YANLIŞ KİŞİLERLE ETKİLEŞİM KURARSANIZ BUNUN BEDELİNİ ZİHİN SAĞLIĞINIZLA ÖDERSİNİZ .
youtu.be/Hwo41duP32E
Demin korkunç bir videoya denk geldim. Cinsel terapistmiş hanfendi! sen terpist değilsin .senin öyle bir yetkin yok .KLİNİK PSİKOLOJİ YAPMAMIŞSIN.Süpervizörden geçmemişsin .kafanıza göre nasıl terapist oluyorsunuz
Ben psikolog değilim bu kadar sinirleniyorum .Allah psikologlara sabır versin
BU ASALAĞIN 254 BİN ABONESİ VARMIŞ.Bu toplum kimleri izliyor .Ne kadar yıkık olman lazım ki bu kadının katıl butonuna basacaksın .254 bin kişi ,sizin bir dünya görüşünüz yok ya yok ..Bilemedim be bro .Nereye gidiyoruz bilemedim.Belki de çoktan gitmişizdir.
Sıkıcı insanların, hatta kölelerin, yılmış, ölmüş ruhların içinde yaşıyor olabiliriz ama bu sıkılacağımız anlamına gelmiyor. İyi bir zihin inşaa etmeliyiz. Böylece kendimizle gayet güzel vakit geçirebiliriz🍷😎
Çünkü sen benim dilimsin
kalem tutan elimsin
türkü söyler sesimsin
sensiz nedir ki zihin
bu yüzden biraz daha izin
biraz daha izin
sonra üstüm örtülsün karışayım toza toprağa
ve kaybolsun
ne olduğunu hâlâ anlamadığım
büyük gizin.
bilimsel düşünen bizlerin zihin gücümüzün çok sınırlı bir miktarını kullandığımızı da unutmayalım. Mesleğimizin, sanatımızın veya o an için de yer aldığımız belirli bir durumun gerektirdiği kadarını kullanırız. Bu nedenle, birisi yirmi yıl ve hatta daha da uzun bir süre mit ve akrabalık sistemlerinin işleyiş tarzıyla meşgul olursa, artık zihin gücünün bu kısmını kullanıyor demektir. Fakat her birimizin tamamen aynı şeylerle ilgilenmesi düşünülemez; dolayısıyla hepimiz ihtiyaç duyduğumuz veya ilgilendiğimiz şey için zihin gücümüzün belirli bir kısmını kullanırız.
"...Zihin, büyük bir yorumcudur. Olanı olduğu gibi görmene engel bir perde yaratır. Gerçek ve katıksız bir öze ulaşabilmeni yolunun, merakla yeniden bakmak ve değişebilmesine izin vermektir..."
…. kolayca bağışlayabiliyordum. Hep kolay bağışlamıştım. Bağışlayıp unutmak hesaplaşmaktan çok daha kolaydı. Bağışlıyordun ve bitiyordu. Başını alıp gitmen, hayatını değiştirmen gerekmiyordu. Kaldığın yerden devam ediyordun. Spotless mind oluyordun. Lekesiz zihin. Ne güzeldi. Sonsuz gün ışığı!
"Tavmanın yalnızca geçmiş bir zamanda gerçekleşen bir olay olmadığını öğrendik. O aynı zamanda zihinde, beyinde ve bedende iz bırakmaktadır. Bu etkinin devam eden sonuçları insan organizmasının şu anda nasıl yaşayacağını da belirler. Travma zihin ve beyin üzerinde kökten bir değişim yaratır ve algılarımızın yönetilmesini yeniden düzenler. Yalnızca nasıl düşündüğümüzü ve ne düşündüğümüzü değil aynı zamanda düşünme kapasitemizi de etkiler."