Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
150 yıl sonra da Fransızca yerini İngilizceye bıraktı :)
Recaizâde Mahmut Ekrem, romanının kahramanı olan Bihruz Bey ve Keşfî Bey gibi gençleri şu sözlerle tanıtır: "Şu hikâyeyi oluşturan olayların geçtiği zaman olan bundan yirmi beş, otuz yıl önceleri Avrupa görmüş bazı gençlerden önce kibar ailelerin zarif çocuklarına ve sonraları hâlleri vakitleri ikinci derecede bulunan memur çocuklarına bulaşan alafrangalık hastalığına, eğilimi dolayısıyla Keşfî Bey de uğramış ve babasının para gücünün ve konumunun elverdiği oranda olmak üzere frenkler gibi süslü gezmek, Fransızca okumak, 'Bonjur! Bonsuvar! Vuz alle biyen?' (Günaydın! İyi akşamlar! Nasılsınız?) demek için Beyoğlu'nda adam aramak, Türkçe konuşurken araya Fransızca sözcükler katmak, koltuğunun altında roman taşımak, savurganlığa ve sefahate, borç etmeye özenmek ve Türkçeyi edebiyatsız, kaba bir dil sayıp bu dilin cahili bulunmakla övünmek gibi alafrangalığın o zamanca ve belki hâlâ bile gereklerinden ve kurallarından sayılan, düşüncede, tavırda ve bilgide, kısacası ulusal göreneklerden elden geldiğince sıyrılmak konusunda, bu da yaşıtları derecesine yetişmişti." (Ön Bilgi kısmından)
Sayfa 15 - Bordo Siyah Klasik Yayınlar, 2004Kitabı okudu