Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Peki, bunca dijitalleşen dünyada Z kuşağı okumayı seviyor mu? Arka mahalleli gençlerde yüzde 5 oranında karşımıza çıkarken yük sek gelir grubu Z kuşağında boş zamanlarımda kitap okurum diyen gençlerin oranı yüzde 10 civarında seyrediyor. Bu durumda en son hangi kitabı okudun sorusunu sormamız da kaçınılmaz oluyor. Kitap okuyan arka mahalleli Z kuşağından aldığımız yanıt ilginç İki kitabın ismi ön plana çıkıyor. Biri Antoine de Saint-Exupéry'nin 100 sayfalık ölümsüz klasiği Küçük Prens. Diğeri ise en çok okunan Wattpad yazarlarından biri olan Büşra Yılmaz'ın 408 sayfalık satış rekorları kıran kitabı 4N1K. Yüksek gelir grubu çocukların okuma zevki de farklı. Onlardan aldığımız yanıtların ilk sırasında Kürk Mantolu Madonna var. Sabahattin Ali'nin kuşaklar ötesine geçmesinden memnun oluyoruz. Stefan Zweig'ın Satranç'ı, Yuval Noah Harari'nin Sapiens'i, George Orwell'in 1984'ü ve Adam Fawer'ın Olasılıksız'ı gibi eserlerin de dikkat çekici biçimde sık okunduğunu görüyoruz. Keşke, her iki grupta da okuma oranları daha yüksek olsa. Bunun ancak Z kuşağının evde ebeveynlerini, otobüste, trende, sokakta insanları akıllı telefonlarla değil de kitap ve dergilerle haşır neşirken görmeleriyle mümkün olabileceğini düşünüyorum..
Sayfa 46 - Mundi KitapKitabı okuyor
"Anladınız mı beni? Çarmıhtakine karşı Dionyssos..."
Bugüne değin “doğru” (Wahrheit) dedikleri ne varsa yalanın en kötüsü, en iki yüzlüce, en iğrendirici biçimi olarak açığa çıkarılmıştır: o kutsal “sözde neden”, insanlığı d ü z e l t m e k , gerçekte yaşamın iliğini, kanını emecek bir kandırmaca olarak töre bir kan emicilik olarak ortaya çıkarılmıştır: Törenin ne olduğunu bulan, onunla birlikte
Ecrasez l'infame! : Ezin alçağı! (Voltaire'in kiliseyi kastederek söylediği söz.)Kitabı okudu
Reklam
Şöyle bir göz atalım yüzyıl sonrasına, benim iki bin yıldan beri doğaya karşı olumsuz girişimlerden ve insanın yozlaştırılmasından yakınmam etkili olmuş, başarıya ulaşmıştır, diyelim. Yaşamın bu yeni kesimi, görevlerin en büyüğünü, daha yüksek bir insanlık yetiştirmenin sorumluluğunu yüklenecek, bunun bir bölümü olarak da soysuzlaşmış, asalaklaşmış her nesnenin acımaksızın yok edilmesini üstlenecek. Dionyssosça bir durumun bile yeniden ortaya çıkabileceği o y a ş a m s a l b o l l u ğ u yeryüzünde olanaklı kılacaktır. Ben t r a g i k bir çağı bildiriyorum: insanlık en acımasız, en zorunlu savaşları, u f a k b i r a c ı d u y m a k s ı z ı n arkada bıraktığı evrede, yaşamı onaylamanın en yüksek sanatı olan tragedya yeniden doğacaktır.
351 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ruhu Ölümsüz "Z"
Kitap bizim gibi ülkelerin özeti niteliğinde adeta. "Z" nin ölümüne kadar olan süreç, Sivas Madımak Oteli olaylarını anımsatıyor. Kitabı okurken her kelimeyi yaşayabiliyorsunuz, kendinizi olay döngüsünün içinde bulabiliyorsunuz. "Z" nin ölümü bana biraz Gabriel Garcia Marquez'in "Kırmızı Pazartesi" kitabını da hatırlattı. İşleneceğini herkesin bildiği ancak engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı bir cinayetin öyküsü iki kitap için ortak nokta
Ölümsüz
ÖlümsüzVassilis Vassilikos · E Yayınları · 198583 okunma
ALBÜMDE AUTOTUNE, KONSERDE PLAYBACK
Bazı şarkıcıların gerçek seslerinin o kadar da iyi olmaması hatta belki kötü olması... Örneğin Z.B'nin kendi konserinde playback yapması... arada bir seyiricileri harekete geçirmek için kendi sesini kullanması... ve ortaya tuhaf bir manzaranın çıkması... Şimdi bazıları bunun kötü bir şey olduğunu düşünüyor olabilir hattta bunu açıkça dile getiriyor da olabilirler. Esasen bunu birçok şarkıcı yapıyor hatta en ünlü olanları bile. Elbette bazılarının kendi sesleri de çok iyi lakin benim değinmek istediğim asıl şey autotune. Şimdi sesi o kadar da iyi olmayan ünlü bir şarkıcının autotune kullanarak harika bir parça çıkarması ve bu çıkardığı şarkının da oldukça fazla yankı bulması pozitif bir hizmet değil midir? Ben autotune kullanımına pek de olumsuz bakmıyorum. Ben sadece bazı şarkıcıların göklere çıkarılmasının ve fazla yüceltilmesinin çok da doğru olmadığını söylüyorum.
351 syf.
·
Puan vermedi
Ölümsüz Z
Vassilis Vassilikos
Vassilis Vassilikos
Vassilis Vassilikos 1933-2023 yılları arasında yaşamış 90 yaşında Kavala'da vefat etmiştir. Siyasetçi ve yazardır. E.D.A. milletvekiline düzenlenen suikast olaylarına değinen, 1966 tarihli kurgu olmayan romanı Z. 1969'da yönetmenliğini Kostas Gavras'ın yaptığı , aynı isimle uluslararası ödüller kazandı
Ölümsüz
Ölümsüz
Ölümsüz
ÖlümsüzVassilis Vassilikos · E Yayınları · 198583 okunma
Reklam
270 syf.
·
Puan vermedi
·
29 günde okudu
Kitap üstün zekalılar konusunda uzaman klinik psikolog Jeanne Siaud-Facchin tarafından yazılmış. Kitaptaki tespit ve örnekler çalıştığı danışanlar üzerinden yapılmış. Bu nedenle daha çok problemler üzerinden anlatımlar mevcut. Yazarın da belirttiği gibi üstün zekalılık durumu ile başa çıkabilen ailelerde büyüyen ya da üstün zekalı olmayı hayatında fırsata çevirebilen kişiler için uzmanlara başvurma gereği duyulmadığı için çok inceleme yapılma şansı olmamış. İşlerin yolunda gittiği ve belli bir başarıyı elde etmiş kişiler hayatlarında uzman desteğine ihtiyaç duymadan devam etmekteler. Kitap daha çok bunu başaramayan "madalyonun diğer yüzündeki" üstün zekalı kişileri anlamlandırmak için. Siz de üstün zekalı kişilerle iletilişimde problem yaşıyorsanız bu kitaptan yararlanabilirsiniz ya da olabilecek olumsuz ihtimalleri önden bilmek isterseniz de tercih edebilirsiniz.
Üstün Zekalı Çocuğa Yardım
Üstün Zekalı Çocuğa YardımJeanne Siaud Facchin · İletişim Yayıncılık · 201739 okunma
Dışarıdan, Washington'daki politika yapıcılar umutsuzca temastan uzak görünüyor. Son bir buçuk haftadır Kongre'ye hakim olan konu, ana şirketi ByteDance uygulamayı bir ABD kuruluşuna satmadığı sürece TikTok'u yasaklamak. Bu hareketi emreden bir yasa tasarısı geçen hafta ezici bir çoğunlukla Temsilciler Meclisi'nden geçti ve
Kut sözcüğü Eski Türkçede karşımıza “rahmet, talih” anlamıyla çıkıyor. Ama asıl anlamının Türklerin İslam-öncesi inançlarıyla ilgili olduğu açık. En eski metinlerde kut, daima tanrıların insana verdiği ya da “indirdiği” bir şey. Hatta Uygurca bir Budist metinde geçen ‘yer suv kutı irinür, ot suv kutı ığlayur, yığaç kutı uluyır’ (yersu kutu acı çeker, ateşsu kutu ağlar, ağaç kutu ulur) cümlesindeki gibi belki bir tür ruh veya cin. Kut alan ya da kut gören bir insan doğal olarak kuturmuş oluyor. Belki anlaşılmaz bir coşkuyla kendinden geçiyor, bilinmez dillerde konuşuyor, hatta ağzından köpük saçar hale geliyor. Normal insan zekâsının kavrayamayacağı hakikatlere eriyor.   Kutuz da aslında deli demek. Geniş zamanın -r’siyle eşdeğer olan ve bugün sadece gelmez, gitmez, yemez’deki olumsuz formunda koruduğumuz -z ekiyle yapılmış bir türev. Türkiye Türkçesinde t sesi yumuşamış, kudurmak ve kuduz sözcükleri doğmuş.  
Her şeyin aşırısı başarıyı olumsuz etkileyebilecek niteliktedir ve dengede olmalıdır.
Destek YayıneviKitabı okudu
Reklam
Üstün zekâlı çocuklardan beklediklerimizin hem olumlu hem de olumsuz sonuçları olabileceğini unutmamamız gerekir. Bununla birlikte beklentiler belirli alanlara göre sınıflandırılabilir. Örneğin hayatlarıyla ilgili genel beklentilere sahip olmak ya da belirli bir dersteki akademik başarısıyla ilgili beklentilere sahip olmak gibi. Beklentilerimizin daha sağlıklı olabilmesi için çocuğumuzu iyi tanımamız ve özelliklerini iyi bilmemiz gerektiğini unutmamalıyız.
Destek YayıneviKitabı okudu
Her şeyin aşırısı başarıyı olumsuz etkileyebilecek niteliktedir ve dengede olmalıdır.
Destek YayıneviKitabı okudu
Aslında öğretmenlerin beklentilerinin olumlu ve olumsuz etkileri Ebeveynlerinkinden Çok da farklı değildir. Bazı öğretmenler sınıflarında ki üstün zekalı çocukları proje olarak görmektedir. Kendi başarılarını üstün zekalı çocukların başarıları üzerinden yorumlarlar. Matematik olimpiyatı’nda madalya kazanan onurdur ama öğretmen kendi çabası sayesinde kazandığını defalarca uygulayabilir. Elbette öğrencilerin başarılarına katkı sağlayan öğretmenlerin hakkı ödenemez ancak bunu hırs haline dönüştürüp öğrenciye zarar verecek şekilde kullanmaları da doğru kabul edilemez.
Destek YayıneviKitabı okudu
Etiketin bir anlamda "beklentiye" dönüştüğünü görüyoruz. Çocukların üstün zekálı olarak etiketlenmiş/tanılanmış olmaları ebeveynlerin ve hatta öğretmenlerin bu çocuklardan sıra dışı bazı özellikler sergilemelerini ya da başarılı olmalarını beklemelerine neden oluyor. Bu durum aslında üstün zekali çocukların sırtına oldukça ağır bir yük
Destek YayıneviKitabı okudu
Anne babaların üstün zekâlı çocuklarından yüksek beklentilere sahip olmaları onların özsaygılarını ve kimlik gelişimlerini de olumsuz etkiler. Sürekli "Yine mi yüksek not alamadın?", "Sen nasıl üstün zekâlısın?", "Ben de senin üstün zekålı oldu ğunu sanırdım!" gibi ifadelerin kullanılması çocukların kendilerine olan inançlarını yitirmelerine ve tam tersi çabalasalar da başaramayacaklarına inanmalarına neden olur. Kendisine güvenmeyen kişinin daha sonra yakın ilişkilerinde de sorunlar yaşayacağı ve sağlıklı ilişkiler yürütemeyeceği de aşikârdır.
Destek YayıneviKitabı okudu
265 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.