112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kırmızı Pazartesi 1982 Nobel Edebiyat Ödüllü yazar Gabriel García Márquez'in (1927-2014) bir romanıdır. Asıl adı İşleneceğini Herkesin Bildiği Bir Cinayetin Öyküsü'dür. Kırmızı Pazartesi ismiyle basılmıştır. Gerçek bir hikâyeden uyarlanan kitap, 1 Mayıs 1981'de İspanya, Meksika, Kolombiya ve Arjantin'de yayımlandı. Kitapta, işleneceğini herkesin bildiği ancak engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı bir cinayetin öyküsü anlatılır.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202188 okunma
144 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
İlk baskısı 1978 Nisan'da yapılan; #FerhanŞensoy'un #KazancıYokuşu.. Doğal anlatımıyla, dönemi ve dönemin insanlarının tavırlarını anlatan bu #kitap, hiç beklemediğim bir sonla bitti. 34 kişinin öldüğü kanlı 1 mayıs (1977) olayını esprili bir dille anlatması güzeldi. Güzeldi diyorum çünkü sonu üzdü.. Deli gibi güldüğüm yerlerin dışında, yok artık diye düşündüğüm yerler de oldu. Usta bir yazarın elinden çıkan, doğal her dialogu ustadan duyarmış gibi yaşatan bir eser. Bir çırpıda saatler içinde biten bir hikaye. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Kazancı Yokuşu
Kazancı YokuşuFerhan Şensoy · Ortaoyuncular Yayınları · 2007500 okunma
Reklam
218 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
• Öncelikle size kitaba adını veren Beyaz Geceler'den kısaca bahsetmek istiyorum. Kuzey ülkelerinde Mayıs ortalarından Temmuz ortalarına kadar süren beyaz geceler, güneşin 03.00'da doğup 00.00’da batmasıyla yani neredeyse o saatler dışında da çok az bir zaman diliminde havanın hafif kararması olayı. Yani yaz aylarında hep ışıl ışıl geceler yaşanıyor. Ne kadar güzel değil mi? • Kitaba gelecek olursak Dostoyevski'nin aynı yıl içinde yazdığı Beyaz Geceler dışında; Başkasının Karısı ve Yatağın Altındaki Koca, Noel Ağacı ve Nikah, Haysiyetli Hırsız, Yufka Yürekli adlı 5 öyküsü yer alıyor. • Beyaz Geceler en etkileyici öyküydü bence. 4 gece ve 1 gündüzün anlatıldığı öyküde hayalperest bir kahramanımız var ki hem de ne hayalperest! Kahramanın bir ismi yok çünkü aslında bu öyküde Dostoyevski kendini anlatmış. Bu öyküyü yazdığı zamana kadar hayatına hiç kadın girmemiş olduğu için de kadınları ulaşılmaz bir varlık olarak görüyor. İlk gecede gördüğü Nastyenka'ya daha ilk görüşte aşık olur. İkinci gece ise aralarında bir dostluk oluşur. Nastyenka'nın sevdiği ve bir yıldır beklediği bir adam vardır ki bu konuda dertlidir, kahramanımızı da bu derdine ortak eder. Sonra da bir aşk üçgeni oluşmasın mı? Okurken Nastyenka'ya az kızmadım ama o da daha 17 yaşında genç bir kız olduğu için çok da mantıklı şeyler beklememek lazım aslında. • Okurken en çok eğlendiğim öykü de 'Başkasının Karısı ve Yatağın Altındaki Koca' oldu. Yani Dostoyevski'nin nasıl bir hayal dünyası var böyle dedirtti doğrusu. Yatağın altındaki muhabbetler favorimdi.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202075,6bin okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Toplumcu gerçekçiliğin ve devrimci kadın tipinin yansıtıldığı en iyi örneklerden biri.İdealleri ve doğru bildikleri şey(ler) uğruna kendilerinden ve sevdiklerinden vazgeçen insanlar anlatılır. İnsanın bilinçlenmesinin ve başkaldırısının öyküsü olan bu roman sosyalist mücadele tarihinin en önemli kilometre taşlarından biridir. Rusya'da 1917 Ekim devriminin öncesinde proletaryanın gelişimini, halkın ve işçilerin o sıralarda içinde bulunduğu yokluk ve sefaleti güçlü bir anlatımla ortaya koyar.Maksim Gorki 1902 yılında yapılan ve Rusya siyasi tarihinde çok önemli bir aşamaya sahne olan Sormovo'daki ilk 1 Mayıs eylemini Ana romanında belge niteliğinde anlatmıştır. Sormovo 1 Mayıs gösterileri Rusya'da işçi sınıfının ilk büyük ve örgütlü eylemi olması ve bu eylemin doğrudan Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisi, Nijni-Novgorod komitesi tarafından örgütlenmiş olması  bakımından çok önemlidir. Roman için söylenebilecekler muhtelif değildir.Herkese aynı hissiyat geçer hemen hemen.Romanda ezilen, kocası tarafından hor görülen, dövülen, gözü açılmamış, din diye hurafelere, gerçek diye toplumsal dayatmalara inanan bir ana ve çevresinde şekillenen sosyalist devrim anlatılıyor. Ana figürü hem dramatize ediliyor, hem de ana figürünün yansıttıkları, başta rus, sonra tüm dünya halklarına sosyalizm öğesini, belki de insanın en zayıf yeri; anasıyla ilişkilendirip ortaya koyuyor. gorki'yi gerçekten tebrik etmek gerek bu konuda.Bu güzel eseri iki defa okudum.Ölmeden bir kez daha okumak isterim.Okumayan dostlar için gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim..
Ana
AnaMaksim Gorki · Yordam Kitap · 201628,9bin okunma
65 syf.
·
Puan vermedi
Eseri, Ord. Prof. Enver Ziya Karal’ın¹ ön sözü, Yusuf Akçura’nın² Üç Tarz-ı Siyaset’i³, Ali Kemal’in cevabımız yazısı⁴ ve Ahmet Ferit (Tek)’in⁵ mektubu⁶ olarak dört kısma ayırabiliriz. İlk kısımda Yusuf Akçura’nın yaşam öyküsü ve Üç Tarz-ı Siyaset’inden bahsedilir. Ord. Prof. Enver Ziya Karal’ın kaleme aldığı ön sözü, Yusuf Akçura’nın yaşam
Üç Tarz-ı Siyaset
Üç Tarz-ı SiyasetYusuf Akçura · Türk Tarih Kurumu · 20182,324 okunma
294 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Yanlış algı kurbanı olan gerçek vatansever insanların öyküsü..
Milli Mücadele, Türk ulusunun varlığını ve bağımsızlığını korumak için maddi-manevi bütün olanaklarını seferber ettiği fevkalâde önemli bir dönemi içerir. Zira Avrupa, Anadolu'nun 1071'de Alparslan tarafından fethedilmesine, daha sonra da Türkleştirilmesini ve Müslümanlaştırılmasını bir türlü içine sindirememiştir. Bu yüzden Mondros
Milli Mücadelede Din Adamları 1
Milli Mücadelede Din Adamları 1Ali Sarıkoyuncu · Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları · 201213 okunma
Reklam
44 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.