere adapte olmaya çalıştı ve güçlü olmaya çalıştı, oldu da.Bizler de kırıldığımız da üzüldüğümüz de dışlandığımız da yerimizden güçlü bir şekilde kalkmaya çalışırız ve ister istemez kendimizi daha fazla koruma ihtiyacı hissederiz ve biraz daha yabanileşiriz etrafımıza karşı Dorukısrak'ta da aynı şeyleri gördüm ve bu kitap empati yeteneğimi biraz daha geliştirdi diyebilirim.Üstüne çok fazla düşünülecek bir kitap şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar diliyorum.
Yılkı AtıAbbas Sayar · Ötüken Neşriyat - Edebiyat Dizisi · 20156,1bin okunma