Acımak
Bu sözler bütün düşüncelerimi, itikatlarımı, sevgilerimi kökünden baltalıyordu. Binaenaleyh bende şiddetli bir isyan uyandırmaları lazım gelirdi. Fakat büsbütün aksi bir netice hasıl oldu. Onları hemen tereddütsüz ve münakaşasız kabul ettim. Bunları belki kendim de müphem surette hissetmiştim. Fakat kim bilir nasıl bir ihtiyaçla daima tevil yollarına sapmış, açık düşünmekten ve hüküm vermekten kendimi menetmiştim.
Okur Takip Önerileri
rumeysa tekrar paylaştı.
Hepsi belki iyi insanlar. Kendi çapları içinde. Ama dedim ya benim dünyam burası.
Sayfa 71Kitabı okudu
Gri
Düşündüm de renkler denildiğinde akla gelen kaçıncı renktir gri? Rengârenkliğin içinde onun da var mıdır acaba yeri, önemi? Renk paletinin üvey kardeşi, sessiz zıtlıkların sebepsiz buluşma yeri, ev sahibi, bin bir rengin en suskun, en yoğun, en dolu ve belki de en duyarlı hâli. Herkesin sevgisini bölüp öbür renklere pay ettiği adaletsizlikte bile kendine bir anlam aramaya girişmeyecek kadar vakur, mağrur, her birinin karanlık yüzüne imzasını vuran gölgenin rengidir gri.
!-kime ait olduğunu bilmediğim bir paragraf
"Odun" sözcüğünü ilk söyleyişi mart güneşinde, sıcakta çatırdayan bir yarılmış kayın odunu yığınının üstünde otururken oldu. Bundan önce yüz kere odun görmüş, bu sözcüğü yüz kere duymuştu. Söylenince anlıyordu da, kışın az gönderilmemişti dışarıya odun getirmesi için. Ama bu nesne ona hiçbir zaman, adını söyleme yorgunluğuna katlanacak kadar ilginç gelmemişti. Yığına çıkıp oturduğu o mart gününe kadar.
Sayfa 30
