İslâm Bilim Tarihini Düşünmek
✾ ✾ ✾
Batı, 17 ile 18 yüzyıllardan günümüze kadar dünyaya bakış açısı ve bu bakış açısı için mücadelesi, hâkimiyet kurmak ve sahip olmak kavramları ile bütünleştiler. Her konuda/alanda kendileri dışında kalan coğrafyalara müdahale etmeye çalıştılar. Bizim konumuz olan İslâm coğrafyasında bilim, teknik,
Kadın ve Feminzm
Dünyada ve Türkiye 'de Feminizm(Feminizm' in Tarihçesi)
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Feministik düşünceyle tanışmam Üniversite yıllarıma dayanır. "Kadın ne değildir? "in tanımını bana öğreten yine kadınlar olmuştur. Fakat gördüğüm kadarıyla kadının ve kadın haklarının tüm dünyada geri plana atılmasının en büyük
.
Orhan Veli Kanık'ın biyografisi
Orhan Veli Kanık, İstanbul‘un Beykoz semtine bağlı Yalıköyü'nde 13 Nisan 1914 tarihinde doğdu. Babası Cumhurbaşkanlığı Armoni Orkestrası şefi, klarnet ustası Mehmet Veli Kanık, annesi Fatma Nigar Hanım'dır.
Orhan Veli ailenin ilk çocuğudur. Mizah yazarı Adnan Veli Kanık‘ın ağabeyidir ve Füruzan (Yolyapan)
“Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. Yaşadığım tatlı anlar yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde, bir takım kuruntulara kaptırdım kendimi. Ancak böyle açıklayabilirim içimde duyduğum intihar dürtüsünü. Ne zaman bir güçlükle ya da acıyla karşılaşsam, hep
“Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. Yaşadığım tatlı anlar yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde, bir takım kuruntulara kaptırdım kendimi. Ancak böyle açıklayabilirim içimde duyduğum intihar dürtüsünü. Ne zaman bir güçlükle ya da acıyla karşılaşsam, hep
Pavese, 10 Nisan 1936 yılında günlüğüne şöyle yazmıştı:
“Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. Yaşadığım tatlı anlar yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde, bir takım kuruntulara kaptırdım kendimi. Ancak böyle açıklayabilirim içimde duyduğum intihar
Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım.O yürek yok bende.Her zaman ahlak duygusuna sahip bir insan sandım kendimi,çünkü geçirdiğim tatlı anlar-tam deyimi bu-yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde,bir takım kuruntulara kaptırdım kendimi.
Bir zamanlar bana bir dahi olduğum inancını veren estetik etkenlerin yarattığı manevi korkudan duyduğum rahatlığa kendimi yeniden sokmak istemiyorum.Böyle bir durumdan henüz kurtulmuş değilim.