Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
09.10.2023
Kitabın adı:Sıcak Külleri Kaldı
Yazarın adı:Oya Baydar
Sayfa sayısı:445
Kitabımız siyasal polisiye roman sürükleyiciliğinde belgesel şiir tadında gerçek yaşam romanıdır.
Dünyanın ve Türkiye'nin son 40 yılının fonunda İstanbul'dan Moskova'ya Paris'ten Ankara'ya Anadolu'dan dünyaya açılan bir coğrafyada elçilik rezistanslarından işkence odalarına morglardan eski bahçelere üzüm Bağlarına üniversitelerden fabrikalara gecekondudan konaklara yalılara uzanan bir ortamda devletin üst kademesinden siyasetçilerden diplomatlardan sermaye kesiminden gizli servislerden işçilerden sendikaçlardan örgüt liderlerinden gazetecilerden militan gençlerden kahramanlarıyla yazarımız bu çok boyutlu romanında tutkuyu aşkı gücü ve güçsüzlüğü Devleti ve iktidarı taşıyor yakın tarihimizin en sıcak yıllarını olayları yaşanmış acıları kayıpları daha çok belleklerde tazeyken izleri silinmemişken birine inerek ustalıkla anlatımıyla kurgusuna katıyor paylaşıyor sıcak kürleri kaldı 40 yılın yangınlarının sevgilerinden dostluklarda aşklarda inançlarda devrimlerde tutuşturduğu ateşlerin romanıdır...
200 syf.
10/10 puan verdi
kitaphaber.com.tr/okurun-masasi-y...
Okurun Masası Yazarın Masası İlhamı Nelerden Alır?
20.09.2021 - Ülker Gündoğdu
Okurun Masası Yazarın Masası İlhamı Nelerden Alır?
Ah Dostum! Mutsuzluk bulaşıcı bir hastalıktır. Mutsuzlar, zavallılar daha da mutsuz, zavallı olmamak için birbirinden
Kirliydi Kar’ın ana karakteri Frank Friedmaier çarpıcı, keskin ve baskın bir karakter. Kitap tamamen onun etrafında dönüyor. İlk sayfadan Raskalnikov vari bir karakterle karşılaştığınızı sanıyorsunuz. Ancak bunda yanılacaksınız.
karakugublog.wordpress.com/2020/09/10/kirl...
#kitapyorumu
️ 9/10
Kitabı bitirdiğim tarih: 09.06.2023
“Ne dilediğine dikkat et!”
Arkadaşlar merhaba
Her ay bir “Karanlık Kitaplık”tan bir kitap okuma kararı almıştım bildiğiniz üzre ve Haziran ayının kitabı 49. sırada W. W. Jacobs’ın Maymun Pençesi ve Diğer Öyküler ile geldim.
Şu zamana kadar okuduklarımın arasında en ürktüğüm kitap olabilir. Ama yazar hikayelerin sonunu getirmemiş, hep ucunu açık bırakmış sanki
Bu kitapta tek hikaye okumuyoruz. Maymun Pençesi haricinde; Üç Kız Kardeş, Mezar Ev, Jerry Bundler, Esmer Adamın Hizmetkarı ve Kuyu hikayeleri de mevcut.
Maymun Pençesi, Üç Kız Kardeş ve Mezar Ev benim en ürktüğüm oldu diyebilirim.
Her şey 200 sterlin dilemeleriyle başladı ama o 200 sterlinin nasıl geldiği çekirdek bir aileyi delirmeye kadar itti.
Nathan Ballingrud kitap hakkında “Maymun Pençesi, gücünü yas tutan bir ailenin kederinden alan yürek parçalayıcı bir hikaye anlatır ve en sevdiğim korku öykülerinden biridir.” Demiş
Bu serinin okuduğum çoğu kitabında korkmak yerine düşündüm. Çünkü bazıları psikolojik, bazıları çocukken “öcü” diyip korkuttuları şeyleri konu alıyordu. Aslında hala daha korkmak yerine tekinsiz olay olduğunu düşünüyorum.
Anka Kuşu metaforunun en doğru kullanımı olabilir
Öncelikle Yılmaz Özdil 'in anlatımını çok beğenirim zaten. Tarzı hem okumayı kolaylaştırıyor hemde akıyor, gazeteci ve köşe yazarı olmasının yani düzenli bir şekilde yazın tüketicisine hitap ediyor oluşunun büyük etkisi olduğunu düşünüyorum.
Kitaba gelirsek, cumhuriyetimizin ilk 15 yılı çok güzel anlatılmış bir çok sorunun cevabı da mevcut. Başka kaynaklarla da desteklendiği takdirde çok faydalı olacağı şüphesiz. Ayrıca Atamızın sonrası yani 10 kasım sabahı 09:06 dan sonra neler olduğu ile ilgili pek dikkat edilmeyen bir iki sayfalık akışı güzel işlemiş.
Yılmaz Özdil ile ilgili Atatürk üzerinden kazanç sağladığına dair iddialara rağmen böyle bir çalışmanın yapılmamış olması ve bunu yine Özdil'in yapması bu iddiaların eseri itibarsızlaştırmaya yönelik olduğunu düşündürüyor.
Kitapta favorim sayın Tonguç'un demokrasi tarifi ile ilgili kısımdır. Okunmalı ve tavsiye edilmesi gereken bir kitap...
Yok oluş sinsi bir rüzgar gibi her şeyi çürütüyor. Ölüm? Ölümden kaçacak yer var mı? Hepimiz kendi yok oluşumuzu sessizce bekliyoruz. Bir idam mangası karşısındaki kurbanlar gibi. Öyle değil mi?
Çöl... Çölün tozları omuzlarımızdan dökülüyor. Kızarmış ufuklarda sürekli gelecek olanın telaşı, ecelin tecellisi bekleniyor.
Nietzsche, dememiş miydi;
