İktisat Bölümü Öğrencileri Ve Bu Alana İlgi Duyanlara Kitap Tavsiyeleri
Öğrenim dönemimde epey üstünde durduğum lakin teknolojinin gereksede şartların bugünkü kadar elverişli olmamasından dolayı ulaşamadığım kitap isimlerini bi liste halinde hazırladım. En azından bu alana ilgi duyan okurlar ve öğrenciler için yol gösterici olacağını umuyorum. Kısa bir hatırlatma KPSS A ya yönelik bir liste değildir. Lakin analiz
'...sosyalizm,ancak üretim teknolojisinin ileri bir düzeye ulaştığı ve ülkenin tamamiyle sanayileştiği zaman gerçekleşebilir.'
Sayfa 34
Reklam
439 syf.
·
Puan vermedi
Kitap ders kitabı mahiyetinde güzel bir eser daha doğrusu ekonomiyi anlaşılır kılmak için ele alınmış bir eser .Okurken kendi bilgi eksikliğimden kaynaklı olsa gerek bir kaç defa tekrar tekrar okumam gerek yerler oldu. Yazarın amacı sırayla konuların birbileryle bağlantılarını kobarmadan soruların cevabını araken konu aktarımı yapmak. Üzerinde Türkiye 'den örnkelrle yazılmasına rağmen ben örnklerin az olduğunu düşünüyorum bir de sorular daha kapsamlı ve konu bütünlüğü daha iyi sağlanabilirdi .Yinede benim için öğretici ve okurken sıkılmadığım sıradan bir vadantaşında anlayabiliceği nitelikte hoş bir kitabtı . Ekonomiye ilgi duyanların okumasını tavsiye ederim.
100 Soruda Ekonomi El Kitabı
100 Soruda Ekonomi El KitabıSadun Aren · İmge Kitabevi Yayınları · 201874 okunma
'Marksist iktisatçılar,sadece maddi mal üretimini üretim saydıklarından,tüketim hizmetlerini mal saymadıkları gibi milli gelir hesaplarına da sokmazlar.Buna karşılık burjuva iktisatçıları,hizmetler arasında hiçbir fark gözetmezler ve maddi mallar gibi tüketim hizmetlerini de milli gelir hesaplarında gösterirler.'
439 syf.
·
Puan vermedi
Özellikle temel düzeyde ekonomiyi öğrenmek isteyen ilgili öğrencilerin okuması gereken bir kitap olduğunu belirtmeliyim. Yazar; ekonomiye dair temel kavramlardan sermayeye, milli gelirden piyasaya ve kamu maliyesinden azgelişmişliğe kadar detaylı konuları alt başlıklar halinde incelemiştir. Çoğu okurun kolaylıkla anlayabileceği sadelikte bir anlatım benimsediği görülmektedir.
100 Soruda Ekonomi El Kitabı
100 Soruda Ekonomi El KitabıSadun Aren · İmge Kitabevi Yayınları · 201874 okunma
Tekelcilikten Çok uluslu şirketlere(örneğin starbucks)
Kapitalizmin tekelci aşamasında büyük şirketler orta­ ya çıkar ve bunlar gerek iç pazarı gerekse dış pazarları te­kellerine alıp aralarında bölüşürler. Çok defa bu büyük te­keller kendi aralarında birleşip uluslararası tekeller oluş­tururlar ve kendi alanlarında bütün dünyaya (kapitalist tiünyaya) egemen olmaya çalışırlar. Bunlara çok uluslu, şirketler denir. Çok uluslu şirketlerin mutlaka sahipleri iti­bariyle çok uluslu olmaları gerekmez. Tek bir ülkeye ait olup da çeşitli ülkelerde işler ve yatırımlar yapan şirketle­re de bu ad verilir.
Reklam
Ekonomide makro ve mikro kavramları:
Ekonominin en kü­çük birimi, tüketim bakımından birey ya da aile, üretim bakımından da işletmedir. Buna göre milli gelir makro. Ah­met'in geliri mikro bir kavramdır. Aynı nedenle piyasa ek­mek istemi makro, Ahmet’in ekmek istemi mikro kavram­lardır.
İşçi ücretleri tek bir işletme bakımından sadece bir mas­raf öğesi olduğu halde, ülke ekonomisi bakımından toplam istemin önemli bir bölümünü oluşturur. Ya da tek bir birey bakımından gelirini harcamayıp elinde para olarak tutmak bir zenginleşme yolu olduğu halde, herkes aynı biçimde davranırsa, üretimin bir bölümü satılamayacağı için, ülke fakir düşer. Bundan ötürüdür ki. toplumsal ekonomi düze­yinde çözümlemeler (tahliller) yaparken Robenson örne­ğinden (tek insanın davranışlarından) yararlanmakta çok dikkatli olmak gerekir.
Tüketicinin belirli bir maldan ne kadar satın alacağı 4 öğeye bağlıdır. Bunlar; 1. Gelir düzeyi 2. Zevk beğeni sistemi 3. O malın fiyatı 4. Diğer malların fiyatı.
Sayfa 117Kitabı okudu
Işsizligin nedenlerini 4 başlık altında toparlanabilir. 1. Rekabet sonucu küçük üreticilerin ve işletmelerin işlerini terk etmesi 2. Teknolojik gelişme sonucu aynı üretimin daha az işçi ile yapılabilmesi 3. Kadın ve çocuklarında iş piyasasına çıkıp iş sunumunu arttırmaları 4. Işcilerin daha uzun ve daha yoğun çalışarak iş (emek) sunumunu arttırmaları
Sayfa 225Kitabı okudu
Reklam
..enflasyon yaratılarak, parasal ücretler değil ama gerçek ücretler (ücretin satın alma gücü) pekala düşürülebilir. Nitekim bu yola sık sık baş vurulduğunu görüyoruz. Ülkemizde de uzunca bir süredir bu yolla gerçek ücretlerin sürekli düşürülmekte olduğuna tanık oluyoruz.
Işsizi şu şekilde tanımlayabiliriz; Çalışacak durumda olup da cari ücret karşılığı çalışmak istediği halde iş bulamayan kimseye işsiz denir. 
Sayfa 228Kitabı okudu
240 syf.
9/10 puan verdi
Okuduğum ilk ekonomi kitabı olduğu için bilmediğim ve öğrenince bu böyle oluyormus, bu da mı varmış, bunu öğrendiğim çok iyi oldu dedim hep. Kitabın bazı kısımları hariç dili gayet anlaşılır, ekonomik terimlerin tanımları yapılarak kullanılıyor. Kitap sistematik bir şekilde ilerliyor. Bilgiler gayet faydalı. Özellikle kapitalizm kısımları ilgimi çekti öğrenince bir kez daha dünyadan nefret ettim:). Ülkelerin ekonomilerinden örnekler yer verilmiş ve size araştırma ortamı bırakılmış. Bazı kısımları bana mantıksız geldi yada açıklama yetersiz olduğu için ben anlamamış olabilirim. Fakat güzeldi.
100 Soruda Ekonomi El Kitabı
100 Soruda Ekonomi El KitabıSadun Aren · İmge Kitabevi Yayınları · 201874 okunma
Sabit ve döner sermaye:
Kapitalist biri şine yatırdığı sermayesinin hangi hız­la devir yaptığını, yani tekrar eline para olarak ne zaman döneceğini bilmek ister. Bu bakımdan sermaye, sabit serma­ ye ve döner sermaye olmak üzere ikiye avnlır. Sermayenin "bir üretim döneminde tamamıyle kullanılıp biten, ve değe­rini yeni üretilen mallara aktaran bölümüne döner serma­ ye denir. Hammaddeler, yakıt maddeleri ve işgücü (ücret ödemeleri) döner sermayeyi oluştururlar. Yeni üretilen mal­ lar satılınca bunlara yatırılmış olan sermaye de geri alın­ mış olur. Hatta emek gücünün artı-değer yaratmış olma­ sından ötürü, geri alınan para yatırılandan fazla olur. Sabit sermaye ise, binalar, alet ve makineler gibi üre­ timde bir kere kullanılınca tükenmeyen ve tekrar tekrar kullanılabilen dayanıklı üretim mallarından oluşur. Bunlar bir üretim döneminde kendilerinde maddeleşmiş (depo edilmiş) olan değerin (emek miktarının) ancak bir kısmı­ nı yeni üretilen mallara aktarırlar. Aktarılan bu kısma, eskime-aşınma payı, ya da amortisman payı denir. Kapita­list, üretim dönemi sonunda, ürettiği malları sattığı zaman sabit sermayesinin ancak bu eskiyip aşman kısmını (amor­tisman payını) para olarak geri almış olur.
Sermaye, esas olarak, değişmeyen sermaye ve değişen sermaye olmak üzere ikiye ayrılır. Değişmeyen sermaye, üretimde kullanılan ve daha önce üretilmiş olan bütün mad­di malları, binaları, alet ve makineleri, hammaddeleri, yakıt •maddelerini ve böyle içerir. Üretim süreci sonunda bunların değerleri aynen yeni üretilen mallara geçerler. Yani bunla­rın değerlerinde herhangi bir değişme olmaz. Somut varlık­lları ortadan kalkar ama değerleri, yeni üretilen mallara ge­ çerek. onlarda aynen yaşamaya devam eder. Diğer bir de­yişle değişmeyen sermaye, artı-değer yaratmaz. Değişen ser­maye ise işgücünden ibarettir. Yalnız işgücü, üretilen mal­lara kendi değerinden fazla bir değer katabilir, aktarabilir. Bu yeni olarak ya ratal an ek değere, arb-değer diyoruz. Böylece, üretim süreci sonunda sermaye büyümüş ve değişmiş olur. İşte bu nedenle, sermayenin işgücü alımına ayrılan bölümüne değişen sermaye denir.
Resim