Gecenin karanlık kucağına bırakma beni!
Taş duvar her yer,
Bütün şehir yalın ayak,
Kimsesiz güvercinler,
Gitme!
Kanatsız yaralı bir kuşum yokluğunda,
Nereye çarpsam yüzün,
Nereye dönsem sevda yüklü bu hüzün
Gitme!..
Sarı çocuklarını döker koynundan ağaçlar…
mevsimler küser, yıldızlar üşür…gitme…
Yalnız bir ardıç gölgesi olur yaralı kalbim
güneşler söner, gölgeler büyür..
zarif bir hüzün çöreklenir şehrin üstüne..
gitme, yüzümden sarkar külleri şehrin..
bir yangın yeri olur maraşta hüznüm..
Toplum içinde gezinen iki ruh birbirleriyle karşılaşmış ve aralarında bir delik açılmış gibi birbirlerine bakmışlardı. Sonra her şey tersine dönmüş, onları bir araya getiren güç, korku içinde çarpışmıştı.
Daisuke bir şeyi kafaya taktı mı, ne olursa olsun sürekli o konuda düşünen bir adamdı. Ayrıca takıntının nasıl bir aptallık olduğunu açıkça görebilecek kadar zeki biri olduğundan bu duruma daha da fazla takılıyordu.