Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yorum

Yaren isimli okurun asıl gönderisini gör
Yaren okurunun profil resmi
İncelemede de söyledim, çeviri kötüydü. Ben de daha sağlıklı bir okuma olması adına 3 farklı yayınevinden alıntıları derledim, olur da okuyacak arkadaşlar olur şuraya bırakıyorum. Ayrıca bana güzel dönüş yapan ve yardımcı olan
Meltek
Meltek
'ye çok teşekkür ediyorum. :) 1- "Duvarları, dünyanın hiçbir sesinin duyularınıza ulaşmasına izin vermeyen bir hapishanede bile olsanız -o zaman bile çocukluğunuz, bu enfes ve harikulâde zenginlik, anıların bu hazine evi hâlâ sizin değil midir?" (Sayfa 12 - Nora Yayınları, Çeviri: Semih Uçar) "Hatta dünyanın hiçbir sesini geçirmeyen duvarlara sahip bir hapishanede bile olsanız--- yine de çocukluğunuza, o krallara layık değerli mülke, anılardan oluşan o hazine odasına sahip olmaz mıydınız?" (Sayfa 10 - Palto Yayınları, Çeviri: Alaz Kanber) ~~~~~~~~~ 2- "Gözlerinizi dışarlara çevirmişsiniz; ama işte en başta vazgeçmeniz gereken şey. Kimse akıl veremez, yardım elini uzatamaz size, hiç kimse. Tek çıkar yol, gözlerinizi kendi içinize çevirmenizdir. Size yazmanızı buyuran nedeni araştırıp ele geçirmeye bakınız. Yüreğinizin ta en dip köşesinde kök salıp salmadığını araştırınız bu nedenin. Yazmanız diyelim ki yasaklandı, ölür müydünüz o zaman yada yaşar mıydınız eskisi gibi, bunu açıklayın kendi kendinize." (Sayfa 10 - Cem Yayınları, Çeviri: Kamuran Şipal) "Kimse size akıl veremez, yardım edemez, kimse. Sadece tek bir yol var. Kendi içinize gidin. Size yazmanızı buyuran o nedeni araştırın; bir bakın bakalım köklerini kalbinizin en derinlerine mi salıyor; yazmaktan yoksun bırakılsanız, yaşayamaz ölür müsünüz, itiraf esin bunu kendinize. (Nora Yayınları, Çeviri: Semih Uçar) "Dışarı bakıyorsunuz ki bu her şeyden önce şimdi yapmamanız gereken bir şey. Sizin dışınızda kimse size ne yardım edebilir ne de size yol gösterebilir. Yalnızca tek bir yol var. Kendi içinizde bir yolculuk yapın. Sizi yazmaya itenin ne olduğunu öğrenin; kalbinizin en derin noktalarında köklerini salıp salmadığını öğrenin, yazmadığınız takdirde ölüp ölmeyeceğinizi ikrar edin." (Sayfa 8 ve 9 - Palto Yayınları, Çeviri: Alaz Kanber) ~~~~~~~~~ 3- "Bir sanat eserine eleştirel sözler kadar az dokunan başka bir şey yoktur: Bu sözlerden az ya da çok yanlış anlaşılmalar çıkar hep. Her şey, bizi çoğunlukla inandırmak istedikleri gibi kavranılabilir ve söylenebilir değildir; olayların çoğu söylenemez türdendir, asla bir sözün ayak basmadığı bir mekânda gerçekleşirler ve hepsinden daha az söylenebilir olanlar ise sanat eserleri, yani yaşamları bizim gelip geçici hayatımızın yanında süregiden o gizemli varlıklardır." (Sayfa 9 - Nora Yayınları Çeviri: Semih Uçar) "Eleştirel sözler ile bir sanat eserine yaklaşmak olanaksızdır: daima az çok küçük yanlış anlaşılmalara neden olurlar. Her şey genelde düşünmeye meyilli olduğumuz gibi anlaşılır ve ifade edilebilir değildir; çoğu eylemin betimlenmesi imkansızdır, hiçbir kelimenin girmediği bu diyarda, hepsinden daha zor betimlenenler ise gizemli yaradılışları ile sanat eserleridir. Hayatlarımız sona ererken, onlar var olmaya devam eder." (Sayfa 7 - Palto Yayınları, Çeviri: Alaz Kanber) ~~~~~~~~~ 4- "Belki de cinsiyetler sanıldığından daha yakındır birbirine ve dünyanın büyük yenilenmesi belki de, erkek ve kadının birbirini tüm yanlış hislerden ve isteksizliklerden kurtulmuş halde- karşıt iki cins olarak değil de, kardeş ve komşular olarak aramaları ve omuzlarına yüklenmiş olan o ağır cinselliği basitçe, ciddiyetle ve sabırla hep birlikte taşımak için insan olarak bir araya gelmeleriyle gerçekleşecektir." (Sayfa 31 - Nora Yayınları, Çeviri: Semih Uçar) "Belki de cinsiyetler, düşündüğümüzden daha iniltilidir ve dünyanın yenilenmesi de belki bunu içerecektir, bir adam ve bir bakire, tüm yanlış düşüncelerden ve gönülsüzlüklerden azad edilmiş bir şekilde isteyecekler birbirlerini ancak zıt kutuplar olarak değil, kardeş ve komşu olarak, insan olarak bir araya gelecekler, düpedüz, ciddiyet ve sabır ile taşımaktan yükümlü oldukları zor cinsiyetlere beraber katlanacaklar." (Sayfa 33 - Palto Yayınları, Çeviri: Alaz Kanber) ~~~~~~~~~ 5- "Ya baharın ardından yaz gelmezse, diye bir korkuya kaptırmaz kendini ağaç; yaz gelir hep çünkü, ama önlerinde bir sonsuzluk varmış gibi öylesine tasasız bir suskunluk, öylesine bir enginlik içinde bekleyen sabırlıları gelip bulur ancak. Her gün öğrendiğim,Tanrının her günü şükranla bağra basılan acılar içinde öğrendiğim bir şey var: Sabır her şeydir." (Sayfa 19 - Cem Yayınları, Çeviri: Kamuran Şipal) "Sanatçı olmak demek: hesaplamamak ve saymamak demektir; özsuyunu zorlayıp sıkıştırmayan, baharın fırtınalarında bundan sonra yaz gelmeyebileceğini düşünüp korkmadan güvenle duran bir ağaç gibi olgunlaşmak gerekir." (Sayfa 21 - Nora Yayınları, Çeviri: Semih Uçar) "Sanatçı olmak hesap yapmamak ve saymamak, özünü oluştururken acele etmeyen ve güvenle ilk baharın fırtınalarına göğüz geren, ardından yazın gelmemesinden korkmayan bir ağaç olmak gibidir. Zira yaz daima gelir. Ancsk sadece sabırlı olanlar, önlerinde sonsuzluk varmış gibi umursamaz bir sessizlik ve enginlik içerisinde bekleyenler için gelir. Hayatımın her günü bunu öğreniyorum, bunu acı ile öğreniyorum ve bunun için müteşikirim: sabır her şeydir!" (Sayfa 23 - Palto Yayınları, Çeviri: Alaz Kanber) ~~~~~~~~~~ 6- "Sanat eserleri sonsuz bir yalnızlığın ürünleridir ve onlara erişmek için eleştiriden daha yararsız bir şey olamaz. Onları yalnızca sevgi kavrayabilir, tutabilir ve sadece sevgi sanat eserine karşı adil olabilir." (Sayfa 21 - Nora Yayınları, Çeviri: Semih Uçar) "Sanat eserleri sonsuz bir yalnızlık içindedir ve onlara ulaşmak için eleştiri kadar işe yaramaz bir yol yoktur. Yalnızca sevgi onlara dokunabilir, onlara tutunabilir ve onlara karşı hakkaniyet ile davranılabilir. (Sayfa 21 - Palto Yayınları, Çeviri: Alaz Kanber)
Beyza okurunun profil resmi
Canım Yaren ve Meltem Hanım uğraşlarınız için çok sağ olun. Ben de Melahat Özgü'nün çevirisinden okudum. Semih Uçar ve Kamuran Şipal'in dili hitap etti. Anlaşılır geldi. :)
Beyza okurunun profil resmi
1) ''Duvarları, dünyanın hiçbir gürültüsünü duyurmayan bir cezaevinde bile olsanız - gene hiç değilse bir çocukluğunuz , anılarınızın bu değerli görkemli zenginliğiniz, bu hazneniz yok mudur?'' ( Remzi kitabevi 2.basım Çeviren: Melahat Uçar) 2) ''Siz dışa bakıyorsunuz ve işte asıl bunu yapmamalısınz. Yalnız tek bir yol vardır: İçinize dönün. Size yaz diyen nedeni araştırın. Kökleri ; yüreğinizin en derinliklerinde dal budak salıyor mu, buna bakın. Yazmanız yasak edilince, artık yaşayamayacak mısınız?'' sf: 14 3)''Sanat eserlerine eleştirici sözlerle yaklaşılamaz ; eleştirilmeğe kalkılınca da birçok anlaşamamazlıklar doğar. İç olaylar, çoğunlukla bizi inandırmağa çalıştıkları halde, elle tutulup sözle söylenemiyor, çoğu da anlatılamıyor. Bunlar, sözcüğün hiç giremediği yerde oluyorlar, ölümlü hayatınız yanında ölmezlik kazanmış olan büyülü varlıklarıyla sanat eserleri açıklanamıyor.'' sy: 13 4)''... belki de erkekle kadının, olumlu olumsuz yanıltıcı bütün duygulardan kurtulara, birbirlerini, karşıt varlıklar olarak değil de kardeş ve komşu olarak aradıkları, üzerlerine yükletilmiş olan ağır cinselliği birlikte, ağır başlılıkla, dayanarak taşımak üzere insan olarak birleştikleri zaman olacaktır.'' sy: 30 5)''Sanatçı olmak demek, özünü zorlamadan, rahatça, bahar fırtınalarına göğüs gererek, ya ardından bir yaz gelmezse diye düşünmeden duran ağaç gibi olgunlaşmak demektir. Yaz gene de gelir ama, yalnızca sabredenlere gelir: önlerinde sonsuz varlık varmış gibi tasarlanmadan sessiz ve yürekleri geniş olanlara gelir.'2 sy: 23 6)'' Sanat eserleri, sonu gelmiyen bir yalnızlık içindedir. Onlara eleştiri ile yaklaşılamaz. Onları ancak sevgi kavrıyabilir, sevgi yaşatabilir onları ve her birinin hakkını gene sevgi verir ancak...'' sy: 22
Yaren okurunun profil resmi
En iyisi Melahat Özgü bence. Cümleleri diğerlerine göre daha iyi toparlamış sanki. Alaz Kanber'den okuyunca cümle bir şeye benzemiyor. :)) Çat pat almancamla orijinal dilde okusam daha çok anlardım. :D Çok teşekkür ederim Beyza katkıların için. ^_^ Sitede çevirmen kıyası yapabileceğimiz bir alan olsa keşke. Saatlerce araştırıp en kötüsünü seçmeyi başarıyorum, ihtiyacım var buna. :)
Beyza okurunun profil resmi
Öyle mi diyorsun, bana da Semih Uçar'ın dili daha akıcı geldi benim ağırlığı kaldıramayışım ve algımdan dolayı olsa gerek :Dd Cidden Alaz Kanber'in diline rağmen okuyuşunu takdir ettim canım Yaren ^_^ Arada Kübra abla ileti olarak paylaşıyor ama dediğin gibi olsa öyle bir alan efsane olur he :D tecrübe kazanıyoruz böyle böyle dkfkfk
Yaren okurunun profil resmi
Estağfirullah, haha sağol. :D Semih Uçar cümleleri çok uzun tutmuş bence. Sona gelince başı unutuyorum. :)
Beyza okurunun profil resmi
Evet cidden uzun tutmuş :)
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.