Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
KAFKAS KARTALI : ŞEYH ŞAMİL ...
Osmanlı ile Ruslar arasında Kırım savaşı başlayınca (1853), Kafkasya’daki Rus kuvvetlerinin azalmasından yararlanan Şeyh Şamil, Gürcistan üzerine yürüyerek burada iki Gürcü prensesini tutsak aldı, onlarla Rusların elinde bulunan oğlu Cemaleddin’i değiştirdi. Kırım savaşını kaybeden Çar II. Aleksandr, Kafkasya’da kazanılacak bir zaferle bu
1853-1856 Kırım Savaşı, Osmanlı maliyesini yerle bir etti. Osmanlı, dünyaca ünlü Banker Rothschild ve Galata bankerlerinden Baltazzi'yle anlaştı. Osmanlı borç ödemelerini bir süre bankerler aracığıyla yaptı.
Reklam
80 syf.
9/10 puan verdi
Vatan Yahut Silistre; Namık Kemal’in hayatını sürgünde geçirmesine neden olan tiyatro eseri ve edebiyatımızın batı tarzında sahnelenen ilk tiyatrosu olma özelliği tanışmaktadır. Namık Kemal Vatan Yahut Silistre eserinde bugün ki Bulgaristan da Tuna ırmağının kıyısında yer alan Silistre şehrinin 1853-1856 Kırım Savaşı sırasında çok kalabalık bir Rus ordusu tarafından kuşatılmış olup Musa Hulusi Paşa kumandanlığındaki Türk kuvvetlerinin kırk gün boyunca, kaleyi kahramanca savunmasını ve Zekiye Hanımın sevdiği adam olan İslam Bey’in vatan uğruna ölüme giderken onu yalnız bırakmamak için erkek kılığına girip cepheye savaşmaya gitmesini konu alır. Eserde kısaca vatan sevgisi teması işlenmiştir. Namık Kemal'in bu önemli eserini herkesin okumasını ve okutmasını tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar.
Vatan Yahut Silistre
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,5bin okunma
1853-56 arasında ger­çekleşen Kırım Savaşı, cephede yaşanan gelişmelerin kamu­ oyu fikrini 24 saat içinde belirlemesi bakımından ilk modern savaştı. Modern gazeteci bu sırada doğdu (New York'ta bir gazeteye yazan Karl Marx da bunlardan biriydi). Bu sürecin mutlak merkezi Londra idi (bunu anlamanın ölçülerinden biri, dünya saatinin Londra'dan başlatılmasıdır; bir başka gösterge ise herkesin bir İngiliz sporu olan futbolu oynamasıdır).
Sayfa 61 - Ketebe Yayınları 1. BaskıKitabı okudu
Kırım Savaşı (1853-1856) sırasında, çok kalabalık bir Rus ordusu tarafından kuşatılan kent, Musa Hulûsi Paşa tarafından, bütün yoksunluklara karşın kırk bir gün kahramanca savunuldu. Bu savunma, tarihimizde “Silistre Müdâfaası” adıyla ünlüdür. Paşa’nın şehit olmasından sonra da kaleyi alamayan Ruslar, ağır kayıplara uğradıklarından kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldılar
Sayfa 16 - Önsöz
80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Ekim ayının 2.betiği (2021 yılında okuduğum 88.betik)
İsminden de anlaşılacağı üzere eserde baskın olan tema “vatan sevgisi”. Fakat eser bu temayı yalnız bırakmamış ve onunla bütünleştirerek aşk temasını da işlemiş. Batılı anlamda Türk edebiyatının sahnelenen ilk tiyatro eseridir. Yazar, Mustafa Kemal Atatürk’ü de fikirleri ve eserleriyle etkilemiştir. 1 Nisan 1873 yılında Gedikpaşa Güllü Agop
Vatan Yahut Silistre
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · İskele Yayıncılık · 201821,5bin okunma
Reklam
Sevastopol Savaşı dediğimiz, yani 1853-1856 Kırım Muharebesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun, Fransa ve İngiltere'yle hatta Piemonte gibi küçük bir İtalya devletiyle müttefik olmasına neden olmuştur. Mustafa Reşit Paşa dahiyane bir diplomatik manevrayla III. Napoleon'u adeta kandırarak bu savaşın içine sokmuştur.
Kırım Savaşı (1853-1856) sürerken, Granddüşes Hclena, Peters­burg' daki sarayında büyük bir suvare veriyor ( 1854). Davet Rus sarayla­rına layık bir debdebe ve ihtiş amla sürerken, sarayın bir köşesinde Çar I. Nicholas ile İngiliz Elçisi Sir Hamilton Seymour, baş başa konuşurken -savaştan yenik çıkacak olan-Osmanlı İmparatorluğu'nun durumuna ilişkin endişeleri yatıştıracak birkaç şey söylemesini rica ediyor. Çar kesin bir dille şöyle yanıtlıyor: "Tenez, nous avons sur les bras un hamme malade-ravement malade" (Bakınız, kollarımızda hasta, ağır hasta bir adam var.) Petersburg Sarayı'nda Osmanlı İmparatorluğu'na koyulan teşhis hız­la bütün Avrupa'ya yayılıyor ve Türkiye "Avrupa'nın hasta adamı" olarak anılmaya başlanıyor.
“Ne var ki Osmanlı ordusunda astsubay sınıfının ya da günümüzdeki anlamıyla erat ve subaylar arasında köprü rolü oynayan kuvvetli bir ara sınıfın bulunmaması Osmanlıların Alman askeri sistemine geçişi kabul etmelerinden daha önceye uzanan bir sorundur. Fransız diplomat Eduard Engelhardt Tanzimat Dönemi üzerine yazdığı eserinde Fransız ordusunun önemli komutanlarından olan Mareşal Arnaud'un henüz Kırım Savaşı yıllarında (1853- 1856) ‘...Türk ordusunda iki unsur var; komutan ve askerler. Ara rütbe aramayın. Subay, hele astsubay hiç yetişmemiş...’ dediğini, aynı savaşta Doğu Anadolu'da konuşlanan Osmanlı kuvvetleri ile beraber Ruslara karşı mücadele eden İngiliz General Fenwick Williams'ın ise ’...Başka bir orduda daha iyi elemanlar bulunabileceğinden şüpheliyim; iyi bir askerde bulunması gereken bütün özelliklere sahip. Fakat bu doğuştan yetenekler ara rütbelerin eksikliği nedeniyle acze düşmektedir...’ şeklinde beyanat vererek Osmanlı ordusunda astsubay sıkıntısına dikkat çektiğini vurgulamaktadır.“
552 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Sene 1853 olmuş, Danilov ve Domnikiia'nın kızı Tamara 33 yaşına gelmiştir. Özel Polis biriminde çalışan Tamara, bir süre doktor kocası Vitya'nın huzuru için metreslik yapmış, sonra ona zorla sahip olan adamın rezil olmasını sağlamıştır. Kocası ve çocukları kolera salgınında öldükten sonra Moskova'ya tayini
Çarın Laneti
Çarın LanetiJasper Kent · Can Yayınları · 2012202 okunma
146 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.