Son zamanlarda okuduğum kitaplar arasında açık ara en iyisiydi.Klasik konu ancak akıcı kendini okutuyor ,köle alorak kaçırilan küçük bir kızin özgürlüğünü satın almak için efendisinin düzenlediği etkinliklerde büyüsüyle kelebelekler yaratıp aynı zamanda dans ederek, kimi zaman etkilediği insanlarla yatarak özgürlüğü için gerekli meblayi tamamlaması ve efendisinin huzuruna bu para ile çıkması ile başlıyor.Burada meblanin aslında hicbirzaman tamamlayamayan ağı düşünülerek verilmiş bir sayı olduğunu ogreniyor csrpilca bir şekilde dahi olsa sevildiği onemsendigimi düşünürken efendisinin ona sahip olduğu bir eşya olarak baktığının farkındalığını yaşıyor.Olesiye kirbaclanirken içinde bir şeyler kopuyor ve bilinçsizce kullanabileceğiniz farkında olmadigi büyüsünü kullanıyor ve efendisinin iradesini çalarak onu olduruyor.
Daha sonra birliğe katılıp kendi gibi köle alan dostlarını kurtarmak için yola çıkıyor.Birlige kabul edilisini yaşı tutmadığı halde çırak olarak kabul edilisini ve sihrin bilinç bulmuş hali olan sammerinin konağı olarak kabul edişini okuyoruz. Maxle aralarinda oluşan ilişki pek istediğim bişey değildi bence içinde derinlik barındırıyor.Ancak Max'ın eski konak olarak kendisinde kalan ateşten yılana dönüşme gücü ayrı güzel.
Ve son olarak çocuk kralıcenin kukla olarak kullanıldığı ve çıkarılan savaşta bizimkilerin kullanılsın okuyoruz.Gayet tatmin edici ilerliyor bu süreç.
Zeyth ten şüpheleniyorum boşuna suphelenmiyormusum.Asil amaci ne karakterinin derinliği vs anlatılmamış ancak ikinci kitabı sabırsızlıkla bekledigimi söylemeden edemiycem