5 EYLÜL 1970, GECE 02.00.. YAŞASIN! YAŞASIN! BEN YALNIZCA BİR İNSANIM, BİR İNSANIN SAHİP OLABİLECEĞİ BÜTÜN ZAAFLAR VE ZAYIFLIKLAR BENDE DE VAR. DÜNÜN YENİLGİSİNİ TERSİNE ÇEVİRDİK, BİR GÖREVİ TAMAMLADIK... ... BUGÜN MAĞRUR OLMADAN, İNTİKAM HİSSİNE KAPILMADAN BU ZAFERİ BÜTÜNÜYLE KİŞİ- SELLİKTEN UZAK BİR BİÇİMDE KABUL EDİYORUM...
"Her şeyi olan insanların aslında hiçbir şeye sahip olmadıklarını duymadın mı? Umutları, hayalleri yoktur onların..."
Sayfa 196Kitabı okudu
Reklam
"Muhtemelen kendime yaptığım en büyük kötülük hiç olmadığım biri gibi davranmak; birilerinin sevgisini, takdirini kazanmak için onlardan biri gibiymişim gibi görünmekti."
Sayfa 195Kitabı okudu
"Onları bu kadar kafama takmamalıydım ama elimde değildi. Bana bu şekilde bakmalarını, benimle bu şekilde konuşmalarını istemiyordum, bu beni de en az onlar kadar incitiyordu."
Sayfa 194Kitabı okudu
"Ne tuhaftı, hayatta kalmak için çalışıyor ama hayatı görmezden geliyorlardı."
Sayfa 131Kitabı okudu
"Sadece yaşamak için çabalıyorlardı ama hiçbiri, gerçekten yaşamıyordu. Yüzlerinde gram hayat belirtisi ya da tebessüm yoktu. Mutsuzluk içinde, sadece para kazanmaya odaklanmışlardı."
Reklam
"Evlerin pencerelerinde mutsuz bakışlarla hiçliği seyreden insanlar vardı ama genel olarak, herkes kendi işine bakıyor gibiydi."
Ölüm bilincine ulaşmamış, ölümün farkına varmamış insanın gerçekten yaşaması mümkün değildir. Ölümü bu anlamda sıfır sayısı olarak düşünelim. Sıfır rakamı eğer bir rakamın; birin, ikinin, üçün başında olursa ona hiçbir etkisi olmaz. Yani 01 eşittir 1, 02 eşittir 2 olur. Ancak sayının sonunda olursa o sayıya yeni bir değer katar. Yani 10 olur, 20 olur, 30 olur.
"Ben iyiyim," dedim güven vermek ister gibi ama bu doğru değildi. Daha kötüsü, o da bana iyiyim dediği anlarda aslında doğruyu söylemiyordu."
Sayfa 8 - martıKitabı okudu
Reklam
"9 Ağustos öğleden önce 11.02'de Urakami'nin merkezindeki Matsuyama Kasabası semalarında beş yüz elli metre irtifadaki bir noktada plütonyum atom bombası patladı. Saniyede iki bin metre hızla hareket eden rüzgar basıncı ile eşdeğer devasa bir enerjiyle anında yüzeydeki her şeyi paramparça etti, toza çevirdi ve havaya uçurdu. Ardından patlamanın merkezinde oluşan boşluk her şeyi emerek gökyüzüne yükseltti ve yeniden yere savurdu. 4982°C 'deki yüksek sıcaklıkta her şey yanıp kül oldu. Ayrıca akkorlaşmış parçalar ateş topu halinde yağmur gibi yağdı ve bir anda bütün yüzeyde azgın alevler yükseldi. Tahminen otuz bin kişi hayatını kaybetti ve yüz binden fazlası da ağır yaralandı."
İthaki YayınlarıKitabı okudu
"Bana kalırsa insan, duracağı noktayı iyi bilmeli."
İyi veya kötü, zengin ya da yoksul; hiçbirimiz hayatlarımızdan memnun değildik ama belki de bunun asıl sebebi, kendimizden memnun olmamamızdı.
"Yüzlerinde onlarcasının dost lekeli maskesiyle yalancı bir tiyatro oyunu çeviriyor gibiydik."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.