Ebu'l-Faruk Süleyman Hilmi TUNAHAN (K.S.) (SİLİSTREVÎ) Hazretleri şöyle buyurmaktadır: "Hazret-i Mevla'dan dâima sıhhat ve âfiyet isteyin. Sabır istemek, zımnen bela ve musîbet istemektir. Yokluk ve darlık olmayınca neye sabredeceksiniz?"
"Bitti! Ne budalaca bir söz bu. Neden bitsin ki? Bitmek ve salt yokluk; aynıdır tamamen! Ne işimize yarar sonsuz yaratılış? Pekiyi, dönüştürmek hiçliğe yaratılanı? ‘Bitti artık!’ Nedir bunun anlamı? ‘Var olmamıştı hiç’, demek gibi bir şey bu. Ve dönüp dolaşıyor her şey, sanki varmış gibi! Yeğlerim bundan dolayı sonsuz boşluğu.”
Reklam
Yokluk, Hakk'ın kudret eserlerinin göründüğü yerdir.
Sayfa 59 - Kaknüs yayınlarıKitabı okuyor
“Aşık olmak çok pahalıya mal olabilir, ama aşık olmamak daha pahalıya mal olur; aşık olmaktan korkanlar çoğu zaman aşksızlığın yaşama sevincini alıp götüren bir yokluk olduğunu anlarlar.”
Sayfa 10 - İş Bankası Kültür Yayınları
"Ama acı ki karşısındakinden bir gül alınca bile sevildiğini anlayan insan tüm gülleri ve hakeza evreni onun için halk eden, onu yaratılmışların en şereflisi ve en güzeli olarak yokluk aleminden varlık alemine çıkaran Halikını tanımadığından Rabbinin kendisini çok sevdiğini ve bunu onun emrine sunduğu her nimetle gösterdiğini anlamıyor çoğu zaman."
Tanrı ‘sız her şey yokluktur ; ya Tanrı? En üst yokluk.
Reklam
"varoluşu sadece zevk değerli kılar, kim zevk duyarsa yaşamdan ayrılması zor olur, kim acı ve yokluk çekerse ölümü bir dostu selamlar gibi selamlar.
Sayfa 170 - Ayrıntı Yayınları
Yerin üstüne baktım, uykuya dalmışlar; Altına baktım, çürüyüp toprak olmuşlar. Yokluk ovasında başka ne var ki zaten: Daha gelmemişler var, gelip gitmişler var. Bilge, yüce varlığın seyrine dalar; Gafil ise onda dostluk düşmanlık arar. Deniz, deniz olduğu için dalgalanır, Çöpe sor, hep onun içindir dalgalar.
Borçları yıllarca sürmüş, yıpranmış eşyaların örseleye örseleye soldurduğu bir iyimserlik; geriye çekile çekile cana dayanan karşılıksız bir özveri; yokluk ve yoksunluğun her gün bir tuğlasını daha düşürdüğü onurun haklı ve ağır öfkesi ile gelmişlerdi.
Sarı Çizmeli Mehmet Ağa
1800'lü yıllarda doğan Mehmet Ağa, Karamanlı bir Yörük Türkmeni ve toprak ağası. Mehmet Ağa'dan Kıbrıs Girne'ye giderek Karaman'da yaptığı gibi ona verilen topraklarda tarım ve hayvancılık yapmasını istemişler. Mehmet Ağa, söz verdiği gibi buradaki toprakları işler, yanında binlerce kişi çalıştırır. Aynı zamanda küsleri barıştırır, yoksullara yardım eder, bekârları evlendiririr. Hatta evlendirdiği kişilere toprak bile bağışlar. Tüm hayatı boyunca varını yoğunu, yardıma ihtiyacı olan insanlara harcayan Mehmet Ağa, yokluk içinde hayata gözlerini yumar. 1971 yılında Kıbrıs'tayken Mehmet Ağa'nın ününü duyan Barış Manço, ağanın kabrini ziyaret eder fakat kabir çok bakımsızdır. Bunun üzerine sanatçı, 1979 yılında Sarı Çizmeli Mehmet Ağa parçasını yazar ve ağanın mezarını yaptırır. ***** Yaz dostum güzel sevmeyene adam denir mi Yaz dostum selam almayana yiğit denir mi Yaz dostum altı üstü beş metrelik bez için boşa geçmiş ömre yaşam denir mi ***
Reklam
Eski kaygıları şimdi ona çok uzak görünüyordu, tıpkı doyurulmamış eski arzuları, içindeki yokluk hisleri ve hüsranlar gibi.
Sayfa 116 - Pegasus yayınlarıKitabı okuyor
Hep bir olağanüstü hal içinde, daima bir acil durum düzeyinde, sürekli bir varlık-yokluk kavgasının ortasında nasıl düşünebilir insan?
Sayfa 16
- Yeryüzünde olan herşey, fenâ bulacak; celal ve ikram sahibi olan Rabbın yüzü kalacak." (55/26) Meâline gelen bu âyet-i kerimelere göre, bu gün, peşinen ölmek gerek. Bu ölüm, irade ile olmalıdır. Bu ölüm hali, kimde meydana gelirse.. Hak'tan gayrı cümle eşyanın helâkini görür ve kendisi de yok olur. Bu yokluk, tam bir yokluktur. Fena fillah makamıdır. Orada Hakkın cemâlinden başka bir şey kalmaz.
İyilik gelmeden sana,gidemez sendeki kötülük. Çünkü varlığın yokluk/boşluk ile kaim olamaz.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.